14 Mart 2010 Pazar

ABD'den Yeni Anti-Damping Tasarısı

Hepimizin bildiği gibi Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi 4 Mart'ta Ermeni soykırımı iddialarını içeren bir tasarıyı kabul etti. Bütün ülkenin tepkisini çeken bu gelişme günlerce tartışıldı. Oysa aynı gün Kongre'de Türkiye'nin çıkarlarını olumsuz etkileyen bir tasarı daha gündemdeydi. Ancak yabancı mevzuatı takip etmeye ve gerekirse teknik lobi çalışmaları yürütmeye pek alışık olmadığımızdan tamamen gözden kaçtı.


Bahsettiğim tasarı 4 Mart'ta Senato Maliye Komitesi'nin gündemine alınan 2010 Haksız Yabancı Rekabet Kanunu. Adından da anlaşılabileceği gibi tasarı ticaret politikası önlemlerine ilişkin.

Tasarının temel amacı damping ve sübvansiyonlu ithalatlardan zarar gördüğünü iddia eden yerli sanayicilere zararın tespiti için Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun yanı sıra federal bölge mahkemelerine de başvurma imkanı getirilmesi. ABD'de mevcut mevzuat damping saptamasının Ticaret Bakanlığı, zarar saptamasının ise bir bağımsız idari otorite olan Uluslararası Ticaret Komisyonu tarafından yapılmasını öngörüyor. Komisyon Türkiye'deki RTÜK gibi siyasal partiler tarafından atanmış üyelerden oluşuyor ve kararları her zaman teknik nitelik taşımıyor. Ayrıca Komisyon kararlarının Başkanlık makamı tarafından ulusal çıkarlar nedeniyle iptali de mümkün.

Tasarıyı hazırlayan Senatör Specter Senato'da yaptığı konuşmada (http://specter.senate.gov/public/index.cfm?FuseAction=Files.View&FileStore_id=efe746f8-935b-4b6e-8142-09dbab5bd411) bu mevzuat aracılığıyla dampinge karşı ve telafi edici önlemlerin daha etkin bir şekilde uygulanacağını öne sürmüş durumda. Bunun nedeni ise bölge mahkemelerinin yerel üreticilerin iddialarına karşı daha hassas olmasının beklenmesi. Buna karşılık tasarının Dünya Ticaret Örgütü kurallarına ne kadar uygun olduğu konusunda şüpheler var. ABD geçmişte Anti-Damping Kanunu ve Sürekli Damping ve Sübvansiyon Telafi Kanunu'nu DTÖ Temyiz Organı kararları doğrultusunda yürürlükten kaldırmak durumunda kalmıştı.

2010 Haksız Yabancı Rekabet Kanunu'nun kabul edilip edilmeyeceğini söylemek için daha erken. Ancak kabul edilmesi durumunda Türkiye gibi ihracatçı ülkelerin başını ağrıtacağını kesin.

Hiç yorum yok: