6 Eylül 2008 Cumartesi

İKV'den "Korunma Tedbiri" Tanımı

İktisadi Kalkınma Vakfı. 2003. AB ve Türkiye-AB İlişkileri Temel Kavramlar Rehberi: s. 133-134.

Korunma Tedbiri

Roma Antlaşması'nın 226. maddesi, "Geçiş döneminde ekonominin bir kesiminde ciddi ve sürekli olabilecek bir güçlük belirir ya da bir bölgenin ekonomik durumunu ciddi biçimde bozabilecek güçlükler ortaya çıkarsa, ilgili üye devlet, durumu yeniden dengeye kavuşturabilmek ve söz konusu sektörü Ortak Pazar ekonomisine uydurabilmek için korunma önlemleri alma yetkisi isteyebilir.", hükmünü getirmektedir. Komisyon tarafından koşulları ve uygulama biçimleri belirlenecek olan bu önlemler, belirli ölçü ve süreler içinde kalacak ve Ortak Pazar'ın işleyişini en az etkileyecek önlemler olacaktır.

Katma Protokol'un 60. maddesi Roma Antlaşması'nın bu hükmünde esinlenerek koyulmuştur. Genel bir korunma önlemi niteliğindedir. Bu maddeye göre Türkiye, ekonomisinin bir faaliyet sektörünü veya dış mali istikrarını tehlikeye düşürecek ciddi bozukluklar ortaya çıkar veya bir bölgesinin ekonomik durumunun bozulması şeklinde güçlükler belirirse, gerekli korunma tedbirlerini alabilir. Aynı hüküm Topluluk için de geçerlidir.

Her iki tarafça derhal Ortaklık Konseyi'ne bildirilmesi gereken bu tedbirler, Ortaklığın işleyişini en az aksatacak tedbirler olacak ve ortaya çıkan güçlüklerin giderilmesi için gerekli ölçüyü hiçbir şekilde aşmayacaktır.

Katma Protokol'un 60. maddesine Roma Antlaşması'nın benzer hükmünden farklı olarak "dış mali istikrarın bozulması" kavramı da eklenmiştir. Ortaklığın son dönemi uygulamasını düzenleyen Ortaklık Konseyi'nin 1/95 sayılı kararının 63. maddesi, Katma Protokol'un 60. maddesinin geçerli olmaya devam edeceğini belirtmektedir.

Yorum: Dünya ticaret hukuku değil, Avrupa Birliği hukuku çerçevesinde bir değerlendirme olduğu dikkate alınarak okunmalı.

Çim Biçme Makineleri: Ön Zarar Saptaması Federal Sicil'de

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Uluslararası Ticaret Komisyonu 7 Ağustos 2008 tarih ve 08-076 sayılı basın açıklamasıyla (http://antidamping.blogspot.com/2008/08/im-bime-makineleri-abdden-n-zarar.html) Çin Halk Cumhuriyeti menşeli yedekte çekilen çim biçme makineleri (İngilizce tow-behind lawn groomers, kısaca TBLGs) ve bunların belirli parçalarının ithalatına ilişkin olarak yürütülmekte olan dampinge ve sübvansiyona karşı soruşturmalar çerçevesinde gerçekleştirdiği zarara ilişkin ön saptamasını duyurmuştu. Buna göre ABD yerli sanayisinin Çin menşeli ürünlerin dampingli ve sübvansiyonlu ithalatı nedeniyle zarar gördüğüne dair makul göstergeler mevcuttu. Komisyon'un konuyla ilgili resmi duyurusu 20 Ağustos 2008 tarihli Federal Sicil 73 (162)'de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Konuyla ilgili şikayet başvuruları 24 Haziran'da gerçekleştirilmiş (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdden-im-bime-makinelerine-damping-ve.html), ABD Uluslararası Ticaret Komisyonu gerçekleştirdiği ön incelemeyi takiben gerekli soruşturmaları açmıştı. Karar 1 Temmuz 2008 tarihli Federal Sicil 73 (127)'de yayınlanarak yürürlüğe giren bir duyuru aracılığıyla beyan edilmişti (http://antidamping.blogspot.com/2008/07/abd-im-bime-makinelerinde-soruturmalar.html). ABD Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi 15 de Temmuz 2008 tarihli bir basın açıklamasıyla soruşturmaları açtığını açıklamıştı (http://antidamping.blogspot.com/2008/07/im-bime-makinelerinde-soruturmalarn.html). Soruşturmaların açılmasına dair İdare'nin resmi duyuruları ise 21 Temmuz 2008 tarihli Federal Sicil 73 (140)'ta yayınlanarak yürürlüğe girmişti (http://antidamping.blogspot.com/2008/08/im-bime-makineleri-uluslararas-ticaret.html).

Değerlendirilmekte olan iddialara göre Çin malı yedekte çekilen çim biçme makineleri % 154,72 oranında bir damping marjı ve de minimis oran üzerinde bir sübvansiyonla ihraç ediliyor. Damping için soruşturma dönemi 1 Ekim 2007 ila 31 Mart 2008, sübvansiyon için 2007 yılı.

Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun ön zarar saptamasının müspet çıkması soruşturmalara devam edileceği anlamına geliyor. ABD'de bu soruşturmalarda damping ve sübvansiyon Uluslararası Ticaret İdaresi, zarar Uluslararası Ticaret Komisyonu tarafından ön ve nihai olmak üzere ikişer aşamada tespit ediliyor. Her aşamada çıkan müspet karar soruşturmanın devam ederek bir sonraki aşamaya geçmesini, menfi karar sonlandırılmasını beraberinde getiriyor. Nihai zarar saptamasının da müspet olması durumunda önlemlere ilişkin talimatlar yaklaşık bir hafta içerisinde düzenleniyor.

Pirinç Levha ve Çubuklar: ABD Gözden Geçirmeyi Sonlandırdı

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi Almanya menşeli pirinç levha ve çubuklara ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önleme ilişkin olarak sürdürdüğü bir idari gözden geçirmeyi (ara gözden geçirme soruşturması) sonlandırdı. Konuyla ilgili duyuru 20 Ağustos 2008 tarihli Federal Sicil 73 (162)'de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Gözden geçirme 7 Mart 2007 ila 29 Şubat 2008 dönemini kapsıyordu ve Wieland–Werke AG isimli teşebbüsün başvurusu üzerine başlatılmıştı. ABD anti-damping mevzuatına göre ilgili tarafların başvurularını soruşturmanın başlatılmasını takip eden 90 günlük süre dahilinde geri çekmeleri veya daha ileri bir tarihte geri çekme taleplerinin İdare tarafından uygun görülmesi durumunda gözden geçirme soruşturmaları sonlandırılıyor. Wieland–Werke AG'nin başvurusunu zamanında geri çekmesiyle bu idari gözden geçirme de sona ermiş oldu.

İKV'den "Sübvansiyon" Tanımı

İktisadi Kalkınma Vakfı. 2003. AB ve Türkiye-AB İlişkileri Temel Kavramlar Rehberi: s. 188.

Sübvansiyon

Sübvansiyon, çeşitli ekonomi politikası hedeflerinin gerçekleştirilmesi amacıyla işletmelere sağlanan, doğrudan mali destek, vergi indirimi vb. devlet yardımlarıdır. Sübvansiyonlar, bir işletmenin ya da br sektörün faaliyetini sürdürmesini desteklemek, firmaların değişen iş koşullarına uyum sağlamasını kolaylaştırmak, üretim verimliliğini arttırmak, sanayinin gelişimine yardımcı olmak gibi farklı amaçlar doğrultusunda verilebilir. Avrupa Birliği rekabeti olumsuz yönde etkileyecek sübvansiyonları yasaklamaktadır. Ancak sübvansiyonların sosyal, yapısal ve bölgesel gelişmelere katkıda bulunması durumunda bazı istisnalara izin verilmektedir. Genel olarak serbest ticareti engellemeleri nedeniyle, sübvansiyonların DTÖ müzakereleri aracılığıyla zaman içerisinde tümüyle kaldırılması hedeflenmektedir.

Yorum: Sübvansiyonların DTÖ müzakereleri aracılığıyla tamamen kaldırılması söz konusu değil. Hali hazırda belli nitelikte olan sübvansiyonlar yasak. Bu çerçevenin genişletilmesi hedefleniyor. Yoksa sübvansiyonların kaldırılması ne ekonomik ve sosyal açıdan yerinde ne de siyasal açıdan mümkün.

Polyester Akrilif Elyaf: ABD'den Değişen Şartlar Kararı

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi Kore Cumhuriyeti menşeli belirli polyester akrilik elyafa ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde yürütmekte olduğu değişen şartlar gözden geçirmesinde nihai kararını açıkladı. Konuyla ilgili duyuru 20 Ağustos 2008 tarihli Federal Sicil 73 (162)'de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Orijinal önlem Mayıs 2000'de karara bağlanmıştı. Woongjin Chemical Co. Ltd. isimli şirket 23 Nisan 2008'de Saehan Industries Inc. şirketinin halefi olduğunu iddia ederek gözden geçirilmiş orijinal önlem dahilinde bu firmaya tanınan anti-damping muamelesinden faydalanma talebinde bulundu. Konuyla ilgili yapılan inceleme halef-selef ilişkisini teyit etmişti. Bu nedenle İdare hızlandırılmış bir gözden geçirme yürütmeye karar vererek gözden geçirmenin açılış duyurusuyla ön saptamasını beraber yayınlamıştı (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdden-polyester-akrilif-elyaf-nleminde.html). Konuyla ilgili herhangi bir geri bildirim gelmemesine üzere karar kesinleşmiş oldu.

Uluslararası Ticaret İdaresi bu tür değişen şartlar gözden geçirmelerinde şirketlerin yönetimi, üretim tesisleri, tedarikçi ilişkileri ve müşteri tabanları dahil olmak üzere birçok etkeni inceliyor. Bunlardan bir veya birkaçına ilişkin bulgular gözden geçirmenin sonucu üzerinde belirleyici nitelik taşımıyor. İdare yeni şirketin maddi operasyonlarının selefinden farklı olmadığı, yani halef ile selefin esasen aynı ekonomik teşebbüs oldukları sonucuna varırsa şartların değişmiş olduğunu teyit ediyor.

Türkiye-Suriye Gümrük İşbirliği ve Yardımlaşma Anlaşması ve Ticari Savunma Araçları

29 Temmuz 2003 tarihinde imzalanan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı Yardım Anlaşması Bakanlar Kurulu tarafından 28 Temmuz 2008'de onaylandu ve 7 Eylül 2008 Pazar tarih ve 26990 sayılı Resmi Gazete'de yayınlandı (http://antidamping.blogspot.com/2008/09/trkiye-suriye-gmrk-ibirlii-ve-yardmlama.html).

Anlaşma'nın amacı gümrük suçlarının önlenmesi, soruşturulması ve bu suçlarla mücadele edilmesi için taraflar arasında gerekli işbirliğinin sağlanması. Bu çerçevede tarafların gümrük idarelerinin karşılıklı olarak bilgi ve belge temini ve değişimi hükme bağlanıyor esas olarak.

Gümrük vergi ve resimleri, eşya kıymeti, tarife sınıflandırılması ve menşeinin doğru belirlenmesine yönelik işbirliği Anlaşma Madde 3'te bilhassa vurgulanıyor. Bu da Anlaşma'nın ticari savunma araçlarının uygulanması açısından önem taşıdığını gösteriyor. Zira bu önlemlerden sakınılması için malların kıymet, tarife sınıflandırması ve menşeinin gerçek dışı beyan edilmesi, bu yönde belge düzenlenmesi görülmedik şey değil. Menşe saptırması aracılığıyla önlemlerin etkisiz kılınması da sık sık karşılaşılan, yeni soruşturmalar açılmasını gerektiren bir durum.

Gümrük idarelerinin bu konuda dikkatli davranması ve Suriye ile yapılan Anlaşma gibi düzenlemeler aracılığıyla işbirliğine gitmesi yerinde. Ancak ülkemizde kimi zaman görüldüğü üzere ticari savunma araçlarına tabi olan malların ithalatında gereksiz zorluklar ve zaman kaybı yaratılmasından kaçınılması gerekiyor.

Türkiye-Suriye Gümrük İşbirliği ve Yardımlaşma Anlaşması

7 Eylül 2008 Pazar tarih ve 26990 sayılı Resmi Gazete
Karar Sayısı : 2008/14017

29 Temmuz 2003 tarihinde Ankara’da imzalanan ve 7/4/2004 tarihli ve 5111 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan ekli “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gümrük Konularında İşbirliği ve Karşılıklı Yardım Anlaşması”nın onaylanması; Dışişleri Bakanlığının 17/7/2008 tarihli ve HUMŞ-768 sayılı yazısı üzerine, 31/5/1963 tarihli ve 244 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 28/7/2008 tarihinde kararlaştırılmıştır.



TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE SURİYE ARAP CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA GÜMRÜK KONULARINDA İŞBİRLİĞİ VE KARŞILIKLI YARDIM ANLAŞMASI


Anlaşma'da "Akit Taraflar" olarak adlandırılan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümeti;

Gümrük mevzuatına karşı işlenen suçların, Tarafların Devletlerinin ekonomik, ticari, mali, sosyal ve kültürel çıkarlarına zarar verdiğini dikkate alarak;

Yasaklama, kısıtlama ve kontrol hükümlerinin uygulanmasının yanısıra, eşyanın ithalatında veya ihracatında Gümrük vergi, resim ve diğer harçlar ile ücretlerinin doğru ve tam olarak tahakkuk ve tahsilinin sağlanmasının önemini dikkate alarak;

Gümrük mevzuatına karşı işlenen suçları önleme ve ithalat vergi, resim ve diğer harçlarının doğru ve tam olarak tahsilinin sağlanması çabalarının, Tarafların Gümrük İdarelerinin işbirliği ile daha etkin hale getirileceğini dikkate alarak;

Uyuşturucu ve psikotrop maddelerin yasadışı trafiğinin çapını ve artma eğilimini göz önüne alarak ve bunun kamu sağlığı ve toplum için bir tehlike teşkil ettiğini dikkate alarak;

İki taraflı karşılıklı yardımı teşvik eden uluslararası sözleşmeleri ve Gümrük İşbirliği Konseyi'nin (Dünya Gümrük Örgütü) Tavsiyelerini dikkate alarak;

Aşağıdaki konularda mutabakata varmışlardır:


TANIMLAR

MADDE 1

Bu Anlaşmada geçen:

a) "Gümrük Mevzuatı" deyimi, gümrük vergi ve resimleri ile Gümrük İdareleri tarafından tahsil edilen diğer harçlar ya da gümrük rejimleri veya Gümrük İdareleri tarafından uygulanan yasaklama, kısıtlama veya kontrol tedbirleri ile ilgili olarak, eşyanın ithalat, ihracat ve transiti veya diğer gümrük rejimleri hakkında kanun ve yönetmeliklerle belirlenen hükümler;

b) "Gümrük vergileri ve resimleri" deyimi, eşyanın ithalatı veya ihracatıyla ilgili olarak tahsil edilen ancak verilen hizmetlerin yaklaşık maliyeti ile sınırlı olan ücret ve harçların dahil edilmediği Gümrük vergileri ve diğer tüm vergiler, resimler, ücretler veya diğer harçlar;

c) "Gümrük Suçu" deyimi, Gümrük mevzuatının ihlali veya ihlal teşebbüsü;

d) "Uyuşturucu Maddeler" deyimi, 1961 tarihli Uyuşturucu Maddeler Tek Sözleşmesi'nin I ve II. Listelerinde belirtilen doğal veya sentetik maddeler;

e) "Psikotrop Maddeler" deyimi, 1971 tarihli BM Psikotrop Maddeler Sözleşmesi'nin I, II, III ve IV. Listelerinde belirtilen doğal veya sentetik maddeler;

f) "Prekürsörler" deyimi, 1988 tarihli BM Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Yasadışı Ticareti ile Mücadele Sözleşmesi'nin I. ve II. Listelerinde sıralanan uyuşturucu ve psikotrop maddelerin üretiminde kullanılan kontrollü kimyasal maddeler;

g) "Gümrük İdaresi" deyimi, Türkiye Cumhuriyeti'nde Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı, Suriye Arap Cumhuriyeti'nde Gümrükler Genel Müdürlüğü;

anlamına gelir.


ANLAŞMANIN KAPSAMI

MADDE 2

1. İşbu Anlaşma uyarınca tarafların sağladığı tüm yardımlar, tarafların iç mevzuatına uygun olarak ve Gümrük İdarelerinin yetkileri ve mevcut kaynakları dahilinde sağlanır.

2. İşbu Anlaşmada yer alan hükümler uyarınca, Akit Tarafların Gümrük İdareleri, Gümrük suçlarının önlenmesi, soruşturulması ve bu suçlarla mücadele etmede birbirlerine işbirliği ve yardım sağlarlar.


YARDIMIN KAPSAMI

MADDE 3

1. Taraflardan birinin Gümrük İdaresi'nin talebi üzerine, diğer Tarafın Gümrük İdaresi, aşağıdaki hususlar da dahil olmak üzere Gümrük mevzuatının uygulanmasında yardımcı olabilecek eldeki tüm bilgileri iletir:

a) Gümrük vergi ve resimlerinin doğru tahakkukunu sağlamak,

b) Gümrük amaçlı eşya kıymetinin doğru bir şekilde tahakkuku,

c) Eşyanın tarife sınıflandırılmasını ve menşeini belirlemek.

2. Bu Anlaşma'da öngörülen yardım, aşağıdaki konulara ilişkin bilgileri kapsar, ancak bunlarla sınırlı değildir:

a) Suçların önlenmesinde yararlı olabilecek muhafaza faaliyetleri ve özellikle de suçlarla mücadelede kullanılan özel yollar,

b) Suç işlemede kullanılan yeni yöntemler,

c) Yeni muhafaza araç ve tekniklerinin başarılı bir şekilde uygulanmasından doğan gözlem ve bulgular,

d) Yolcu ve yük işlemlerine ilişkin yeni teknikler ve geliştirilmiş yöntemler.


BİLGİ VE BELGELERİN KARŞILIKLI DEĞİŞİMİ

MADDE 4

1. Taraflardan birinin Gümrük İdaresinin talebi üzerine, diğer Tarafın Gümrük İdaresi, gümrük belgeleri, sevkiyat belgeleri, talep edildiğinde bunların onaylı suretleri ve talepte bulunan Tarafın topraklarında yürürlükte bulunan Gümrük mevzuatına karşı suç teşkil eden veya teşkil edebilecek olan, uygulanan veya planlanan eylemlerle ilgili bilgi verirler.

2. Taraflardan birinin Gümrük İdaresinin talebi üzerine, diğer Tarafın Gümrük İdaresi, talepte bulunan Tarafın Gümrük İdaresine yapılan beyanı desteklemek amacıyla ibraz edilen resmi belgelerin gerçekliğiyle ilgili bilgileri sağlar.


MADDE 5

1. Taraflardan birinin Gümrük İdaresinin talebi üzerine, diğer Tarafın Gümrük İdaresi, aşağıdaki hususlara ilişkin bilgi sağlar:

a) Talep eden Tarafın topraklarına ithal edilen eşyanın diğer Tarafın topraklarından yasalara uygun olarak ihraç edilip edilmediği,

b) Talep eden Tarafın topraklarından ihraç edilen eşyanın diğer Tarafın topraklarına yasalara uygun olarak ithal edilip edilmediği.

2. Bu bilgiler, eşyaya uygulanan gümrük rejimini de kapsar.


MADDE 6

1. Talep eden Tarafın Gümrük İdaresi, talep edilen bilgiye sahip değilse, kendi hesabına hareket ediyormuş gibi ve kendi Devletinin topraklarında yürürlükte olan mevzuat uyarınca bu bilgiyi elde etmek için gerekli adımları atar.

2. Talep eden Tarafın Gümrük İdaresi, istenildiğinde, kendisinin sağlayamayacağı benzer bir yardım talebinde bulunursa, talebinde buna dikkat çeker. Bu durumda, bu tür bir talebi karşılamak, talepte bulunulan Tarafın Gümrük İdaresinin takdirindedir.


MADDE 7

1. Belgelerin asılları, ancak belgelerin onaylı ya da tasdikli nüshaları yeterli olmadığında talep edilir. Belgelerin asılları, en kısa zaman içinde iade edilir.

2. Talep edilen bilgiler, Talep eden Tarafın belgelerin asıllarını ya da nüshalarını özellikle talep etmemesi halinde, bilgisayar ortamında iletilebilir. Bilgisayar ortamındaki bilgiler, bu bilgilerin yorumlanması ve kullanılması için gerekli bütün açıklamaları kapsar.

YARDIMA İLİŞKİN ÖZEL DURUMLAR

MADDE 8

Tarafların birinin Gümrük İdaresinin talebi üzerine, diğer Tarafın Gümrük İdaresi, yetkisi ve mevcut kaynakları dahilinde aşağıdakiler üzerinde kontrol sağlarlar:

a) Gümrük mevzuatına karşı suç işlediği bilinen veya işlediğinden şüphelenilen kişiler,

b) Gümrük suçlarına konu olduğu bilinen veya olduğundan şüphelenilen eşya,

c) Gümrük suçu işlemede kullanıldığı bilinen veya kullanıldığından şüphelenilen taşıma araçları.

HASSAS EŞYANIN YASADIŞI TİCARETİNE İLİŞKİN BİLGİLER

MADDE 9

1. Gümrük İdareleri, kendiliğinden veya talep üzerine, bir Akit Tarafın Gümrük mevzuatına karşı suç teşkil eden veya edebilecek olan, tasarlanan veya gerçekleştirilen, aşağıda belirtilenlerle ilgili her türlü eylem hakkında bilgi sağlarlar:

a) Silah, füze, patlayıcı ve nükleer maddelerin yasadışı ticareti;

b) Önemli tarihi, kültürel veya arkeolojik değer taşıyan sanat eserlerinin yasadışı ticareti;

c) Uyuşturucu ve psikotrop maddeler, "prekürsör"ler ve zehirli maddeler ile çevre ve kamu sağlığı için tehlikeli maddelerin yasadışı ticareti;

2. Bu Madde gereği alınan bilgiler, talep eden Tarafın ilgili hükümet birimlerine iletilebilir. Ancak, bu bilgiler, üçüncü ülkelere iletilemez.


TALEPLERİN İLETİLMESİ

MADDE 10

1. Anlaşma ile öngörülen işbirliği ve karşılıklı yardım, Akit Tarafların Gümrük İdareleri tarafından sağlanır. Bu idareler, bu amaçla belgelendirme konusunda karşılıklı mutabakata varırlar.

2. Bu Anlaşma uyarınca talepler yazılı olarak yapılır. Bu taleplerin yerine getirilmesi için gereken belgeler talebe eklenir. İstisnai durumlarda, sözlü talepler de kabul edilebilir, ancak sözlü talepler ivedilikle yazılı olarak teyit edilir.

3. Bu Maddenin 1. paragrafı gereğince yapılan talepler aşağıdaki bilgileri içerir:

a) Talepte bulunan Gümrük İdaresi;

b) Varsa talep edilen tedbir;

c) Talebin amacı ve nedeni;

d) Talebin konusu ile ilgili yasa ve diğer yasal düzenlemeler;

e) Soruşturulan gerçek ve tüzel kişilerle ilgili bilgi;

f) Talebin konusu ile ilgili bilgilerin özeti.

4. Talepler, talepte bulunulan Tarafın resmi dilinde veya İngilizce veya Fransızca dillerinde yapılır.

5. Bu Anlaşma'nın uygulanması için, Akit Tarafların Gümrük İdareleri, haberleşmeden sorumlu görevlileri tayin eder ve bu görevlilerin ad, unvan, telefon ve faks numaralarını içeren listeleri birbirlerine verirler. Gümrük İdareleri, soruşturma birimlerinin birbirleri ile doğrudan irtibat halinde olmalarını düzenleyebilirler.


GÜMRÜK SORUŞTURMALARI

MADDE 11

1. Taraflardan birinin Gümrük İdaresi'nin talebi üzerine, diğer Tarafın Gümrük İdaresi, Talep eden Taraf Devletin bölgesinde yürürlükte bulunan Gümrük mevzuatını ihlal eden veya edebilecek olan işlemlerle ilgili soruşturma başlatabilir. Bu Akit Taraf, bu soruşturmaların sonuçlarını Talep eden Tarafa bildirir.

2. Bu soruşturmalar, Talepte bulunan Taraf Devletin topraklarında yürürlükte bulunan Gümrük mevzuatı uyarınca yürütülür. Talepte bulunulan Gümrük İdaresi, soruşturmaları kendi hesabına hareket ediyormuş gibi yürütür.

3. Akit Taraflardan birinin Gümrük İdaresi'nin yetkilileri, özel durumlarda, diğer Akit Tarafın Gümrük İdaresinin rızasıyla, ilgili Devletin Gümrük mevzuatının ihlalleri ile ilgili olarak o Devletin topraklarında yapılan soruşturmalarda hazır bulunabilir.

4. Talepte bulunan Tarafın Gümrük İdaresinin bir görevlisi, Paragraf (3) uyarınca, Talepte bulunulan Tarafın topraklarında ancak danışman sıfatıyla bulunabilir ve hiç bir şekilde araştırmalara aktif olarak katılamaz, sorgulanan kişilerle görüşemez ya da soruşturma ile ilgili faaliyetlere iştirak edemez.


BİLGİ VE BELGELERİN KULLANIMI

MADDE 12

1. Bu Anlaşma uyarınca alınan bilgi ve belgeler, idari ve adli işlemlerle soruşturma işlemleri sırasında kullanılabilir. Bilgi ve belgeler, bu Anlaşma'da belirtilen amaçlar dışında kullanılamaz. Başka amaçlarla ancak, bunları sağlayan Gümrük İdaresi'nin yazılı rızası ile kullanılabilir.

2. Bu Anlaşma uyarınca yapılan talepler ve verilen bilgiler gizlilik niteliğine sahiptir. Bu talep ve bilgiler gizli tutulur ve talepte bulunan Tarafın topraklarında yürürlükte olan mevzuat uyarınca aynı tür bilgi ve belgelere sağlanan korumadan yararlanır.


UZMAN VE TANIKLAR

MADDE 13

1. Bir Akit Tarafın Gümrük İdaresinin talebi üzerine, diğer Tarafın Gümrük İdaresi, rızaları alınmak kaydıyla memurlarının, Talep eden Tarafın yasal veya idari işlemlerde uzman veya tanık olarak hazır bulunmalarına ve bu işlemlerde zaruri olan dosyaları, belgeleri ya da diğer materyalleri ya da bunların onaylı suretlerini temin etmelerine izin verebilir.

2. Talep eden Tarafın Gümrük İdaresi, bu Maddenin 1. Paragrafı uyarınca ülkesinde bulunan diğer Taraf memurlarının orada bulundukları süre içerisinde kişisel güvenliklerini sağlamak için gerekli bütün tedbirleri almak zorundadır. Bu memurların seyahat ve günlük harcamaları, Talep eden Tarafın Gümrük İdaresi tarafından karşılanır.


YARDIM SAĞLAMA YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN İSTİSNALARI

MADDE 14

1. Talepte bulunulan Gümrük İdaresi, talep edilen yardımın kendi Devletinin egemenliğini, güvenliğini veya diğer önemli ulusal çıkarlarını ihlal edeceği ya da ulusal mevzuatıyla uyumsuz olduğu kanaatine varması halinde, bu Anlaşma çerçevesinde yardım sağlamayı tamamen veya kısmen reddedilebilir veya talep edilen yardımı belirli kayıt veya şartlara bağlı olarak sağlayabilir.

2. Talepte bulunan Gümrük İdaresi, kendisinin diğer Devletin Gümrük İdaresi'ne sağlayamayacağı bir talepte bulunursa, bu durumu talebinde belirtmelidir. Bu tür bir talebin karşılanması Talepte bulunulan Tarafın takdirindedir.

3. Talep edilen yardım reddedilirse, reddetme nedeni, Talep eden Gümrük İdaresine mümkün olan en kısa sürede yazılı olarak bildirilir.


TEKNİK YARDIM

MADDE 15

Gümrük İdareleri, üzerinde karşılıklı mutabakata vardıkları bir programla Gümrük konularında aşağıdaki hususlarda birbirlerine teknik yardım sağlarlar:

a) Kontrol için teknik ekipmanın kullanımında deneyim ve bilgi alışverişi;

b) Gümrük görevlilerinin eğitimi;

c) Gümrük konularında uzman değişimi;

d) Gümrük mevzuatının etkili bir biçimde uygulanması ile ilgili belirli, bilimsel ve teknik verilerin değişimi.


MASRAFLAR

MADDE 16

1. Taraflar, hükümet çalışanları dışındaki tanık harcamaları, uzman ücretleri ve çevirmen masrafları hariç olmak üzere işbu Anlaşma'nın uygulanması sonucu ortaya çıkan masrafların geri ödenmesine ilişkin tüm taleplerinden vazgeçerler.

2. Talebin yerine getirilmesi için önemli ve olağandışı harcamalar gerekirse, Taraflar, talebin yerine getirileceği şartları ve masrafları karşılama şeklini belirlemek üzere birbirlerine danışacaktır.

3. Bu Anlaşma'nın 15. Maddesinin uygulanmasından doğan masraflar, Gümrük İdareleri arasında yapılacak ek müzakerelere tabidir.


YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ VE FESİH

MADDE 17

1. Bu Anlaşma, Akit Tarafların Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için gerekli tüm ulusal işlemlerin yerine getirildiğini diplomatik kanallar yoluyla birbirlerine tebliğ etmelerini takip eden otuzuncu gün yürürlüğe girer.

2. Bu Anlaşma, süresiz olarak yürürlükte kalır. Bu Anlaşma, Akit Taraflardan birinin diplomatik kanallar yoluyla bu Anlaşmanın feshedilmesini istediğini diğer Tarafa iletmesinden üç ay sonra fesholur. Anlaşmanın feshedildiği tarihte sürdürülmekte olan işlemler, Anlaşma hükümlerine göre tamamlanır.

Bu Anlaşma Ankara'da 29 Temmuz 2003 tarihinde, tüm metinler eşit derecede geçerli olmak üzere Türkçe, Arapça ve İngilizce dillerinde ikişer nüsha olarak imzalanmıştır. Metinler arasında yorum farklılığı olması halinde İngilizce metin esas alınır.


TÜRKİYE CUMHURİYETİ SURİYE ARAP CUMHURİYETİ

HÜKÜMETİ ADINA HÜKÜMETİ ADINA


Bu andlaşmanın Arapça ve İngilizce dillerindeki metinleri7/9/2008 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanmıştır.

Boru Bağlantı Elemanları: Kanada'da Yeniden Soruşturma

Kanada Sınır Hizmetleri Ajansı 27 Ağustos 2008 tarihli bir basın açıklamasıyla Amerika Birleşik Devletleri, Çin Halk Cumhuriyeti ve Güney Kore menşeli belirli bakır boru bağlantı elemanlarına ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde bir yeniden soruşturmayı tamamlayarak normal değer ve ihraç fiyatlarını tekrar hesapladığını duyurdu. Önleme tabi ürünler ısıtma, soğutma, havalandırma ve pompalama sistemlerinde kullanılan bakır veya bakır alaşımlı ürünler.

Yeniden soruşturma sonucunda Kanada Sınır Hizmetleri Ajansı ile işbirliğine giren teşebbüsler için spesifik normal değerler saptanırken diğer tüm firmaların % 242'lik bir vergiye tabi olması karara bağlandı.

Kanada Çin menşeli önleme tabi ürünlere ilişkin olarak bir telafi edici vergi de uyguluyor. Ancak bu yeniden soruşturma sadece anti-dampingi ilgilendiriyordu.