30 Aralık 2008 Salı

Bicycle Tires: Measures to Expiry

The Turkish Undersecretariat of Foreign Trade, through Communiqué no. 2008/39 published in the Turkish Official Gazette no. 27084 dated 18th of December 2008 (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html), declared that the anti-dumping measures against rubber tires and inner tubes of rubber for bicycles originating from Chinese Taiwan, Sri Lanka and Vietnam are going to expire on the 27th of September 2008 unless domestic producers submit a petition for the initiation of an expiry (sunset) review.

Bisiklet Lastikleri: Önlemin Süresi Doluyor

Dış Ticaret Müsteşarlığı 18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/39 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html) aracılığıyla Vietnam, Çin Tayvanı ve Sri Lanka menşeli bisikletlerde kullanılan iç ve dış lastiklere ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlemin süresinin 27 Eylül 2009 tarihinde dolacağını beyan etti.

Yerli üreticiler önlemin süresinin sona ermesinden en geç üç ay öncesine kadar bir nihai gözden geçirmesi soruşturması açılması için başvuruda bulunma hakkına sahip.

Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

Motorcycle Tires: Measures to Expiry

The Turkish Undersecretariat of Foreign Trade, through Communiqué no. 2008/39 published in the Turkish Official Gazette no. 27084 dated 18th of December 2008 (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html), declared that the anti-dumping measures against rubber tires and inner tubes of rubber for motorcycles originating from Chinese Taiwan and Vietnam are going to expire on the 27th of September 2008 unless domestic producers submit a petition for the initiation of an expiry (sunset) review.

Motosiklet Lastikleri: Önlemin Süresi Doluyor

Dış Ticaret Müsteşarlığı 18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/39 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html) aracılığıyla Vietnam ve Çin Tayvanı menşeli motosikletlerde kullanılan iç ve dış lastiklere ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlemin süresinin 27 Eylül 2009 tarihinde dolacağını beyan etti.

Yerli üreticiler önlemin süresinin sona ermesinden en geç üç ay öncesine kadar bir nihai gözden geçirmesi soruşturması açılması için başvuruda bulunma hakkına sahip.

Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

Bisiklet Lastikleri: Brezilya'dan Nihai Gözden Geçirme



Brezilya Dış Ticaret Sekreterliği, kısa adıyla SECEX (Portekizce Secretaria de Comércio Exterior), 18 Aralık 2008 tarih ve 246 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 17 Aralık 2008 tarih ve 88 sayılı Tebliğ aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti ve Hindistan menşeli bisiklet lastiklerine ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde bir nihai gözden geçirme soruşturması başlattı.

Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

Metal Yaylar: ABD'den Bir Nihai Damping Saptaması



Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi 22 Aralık 2008 tarihinde yaptığı bir basın açıklamasıyla Çin Halk Cumhuriyeti menşeli, yatak imalatında kullanılan örtülmemiş metal yay sistemlerine ilişkin olarak yürütmekte olduğu dampinge karşı soruşturma çerçevesinde dampingin varlığına ilişkin nihai saptamada bulunduğunu açıkladı. Buna göre Çinli üretici/ihracatçılar soruşturma döneminde % 164.75 ila % 234.51 oranlarında damping gerçekleştirmiş durumda.

Soruşturma Leggett & Platt, Incorporated isimli yerli üreticinin 31 Aralık 2007'de gerçekleştirdiği başvuru üzerine 22 Ocak 2008'de açıkmış, Uluslararası Ticaret İdaresi ön damping saptamasını 30 Temmuz'da açıklamıştı. Soruşturma Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun zarara ilişkin nihai saptamasını Şubat 2009 başında açıklamasıyla sona erecek.

Komisyon geçtiğimiz günlerde Vietnam ve Güney Afrika menşeli olan metal yaylara ilişkin soruşturmada yerli üreticilerin maddi zarar gördüğü yönünde nihai zarar saptamasında bulunmuştu (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/metal-yaylar-abdde-nihai-zarar-saptamas.html).

29 Aralık 2008 Pazartesi

Demir Çelik Borular: AB Türkiye'ye Karşı Önlem Almadı, Diğer Ülkelere Vergiyi Bastı

Avrupa Birliği 19 Aralık 2008 tarih ve L 343 sayılı Avrupa Birliği Resmi Gazetesi'nde yayınlanan 16 Aralık 2008 tarih ve (AT) 1256/2008 sayılı Konsey Tüzüğü aracılığıyla demir ve alaşımsız çelikten belirli dikişli tüp ve borulara (İngilizce certain welded tubes and pipes of iron or non-alloy steel) ilişkin olarak muhtelif soruşturmalarda kararlarını açıkladı.

Sonuçlandırılan soruşturmalardan ilki Avrupa Birliği Dikişli Çelik Borular Sanayisi Savunma Komitesi isimli oluşum tarafından 20 Ağustos 2007 tarihinde yapılan başvuru üzerine açılan ve Belarus (Beyaz Rusya), Bosna Hersek, Çin Halk Cumhuriyeti ve Rusya'yı ilgilendiren bir dampinge karşı soruşturmaydı. Bu soruşturmada Bosna Hersek'e karşı önlem alınmasına gerek görülmezken Belarus'lu firmalara % 38,1, Çinli firmalara % 90,6, Rus firmalardan TMK Grup'a % 16,8, OMK Grup'a % 10,1 ve diğerlerine % 20,5 dampinge karşı vergi getirildi.

Karara bağlanan diğer soruşturmalar ise Tayland, Türkiye ve Ukrayna menşeli belirli dikişli tüp ve borulara ilişkin olarak 2002 yılından beri yürürlükte olan dampinge karşı önlemi ilgilendiriyordu. Bu önlem çerçevesinde yine Avrupa Birliği Dikişli Çelik Borular Sanayisi Savunma Komitesi'nin yaptığı başvuru üzerine hem bir nihai gözden geçirme hem de Türkiye'ye ilişkin olarak damping ve zarara dair bir ara gözden geçirme başlatılmıştı. Ancak mevcut önlemin Türkiye'ye ilişkin olarak sürdürülmesine gerek görülmedi. Buna karşılık Ukraynalı firmalardan OSJC % 10,7, diğerleri % 44,1, Taylandlı firmalardan ise Saha Thai Steel Pipe Co. Ltd. % 21,7, diğerleri % 35,2'lik dampinge karşı vergilere maruz kaldı.

Turkey initiates anti-dumping investigation on monoethylene glycol

The Turkish Undersecretariat of Foreign Trade, through Communiqué no. 2008/40 published in the Turkish Official Gazette no. 27092 dated 26th of December 2008 (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_29.html), initiated an anti-dumping investigation on monoethylene glycol (MEG) originating from Bulgaria, Saudi Arabia and Kuwait.

Please do not hesitate to contact for further information.

MEG: Türkiye Anti-Damping Soruşturması Açtı

Dış Ticaret Müsteşarlığı 26 Aralık 2008 tarih ve 27092 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/40 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_29.html) aracılığıyla Bulgaristan, Suudi Arabistan ve Kuveyt menşeli mono etilen glikol, kısa adıyla MEG isimli kimyasala ilişkin olarak bir dampinge karşı soruşturma başlattı.

"Monoetilen glikol" olarak da yazılan bu madde kimya endüstrisinde önemli bir hammadde olma özelliğini taşıyor. Tebliğde verilen bilgiye en çok polietilen tereftalat, kısaca PET üretiminde kullanılıyor. PET ise dünya genelinde ticari savunma araçlarına en çok maruz kalan ürünler arasında.

Şikayetçi firma PETKİM, Türkiye'nin tek yerli üreticisi. Bu durumda zararın tespiti açısından tartışmaya gebe bir soruşturma ile karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. Dampingin tespitinde de oluşturulmuş değer yöntemi kullanılmış durumda, ekleyelim.

Soruşturma çerçevesinde ilgili tarafların kendilerine gönderilen soru formlarına yanıt vermeleri için formların postalanma tarihinden itibaren 37 gün ve diğer bilgi, belge ve görüşleri arz etmeleri için Tebliğ'in yayın tarihinden itibaren 37 günlük süreleri var. Kendilerine soru formu gönderilmeyen ilgililerin ise Tebliğ'in yayın tarihinden itibaren 15 gün içerisinde talepte bulunması gerekiyor.

İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/40 sayılı Tebliğ

26 Aralık 2008 tarih ve 27092 sayılı Resmi Gazete

Dış Ticaret Müsteşarlığından:
İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ
(TEBLİĞ NO: 2008/40)

Başvuru

MADDE 1 – (1) 4412 sayılı Kanun ile değişik 3577 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun, 20/10/1999 tarihli ve 99/13482 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar (Karar) ve İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelik (Yönetmelik) hükümleri çerçevesinde, yerli üretici Petkim Petrokimya Holding A.Ş tarafından yapılan başvuruda; Suudi Arabistan (S. Arabistan), Kuveyt ve Bulgaristan menşeli “mono etilen glikol” ün Türkiye’ye dampingli fiyatlarla ithal edildiği ve bu durumun yerli sanayiye zarar verdiği iddiasıyla anılan ülkeler menşeli söz konusu madde ithalatına karşı önlem alınması talep edilmektedir.

Başvuru konusu madde

MADDE 2 – (1) Başvuru konusu madde, “2905.31.00.00.00 - Etilen glikol (etandiol)” gümrük tarife istatistik pozisyonunda yer almakta olup, yerli üretim dalından alınan bilgiler ışığında kısaca MEG olarak adlandırılmaktadır.

(2) Kapalı formülü (CH2OH)2 olan MEG, glikollerin en küçük bileşiği olup renksiz, kokusuz, berrak ve şurup kıvamında çok nem çekici bir sıvıdır.

(3) MEG tüketimi için en büyük sektör PET üretimidir. Üretilen monoetilenglikollerin önemli bir kısmı polyester elyaf ve film imalatında, otomobillerde antifriz olarak, endüstriyel soğutma sistemlerinde, kar eritme sistemlerinde, patlayıcı madde imalatında ve su bazlı boyalarda donma önleyici olarak kullanılır.

(4) Bahse konu gümrük tarife istatistik pozisyonu, yalnızca bilgi amaçlı verilmiş olup, bağlayıcı değildir.

Başvurunun temsil niteliği

MADDE 3- (1) Başvuru aşamasında sunulan delillerden, şikâyetçi firmanın şikâyet konusu ürünün tek yerli üreticisi olduğu ve Yönetmelik’in 20 nci maddesi çerçevesinde yerli üretim dalını temsil yeteneğini haiz olduğu anlaşılmıştır.

Damping iddiası

MADDE 4 – (1) S. Arabistan, Kuveyt ve Bulgaristan iç piyasa fiyatlarına direkt olarak ulaşılamamış olması nedeniyle üretim maliyetlerine makul bir kâr eklenmek suretiyle hesaplanan oluşturulmuş değer, her üç ülke için normal değer olarak alınmıştır.

(2) Şikâyet konusu ülkelerden Türkiye’ye gerçekleştirilen satışların ihraç fiyatının belirlenmesinde, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ithalat istatistiklerinden faydalanılmıştır. Bu ülkeler için tespit edilen ortalama CIF değerler üzerinden gerekli ayarlamalar yapılarak ihraç fiyatlarına ulaşılmıştır. Hesaplanan FOB ihraç fiyatları ihracatçıların lehine olmak üzere fabrika çıkış aşaması fiyatı olarak kabul edilmiş ve başka bir ayarlama yapılmamıştır.

(3) Normal değer ile Türkiye’ye ihraç fiyatının mümkün olduğu ölçüde aynı ticari aşamada (fabrika çıkış aşaması) karşılaştırılması yoluyla hesaplanan damping marjlarının şikayete konu ülkeler için önemli düzeyde olduğu görülmüştür.

Zarar ve nedensellik iddiası

MADDE 5 – (1) Eldeki verilerle hesaplanan damping marjının kayda değer oranda olduğu anlaşılmıştır.

(2) 2005-2007 yılları arasında genel ithalatın % 18,6 ve şikayet konusu ülkelerden gerçekleştirilen ithalatın %66,2 oranında arttığı, aynı dönemde diğer ülkelerden gerçekleştirilen ithalatın ise % 38,1 oranında düşüş gösterdiği belirlenmiştir.

(3) Yerli üreticinin pazar payının 2005-2007 döneminde sürekli gerilediği, şikayet konusu ülkelerin pazar payının ise aynı dönemde yerli üretim dalı ve diğer tedarikçi ülkeler aleyhine önemli oranda arttığı gözlenmiştir.

(4) Şikayet konusu ülkelerden yapılan ithalatın yerli üreticinin fiyatlarını baskı altında tuttuğu görülmüştür.

(5) Yerli üretim dalının, üretim, yurtiçi satışlar, stoklar, kapasite kullanım oranı, verimlilik, nakit akışı gibi ekonomik göstergelerinde bozulmalar olduğu tespit edilmiştir.

(6) Başvuru aşamasında sunulan deliller ve ithalata ilişkin resmi istatistikler esas alınarak yapılan tespitler ışığında, şikâyete konu ülkeler menşeli, dampingli olduğu iddia edilen ithalatın yerli sanayinin ekonomik göstergelerinde olumsuzluklara yol açtığı değerlendirilmiştir.

Karar ve işlemler

MADDE 6 – (1) Yapılan inceleme sonucunda; başvurunun yeterli bilgi, belge ve delilleri içerdiği anlaşıldığından, İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu’nca 19/12/2008 tarihinde şikayet konusu 3 ülke menşeli söz konusu madde için, Yönetmelik’in 20 nci maddesi çerçevesinde dampinge karşı soruşturma açılmasına karar verilmiştir.

(2) Soruşturma, Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) İthalat Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecektir.

Soru formu ve bilgilerin toplanması

MADDE 7 – (1) Soruşturma için gerekli bilgilerin temini amacıyla, söz konusu maddenin bilinen ithalatçılarına ve söz konusu ülkelerde yerleşik bilinen üretici/ihracatçılarına soru formları ve ekleri ile şikayetin gizli olmayan özetine ilişkin bildirim gönderilecektir. Bildirim almayan veya bildirim eline ulaşmayan tarafların da soru formu ile eklerini DTM web sayfasındaki ilgili bölümden indirmeleri mümkün bulunmaktadır.

(2) Ayrıca, ilgili ülkedeki üretici ve ihracatçılara iletilmesini kolaylaştırmak ve çabuklaştırmak amacıyla şikayet konusu ülkelerin Türkiye’deki resmi temsilciliklerine de soru formları ve ekleri ile şikayetin gizli olmayan özetine ilişkin bildirim gönderilecektir.

Süreler

MADDE 8 – (1) Soru formunu cevaplandırma süresi, soru formları ve ekleri ile şikayetin gizli olmayan özetine ilişkin bildirimin gönderildiği tarihten itibaren posta süresi dahil 37 gündür.

(2) Soru formunda talep edilen bilgi ve belgelerin haricinde soruşturmayla ilgili olduğu düşünülen diğer bilgi, belge ve görüşlerin dikkate alınabilmesi için; söz konusu bilgi, belge ve görüşlerin, bu Tebliğ’in yayımı tarihinden itibaren en geç 37 gün içinde DTM İthalat Genel Müdürlüğü’ne yazılı olarak ulaştırılması gerekmektedir.

(3) Soruşturmanın sonucundan etkilenebileceklerini iddia eden, ancak bu Tebliğ’in 7 nci maddesi kapsamına girmeyen diğer ilgili tarafların da (ürünü girdi olarak kullanan işletmeler, bunların meslek kuruluşları, tüketici dernekleri, üretim dalındaki işçi veya işveren sendikaları, vb.) görüşlerini bu Tebliğ’in yayımı tarihinden itibaren 37 gün içinde yazılı olarak DTM İthalat Genel Müdürlüğü’ne bildirmeleri gerekmektedir.

İşbirliğine gelinmemesi

MADDE 9 – (1) Yönetmelik’in 26 ncı maddesinde belirtildiği üzere, taraflardan birinin belirtilen süreler içinde gerekli bilgiyi sağlamaması veya yanlış bilgi vermesi ya da bilgi vermeyi reddetmesi veya soruşturmayı engellediğinin anlaşılması halinde soruşturmaya ilişkin karar, -olumlu veya olumsuz- mevcut verilere göre alınacaktır.

Geçici önlem alınması, vergilerin geriye dönük uygulanması

MADDE 10 – (1) Karar’ın ilgili maddeleri uyarınca, soruşturma süresince geçici önlem uygulanması kararlaştırılabilir ve söz konusu geçici önlem veya kesin önlem geriye dönük olarak uygulanabilir.

(2) Önlemlerin uygulanmasında başlamış işlem kavramı ve istisnası bulunmamaktadır.

Yetkili merci ve adresi

MADDE 11 – (1) Soruşturmayla ilgili bilgi ve belgeler ile görüşlerin aşağıda belirtilen yetkili mercie iletilmesi gerekmektedir:

Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı

İthalat Genel Müdürlüğü

Damping ve Sübvansiyon Araştırma Dairesi

İnönü Bulvarı No:36, 06510 Emek/ANKARA

Tel: +90-312-204 77 06 / 212 87 52

Faks:+90-312-212 8765 veya 212 87 11

E-posta: dsd0840@dtm.gov.tr

Soruşturmanın başlangıç tarihi

MADDE 12 – (1) Soruşturma, bu Tebliğ’in yayımı tarihinde başlamış kabul edilir.

Yürürlük

MADDE 13 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 14 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın bağlı bulunduğu Bakan yürütür.

Şeftaliler: Yeni Zelanda'da Gözden Geçirme Zamanı

Yeni Zelanda Ekonomik Kalkınma Bakanlığı 14 Aralık 2008'de Yunanistan menşeli konserve şeftalilere ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem ve tüm Avrupa Birliği menşeli konserve şeftalilere ilişkin olarak yürürlükte bulunan telafi edici önleme dair bir nihai gözden geçirme soruşturması başlattı.

Söz konusu önlemler 1998 yılında alınmıl ve 2003'te ilk nihai gözden geçirme soruşturmasının ardından değiştirilerek devamına karar verilmişti.

Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

Metallised Yarn: Measure to Expiry

The Turkish Undersecretariat of Foreign Trade, through Communiqué no. 2008/39 published in the Turkish Official Gazette no. 27084 dated 18th of December 2008 (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html), declared that the anti-dumping measure against metallised yarn (HST 5605) originating from the People's Republic of China, Chinese Taiwan, South Korea and India is going to expire on the 24th of September 2008 unless domestic producers submit a petition for the initiation of an expiry (sunset) review.

Metalize İplikler: Önlemin Süresi Doluyor

Dış Ticaret Müsteşarlığı 18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/39 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html) aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti, Tayvan, Güney Kore ve Hindistan menşeli gipe edilmiş olsun olmasın dokumaya elverişli ipliklerden metalize ipliklere ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlemin süresinin 24 Eylül 2009 tarihinde dolacağını beyan etti. Önleme tabi ürün 5605 gümrük tarife istatistik pozisyonu altında sınıflandırılıyor.

Yerli üreticiler önlemin süresinin sona ermesinden en geç üç ay öncesine kadar bir nihai gözden geçirmesi soruşturması açılması için başvuruda bulunma hakkına sahip.

Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

23 Aralık 2008 Salı

Narenciye: AB'de Önlem Kararı Alındı

Avrupa Birliği Konseyi 18-19 Aralık 2008 tarihlerinde gerçekleştirilen 2917'nci toplantısında yürütülmekte olan bazı anti-damping soruşturmalarına ilişkin tüzükleri onayladı. Tüzükler Avrupa Birliği Resmi Gazetesi'nde yayınlanarak yürürlüğe girecek.

Konsey'in aldığı kararların en önemlisi Çin Halk Cumhuriyeti menşeli belirli hazırlanmış veya konserve narenciyeye ilişkin olarak bir dampinge karşı vergi ihdas edilmesi ve dolayısıyla geçici önlem olarak toplanan teminatlara el koyulması oldu.

Alınan diğer kararlar ise Hindistan menşeli pamuklu nevresimlere ilişkin telafi edici önlem ve yine aynı ülke menşeli grafit elektrotlara ilişkin telafi edici ve dampinge karşı önlemlerde değişikliğe gidilmesini ilgilendiriyor.

Baby Carriages: Measure to Expiry

The Turkish Undersecretariat of Foreign Trade, through Communiqué no. 2008/39 published in the Turkish Official Gazette no. 27084 dated 18th of December 2008 (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html), declared that the anti-dumping measure against baby carriages and parts thereof originating from the People's Republic of China is going to expire on the 1st of August 2008 unless domestic producers submit a petition for the initiation of an expiry (sunset) review.

Çocuk Arabaları: Önlemin Süresi Doluyor

Dış Ticaret Müsteşarlığı 18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/39 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_872.html) aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti menşeli çocuk arabaları, pusetler ve çocuk taşımaya mahsus benzeri arabalar ile bunların şasilerine ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlemin süresinin 1 Ağustos 2009 tarihinde dolacağını beyan etti.

Yerli üreticiler önlemin süresinin sona ermesinden en geç üç ay öncesine kadar bir nihai gözden geçirmesi soruşturması açılması için başvuruda bulunma hakkına sahip.

Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

20 Aralık 2008 Cumartesi

Cliff Stevenson'dan Yeni Raporlar

Cliff Stevenson dünyanın anti-damping konusunda önde gelen uzmanlarından biri, bir uygulayıcı. Yakın temasta olduğumuz bu uzmanla ilgili ayrıntılı bilgiye internet sitesinden ulaşmak mümkün (http://www.cliffstevensonconsulting.com/).
Cliff'in bir de ticari savunma araçlarına ilişkin bir internet sitesi bulunuyor: http://www.antidumpingpublishing.com/. Konuyla ilgili önemli bir referans kaynağı.
Hemen belirtelim: Ben de Cliff'in Türkiye muhabiriyim. Ülkemizdeki anti-damping uygulamaları, korunma önlemleri ve ilgili mevzuat değişikliklerine ilişkin İngilizce haberleri hazırlıyorum.

Cliff bu site aracılığıyla ticari savunma araçlarına ilişkin bazı yayınlarını da ilgililerin dikkatine sunuyor. Bunların başında yıllık olarak çıkan Global Trade Protection Report (Küresel Ticari Korunma Raporu) ve üç ayda bir yayınlanan Global Anti-Dumping Brief (Küresel Anti-Damping Özeti) yer alıyor. Her iki yayının da yeni sayıları çıkmış durumda, siteden ücretsiz olarak erişim mümkün.

İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/39 Sayılı Tebliğ

18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete

Dış Ticaret Müsteşarlığından:



İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ
(2008/39)


İlgili mevzuat
MADDE 1 – (1) Bu Tebliğ, 4412 sayılı Kanun ile değişik 3577 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun, 20/10/1999 tarihli ve 99/13482 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar ve 30/10/1999 tarihli ve 23861 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelikten oluşan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Mevzuat hükümleri çerçevesinde yürütülmektedir.

Yürürlük süresi sona erecek dampinge karşı önlemler
MADDE 2 – (1) Aşağıdaki tabloda yer alan dampinge karşı önlemlerin yürürlükte kalma süreleri, karşılarında belirtilen tarihlerde sona erecektir.

*30/1/2008 tarihli ve 26772 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2008/4 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ vasıtasıyla mezkur maddelerin gümrük tarife istatistik pozisyonlarına ve madde adlarına ilişkin olarak Gümrük Müsteşarlığı tarafından gerçekleştirilen değişiklikler Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde ilan olunmuştur.
** Ürün kapsamıyla ilgili değişiklik için İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında 2007/12 sayılı Tebliğ’e bakınız.


Nihai gözden geçirme başvurusu ve işlemler
MADDE 3 – (1) İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmeliğin 35 inci maddesi uyarınca, yukarıda belirtilen önlemlerin yürürlük sürelerinin bitiminden önce tabloda yer alan maddelerin yerli üreticilerinin veya yerli üretim dalı adına hareket ettiğini tevsik eden gerçek veya tüzel kişi ya da kuruluşların ilgili üründeki önlemin sona ermesinin dampingin ve zararın devam etmesine veya yeniden meydana gelmesine yol açacağı iddiasıyla bir nihai gözden geçirme soruşturması açılmasını talep etme hakları mevcuttur. İlgili yerli üreticilerin veya yerli üretim dalı adına hareket ettiğini tevsik eden gerçek veya tüzel kişi ya da kuruluşların iddialarını ve taleplerini yeterli delillerle desteklemeleri esastır.
(2) Mezkur talebin ilgili Mevzuat çerçevesinde varit görülmesi ve bir nihai gözden geçirme soruşturması sonucunda ilgili üründeki önlemin sona ermesinin dampingin ve zararın devam etmesine veya yeniden meydana gelmesine yol açmasının muhtemel olduğunun tespit edilmesi halinde, o ürüne yönelik dampinge karşı önlem uygulamasına mevcut haliyle veya gerçekleştirilen tespitler dairesinde değiştirilmiş biçimiyle devam edilebilir.
(3) Yeterli delilleri içeren yazılı başvuruların ilgili önlemin sona erme tarihinden en geç üç ay önce;
T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı
İthalat Genel Müdürlüğü
Damping ve Sübvansiyon Araştırma Dairesi
İnönü Bulvarı, 06510 Emek/ANKARA,
Tel: 0.312.204 77 18 veya 212 87 52
Faks: 0.312. 212 87 65
adresine ulaştırılması gerekmektedir.

Yürürlük
MADDE 4 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme
MADDE 5 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın bağlı olduğu Bakan yürütür.

Biraz Dikkat Resmi Gazete

Resmi Gazete İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğlere haksızlık yapıyor!

Nasıl mı? Bu tebliğlerin hepsinin başlığı bir olmakla beraber seri noları var. 2008/1, 2008/2 diye gidiyor ve başlığın hemen altında yer alıyorlar. Ancak Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından hazırlanan bu tebliğler Resmi Gazete'de yayınlanırken sıra karışabiliyor.

En son 17 Aralık tarihli Resmi Gazete'de 2008/37 ve 2008/38 sayılı tebliğlerin, ertesi gün 2008/34, 3008/35, 2008/36 ve 2008/39 sayılı tebliğlerin yayınlandığını gördük.

Tebliğler ayrı ayrı soruşturmalara ilişkin olduğundan bu durumun genelde bir sakıncası olmuyor (Ancak geçmişte henüz nihai gözden geçirme soruşturması sonucunda uzatılmasına ilişkin tebliğ yayınlanmayan bir önleme atıfta bulunulduğunu görmüştüm, aynı ürüne ilişkin farklı bir ülkeye soruşturma açılırken.).

Yine de Resmi Gazete'nin ciddiyetine mevzuatı doğru sırada yayınlamak yakışır. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü'ne duyurulur.

Un Sanayicileri Endonezya'ya Karşı Zarar Savunması Hizmeti Alıyor

Endonezya tarafından Türkiye menşeli buğday ununa ilişkin olarak bir anti-damping soruşturması başlatılmış durumda. Ülkemizin buğday unu ihracatının dörtte biri Endonezya'ya gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla ihracatımız açısından ciddi bir risk var ortada.

Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu'nun Dış Ticaret Müsteşarlığı ile bu konuda gerçekleştirdiği görüştürmeye ilişkin açıklamasına internet günlüğümüzde yer vermiştik (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/un-sanayicilerinden-endonezyadaki-anti.html). Müsteşarlık bu görüşmede un ihracatçılarına hem gerekli teknik desteği vereceği hem de tedarik edecekleri avukatlık ve danışmanlık hizmetlerini mevzuat dahilinde finanse edebileceğini aktarmıştı.

Dampinge karşı soruşturmalarda savunmaların hem usul hem de esası incelenmesi gerekiyor. Ancak usul ile esasın zarar ve illiyet unsurları, AB mevzuatında ayrıca Topluluk menfaati unsuru ferdi teşebbüslerden ziyade soruşturmaya tabi teşebbüslerin tamamını ilgilendiriyor. Ziyadenin altını çizmek lazım; zira mutlak bir durum söz konusu değil burada. Soru formlarının doldurulması ve damping marjlarının hesaplanması ise şirketlerin ayrı ayrı yapması gereken işler.

İşte bunu dikkate alan Dış Ticaret Müsteşarlığı ihracatçı birliklerinin Türkiye'ye karşı açılan soruşturmalarda zarar konusunda ortak avukatlık ve danışmanlık hizmetleri almasına imkan tanıyor. İlgili mevzuat Ticaret Politikası Önlemleri Soruşturmaları ve Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi Uygulamaları Kapsamında Firmalarca Satın Alınan Avukatlık/Danışmanlık Hizmeti Harcamalarının Desteklenmesi Hakkında Yönerge (http://antidamping.blogspot.com/2008/05/dtmden-ticari-savunma-aralarna-kar.html).

Un ihracatçıları Dış Ticaret Müsteşarlığı ile yaptıkları görüşme ertesinde ilgili ihracatçı birliği yönetim kurulunda konuyu görüşerek avukatlık hizmeti alınması için bir ihaleye çıkmış durumda. İşin aciliyeti nedeniyle doğrudan teklif alınıyor, öğrendiğimiz kadarıyla Cuma günü fakslar geçilmiş.

Turkey to continue anti-dumping duties on hook and loop fasteners

The Turkish Undersecretariat of Foreign Trade, through Communiqué no. 2008/36 published in the Turkish Official Gazette no. 27084 dated 18th of December 2008 (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_4134.html), determined that revoking the existing anti-dumping duties of 3.86 USD/kg. for hook and loop fasteners originating from the People’s Republic of China and of 1.83 USD/kg. for those originating from Taiwan is likely to result in the continuation or reoccurrence of dumping and injury. The original measure was imposed in December 2002.

Cırt Bantlarda Çin ve Tayvan'a Önlem Devam Edecek

Dış Ticaret Müsteşarlığı 18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/35 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_4134.html) aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti ve Tayvan (Çin Tayvanı) mencırt bantlara ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önleme dair yürütmekte olduğu nihai gözden geçirme soruşturmasını tamamladı.

Buna göre Müsteşarlık'ın bulguları üzerine dampinge karşı önlemin sona ermesinin damping ve zararın devamına veya yeniden meydana gelmesine yol açacağı sonucuna varan İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu önlemin devamına karar verdi. Önlemin kapsamı aşağıdaki şekilde:


Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/36 Sayılı Tebliğ

18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete

Dış Ticaret Müsteşarlığından:


İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ
(2008/36)

BİRİNCİ KISIM



Genel Bilgi ve İşlemler

Mevcut önlem ve soruşturma

MADDE 1 – (1) Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) ve Çin Tayvanı menşeli 5806.32.90.00.00 Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (GTİP) altında kayıtlı “yalnız cırt bant” maddesine yönelik olarak 13/12/2002 tarih ve 24962 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2002/15 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlemesine İlişkin Tebliğ’le (2002/15 sayılı Tebliğ) dampinge karşı kesin önlem yürürlüğe konulmuştur.

(2) Mezkur önlemin yürürlük süresinin bitiminden önce, 17/1/2007 tarihli ve 26406 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2007/1 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ’le yerli üretim dalının önleme konu ürün ve ülkeler kapsamında bir nihai gözden geçirme soruşturması açılması talebinde bulunabileceği ilan edilmiştir.

(3) Dost Tekstil Makine Aksesuar Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (Dost Tekstil), GTM Genel Makine Tekstil Aksesuar Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (GTM Tekstil), Anteks Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (Anteks Tekstil) firmalarının mevcut önlemin sona ermesi halinde damping ve zararın devam edeceği veya yeniden tekrarlanacağı iddiasıyla gerçekleştirdikleri başvuru çerçevesinde, 4/12/2007 tarih ve 26720 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2007/20 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ’le (2007/20 sayılı Tebliğ) başlatılan nihai gözden geçirme soruşturması, Dış Ticaret Müsteşarlığı (Müsteşarlık) İthalat Genel Müdürlüğü (Genel Müdürlük) tarafından yürütülerek tamamlanmıştır.

Kapsam

MADDE 2 – (1) İşbu Tebliğ, 4412 sayılı Kanun’la değişik 3577 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun (Kanun), 20/10/1999 tarihli ve 99/13482 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar (Karar) ve 30/10/1999 tarihli ve 23861 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelik (Yönetmelik) hükümleri çerçevesinde yürütülen nihai gözden geçirme soruşturması sonuçlarını içermektedir.

Bilgilerin toplanması ve değerlendirilmesi

MADDE 3 – (1) Soruşturma açılışını müteakip soruşturma konusu ürünün Müsteşarlık tarafından bilinen ÇHC ve Çin Tayvanı’nda yerleşik üretici/ihracatçılarına, Türkiye’de yerleşik ithalatçılarına ve soruşturmaya konu ülkelerdeki Müsteşarlık tarafından bilinmeyen üretici/ ihracatçılara iletilebilmesini teminen Ankara’da bulunan Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçiliği’ne ve Taipei Ekonomi ve Kültür Misyonu’na soru formları gönderilmiştir.

(2) Bahse konu soru formlarına herhangi bir yanıt alınamamış olup, soruşturmaya konu ülkelerdeki üretici/ihracatçılar soruşturma süresince işbirliğinde bulunmamışlardır.

Yerinde doğrulama soruşturması

MADDE 4 – (1) Yönetmeliğin 21 inci maddesi çerçevesinde yerli üretici Dost Tekstil nezdinde yerinde doğrulama soruşturmaları gerçekleştirilmiştir.

İlgili tarafların bilgilendirilmesi

MADDE 5 – (1) Soruşturma açılışını takiben, soruşturma konusu ülkelerin diplomatik ve resmî temsilciliklerine ve Müsteşarlık tarafından bilinen soruşturmaya konu ülkelerdeki üretici-ihracatçı firmalara üretici/ihracatçı soru formu, şikayetin gizli olmayan metni ile soruşturma açılışına ilişkin 2007/20 sayılı Tebliğ’in bir örneği gönderilmiştir.

(2) Ayrıca, ilgili taraflardan alınan bilgi ve belgelerin gizli olmayan özetleri talep eden bütün ilgili tarafların bilgisine sunulmuştur.

(3) Tarafların soruşturma boyunca ortaya koyduğu tüm bilgi, belge ve görüşler incelenmiştir.

(4) Soruşturmaya ilişkin tespit ve bilgileri içeren “Nihai Bildirim” ilgili tarafların bilgisine sunulmuş ancak ilgili taraflardan herhangi bir görüş alınmamıştır.

Gözden geçirme dönemi

MADDE 6 – (1) Önlemin yürürlükten kalkması durumunda, dampingin ve zararın devamı veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığının belirlenmesine yönelik çalışmada 2004-2007 yılları arasındaki dönem esas alınmıştır.

(2) Öte yandan, önlemin etkisinin ve önlem sonrası ithalat eğiliminin görülebilmesi ve yerli üretim dalının ekonomik göstergelerinin değerlendirilmesi amacıyla 2008 yılının ilk altı ayına ilişkin ithalat verileri de incelenmiştir.



İKİNCİ KISIM

Soruşturma Konusu Ürün ve Benzer Ürün

Soruşturma konusu ürün ve benzer ürün

MADDE 7 – (1) Soruşturma konusu madde, “cırt bant” adı verilen tekstil fermuarıdır. Söz konusu madde, naylon iplik ve polyester gibi suni veya sentetik maddeler kullanılarak takım halinde imal edilmekte ve kroş (erkek) ve astragan (dişi) olmak üzere iki parçadan meydana gelmektedir. Erkek parçanın arka yüzü naylon ve polyester iplikten dokunabilmekte üst kısmında ise monofilden üretilen malzeme bulunmakta ve çengel olarak adlandırılmaktadır. Dişi parçanın da alt zemini naylon veya polyesterden üretilebilirken, üst zemininde alt zemine göre daha mukavemetli olan naylon iplik kullanılmakta ve bu kısım birbirine girmiş biçimde ve tüy şeklinde bir yapıya sahip olmaktadır. Erkek ve dişi kısım birbirinin üzerine kapatıldığında erkek kısımda bulunan çengeller dişi kısımda bulunan tüylere kenetlenmekte ve iki parça ancak kuvvetle çekildiği takdirde birbirinden ayrılmaktadır.

(2) Cırt bant, ayakkabılarda ayakkabı bağı yerine; spor giysilerde, muhtelif giyim eşyalarında, çanta ve valizlerde düğme ve fermuar yerine; uçak ve otobüs koltuk kılıflarında, otomobil sanayinde ve diğer alanlarda da tamamlayıcı aksesuar olarak kullanılmaktadır.

(3) Yerli üretim dalı tarafından üretilen cırt bant ile soruşturma konusu ülkeler menşeli cırt bantların benzer ürün olduğu önlemin yürürlüğe konulduğu soruşturmada (esas soruşturma) tespit edilmiş olup bu soruşturmada gerçekleştirilen incelemeler temelinde cırt bantları işlevsel ve fiziksel özellikleri, kullanım alanları, dağıtım kanalları, kullanıcı algılaması ve birbirini ikame edebilirlik açısından yerli üretim cırt bantlar ile soruşturma konusu ithal cırt bantların benzer ürün olma halini ortadan kaldıracak bir değişiklik olduğuna dair herhangi bir görüş alınmamış ve bu yönde bir tespitte bulunulmamıştır.

(4) Bilindiği üzere, 30/12/2006 tarihli ve 26392 sayılı 1 inci Mükerrer Resmî Gazete’de yayımlanan 2006/11437 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına ekli İstatistik Pozisyonlarına Bölünmüş Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde “Cırt Bant” maddesi 5806.32.90.00.11 GTİP’i altında gösterilmiştir.

(5) Bu kapsamda, 2007 yılından bu yana yürürlükte olan 5806.32.90.00.11 Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonunun (GTİP), takım halinde ithal edilen cırt bant maddesine yönelik olduğu görülmüştür. Öte yandan, cırt bandın bileşenlerinin ayrı ayrı ithal edilmesi halinde ithalatın, 5806.32.90.00.19 GTİP’i altında değerlendirilebileceği tespit edilmiştir. Bu itibarla, 2002/15 sayılı Tebliğ’in 8 inci maddesi çerçevesinde iki parçadan oluştuğu tespit edilen soruşturma konusu ürünün ithalat sonrasında Türkiye piyasasında tekrar takım haline getirilerek satışa sunulabileceği saptanmıştır.

(6) Netice itibariyle ancak takım halinde kullanıldığı takdirde işlevi bulunan ve bileşenleri münferit olarak işlevsiz olan “cırt bant” maddesinin kroş veya astragan kısımlarının ayrı ayrı ithal edilmesinde dahi ithal edilen kısma karşılık gelen diğer kısmın ithalatının her şekilde yapılması gerektiği dikkate alındığında soruşturma konusu ürün tanımının ayrı ayrı ithal edilen kroş ve astraganı da kapsadığı değerlendirilmiştir.

(7) Bu çerçevede 5806.32.90.00.11 ve 5806.32.90.00.19 GTİP’lerinde ithal edilen soruşturma konusu cırt bant maddesine ilişkin değerlendirme her iki GTİP’i de kapsayacak biçimde gerçekleştirilmiştir.

(8) Soruşturma konusu ürüne ilişkin olarak uygulamaya esas olan veriler, GTİP ve karşılığı eşya tanımıdır. Soruşturma konusu eşyanın Türk Gümrük Tarife Cetvelinde yer alan tarife pozisyonlarında ve/veya tanımlarında yapılacak değişiklikler işbu Tebliğ hükümlerinin uygulanmasına halel getirmez.



ÜÇÜNCÜ KISIM

Dampingin Devamı veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

Açıklama

MADDE 8 – (1) Yönetmelik’in 35 inci maddesi çerçevesinde önlemin yürürlükten kalkması halinde dampingin devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığı incelenmiştir.

(2) Bu çerçevede, soruşturmaya konu ülkelerdeki yerleşik kapasite, soruşturmaya konu ülkeler için Türkiye pazarının önemi, ÇHC ve Tayvan’da yerleşik kapasitenin Türkiye’ye yönlendirilip yönlendirilemeyeceği ve konuyu değerlendirmeye yönelik sair hususlar dikkate alınmıştır.

a) Soruşturmaya konu ülkelerdeki yerleşik kapasite

i) ÇHC

(1) ÇHC dünyada tekstil mamulleri imalatında en başta gelen ülkeler arasında bulunmaktadır. Bu çerçevede 2005 verilerine göre ÇHC’de yerleşik ticari işletmelerin %13’ünün faaliyet sahasını tekstil oluşturmaktadır. İşletme sayısı bakımından ise tekstil işkolunun 2005 yılı itibariyle ülkenin en büyük sektörünü oluşturduğu görülmektedir.

(2) ÇHC’nin giyim ürünleri üretimi incelendiğinde, 2002 yılında 32.200 milyon metre olan üretimin %50 oranında artışla 2005 yılında 48.400 milyon metreye ulaştığı; iplik üretiminin ise 2002-2005 döneminde %71 artarak 8,5 milyon tondan 14,5 milyon ton seviyesine yükseldiği tespit edilmiştir.

(3) ÇHC’de tekstil ve giyim sektöründe gerçekleştirilen yatırımlar ülkenin bu iş kolundaki kapasitesini artırma yönündeki eğilimini göstermektedir. ÇHC’de yerleşik firmalar tarafından son on yıllık dönemde dünyada satılan örgü makinelerinin %65’inin, dokuma makinelerinin %62’sinin ve iplik imalat makinelerinin %46’sının satın alınmış olması gelecek dönemde muhtemel kapasite artışlarının devamlılık arz edeceğine işaret etmektedir.

(4) ÇHC’nin tekstil ve giyim sektöründeki üretim kapasitesinin ve üretime bağlı olarak ihracatın yıllar içinde artış kaydettiği görülmüştür. Nitekim, 2002 yılında %16 nispetinde büyüyen ihracat, 2006 yılında %25 oranında artış kaydetmiştir.

(5) ÇHC tekstil ve giyim sektöründe sermaye mallarının net değerinin %68, istihdamın %36 ve satışların %169 oranında arttığı tespit edilmiştir. Yatırımlardaki artışı işaret eden bu durumun ÇHC tekstil ve giyim sektöründe kapasite artışlarını beraberinde getirdiği görülmektedir.

(6) Diğer taraftan Uluslararası Ticaret Merkezi verileri incelendiğinde ÇHC’nin 5806.32 Gümrük Tarife Pozisyonu (GTP) altında bulunan ürün grubundaki ihracatını 2002-2006 döneminde %164 oranında artırdığı ve 2002 yılında 14 bin ton olan tüm ülkelere yönelik ihracatın 2006 yılında 37 bin tona yükseldiği görülmektedir.

ii) Çin Tayvanı

(1) Çin Tayvanı tekstil sektörü gelişen bir yapı sergilemektedir. Bu çerçevede 2005 yılıyla kıyaslandığında 2006’da tekstil üretiminin %10,6 oranında artış kaydettiği gözlemlenmiştir.

(2) Diğer taraftan, 2004 yılında 588 milyon ABD Doları ihracat gerçekleştirmiş olan Çin Tayvanı tekstil ve hazır giyim yan ürünler sanayisi 2006 yılında hazır giyim ürünleri de dahil olmak üzere 1,160 milyon ABD Doları seviyesinde ihracat gerçekleştirmiştir.

(3) ITC verilerine göre ise şikayet konusu cırt bant maddesinin de içinde bulunduğu 5806.32.90.00 GTP’inde bulunan dar dokuma ürünlerinde Çin Tayvanı’nın dünya ihracatı 2003 yılında 5.365 ton iken bu rakam 2005 yılında %20 artışla 6.426 ton düzeyine ulaşmıştır. Öte yandan Çin Tayvanı Dış Ticaret Bürosu Ticaret İstatistiklerine göre 5806.32.90.00 gümrük tarife pozisyonunda yer alan ürünlerde Çin Tayvanı’nın Türkiye’ye gerçekleştirmiş olduğu ihracatın 2006-2007 döneminde miktar temelinde %56, değer bakımından ise %16 artış kaydettiği tespit edilmiştir. 2008 yılının ilk beş ayı incelendiğinde ise bu dönemde gerçekleşen ithalatın 2007 yılının aynı dönemine kıyasla miktar temelinde %148 değer temelinde ise %46 daha yüksek olduğu saptanmıştır.

b) Soruşturma konusu ülkelere yönelik diğer ülkelerce uygulanan ticaret politikası önlemleri

(1) ÇHC ve Çin Tayvanı menşeli cırt bantlara yönelik olarak Hindistan tarafından 2005 yılında sırasıyla 7,61 ABD Doları/Kg ve 8,02 ABD Doları/Kg oranlarında dampinge karşı önlem yürürlüğe konulmuştur. Bu kapsamda ilgili soruşturma raporu incelendiğinde saptanan damping marjlarının Çin ve Tayvan için sırasıyla %355 ve %298 seviyelerinde olduğu görülmektedir.

c) Türkiye pazarının önemi

(1) Şikayet konusu ülkeler bakımından Türkiye pazarının önemi değerlendirilirken cırt bandın diğer alanlara kıyasla ağırlıklı olarak konfeksiyonda kullanılması nedeniyle Türkiye’de hazır giyim ve tekstil sektörü incelenmiştir.

(2) Türk hazır giyim sektörü dünyanın dördüncü büyük hazır giyim ihracatçısı konumundadır. Yaklaşık 30 milyar dolarlık üretim değeri olan hazır giyim ve tekstil sektörünün imalat sanayi ihracatı içindeki payı 2006 yılı itibariyle %22,9’dur.

(3) Dünyanın sayılı tekstil ve hazır giyim sanayilerinden birine sahip olan Türkiye, soruşturma konusu cırt bandın da içinde bulunduğu yan sanayi girdilerinin bir kısmını ithalat yoluyla karşılamaktadır. Bu çerçevede 2004 yılında 403 milyon ABD Doları civarında gerçekleşen tekstil ve hazır giyim yan sanayi ürünleri ithalatı 2006 yılında %31 artışla 526 milyon ABD Doları seviyesine yükselmiştir.

(4) 1980 yılından bu yana hızla gelişmekte olan tekstil ve hazır giyim sektöründeki gelişim, soruşturma konusu ürünün de aralarında bulunduğu tekstil ve hazır giyim yan sanayi ürünlerindeki talep artışının temel nedeni olarak ortaya çıkmaktadır. Bu çerçevede, 2007 yılında 4.442 milyon ABD Doları pazar büyüklüğü olduğu belirtilen hazır giyim sektörünün 2009 yılında %18 artışla 5.253 milyon ABD Doları, 2011 yılında ise %43 artışla 6.359 milyon ABD dolarına karşılık gelen pazar değerine ulaşması tahmin edilmektedir.

d) Talebi etkileyen unsurlar

(1) Soruşturma konusu ürünün ithalatçısı konumunda bulunan firmalar tarafından soru formlarına verilen yanıtlarda talebi etkileyen unsurların fiyat ve termin avantajı olduğu ifade edilmiştir.

(2) Diğer taraftan son dönemde dünya ekonomisinde meydana gelen gelişmeler çerçevesinde talepte daralmanın yaşanabileceği mütalaa edilmektedir.

e) İşbirliğinin olmaması ve esas soruşturmada tespit edilen damping marjı

(1) Soruşturmanın başlangıç safhasında Müsteşarlık tarafından bilinen üretici/ihracatçı firmalara gönderilen soru formlarına yanıt alınamamış olması ve bahse konu ülkelerde yerleşik üretici/ihracatçı firmaların Türkiye pazarına yönelik ilgilerinin devam ettiğinin görülmesi, önlemin yürürlükten kalkması halinde dampingin devam edeceğine veya tekrarlanabileceğine dair önemli göstergelerdir.

(2) Esas soruşturmada tespit edilen damping marjlarının düzeyi, önlemin yürürlükten kalkması halinde soruşturma konusu ülkelerin muhtemel davranışlarını yansıtacak önemli bir gösterge olması nedeniyle dikkate alınmıştır.

(3) Buna göre, esas soruşturmada damping marjları ÇHC için %115 ve Tayvan için %34 olarak tespit edilmiştir.

Değerlendirme

MADDE 9 – (1) Bu bölümde işbu Tebliğ’in sekizinci maddesinde incelenen konu başlıkları değerlendirilerek aşağıda özetlenen sonuçlara ulaşılmıştır.

(2) ÇHC’nin soruşturma konusu ürünün de içinde bulunduğu ürün grubundaki ihracat artışının üretim artışıyla bağlantılı olduğu; Çin Tayvanı bakımından ise tekstil üretim kapasitesindeki artışın görünen etkisinin ihracattaki artış olarak tezahür ettiği görülmektedir.

(3) Öte yandan ÇHC ve Çin Tayvanı’nın cırt bant maddesindeki damping uygulamalarını sadece Türkiye pazarında değil başka ülke pazarlarında da sürdürdüğü görülmektedir. Önceki bölümde incelendiği üzere Hindistan tarafından tespit edilen damping marjı oranları bu çerçevede önemli bir gösterge niteliği taşımaktadır. Bu çerçevede, soruşturmaya konu ülkelerin 2002 yılında esas soruşturmada tespit edilen damping marjları ile Hindistan hükümeti tarafından 2005 yılında saptanan damping marjları kıyaslandığında soruşturma konusu ülkede yerleşik firmaların damping uygulamasını artırarak sürdürdükleri görülmektedir.

(4) Diğer taraftan, Türk hazır giyim ve tekstil endüstrisinin ihtiyaç duyduğu yan ürünlere yönelik talebin soruşturma konusu cırt bant maddesine yönelik talebi de etkilediği ve etkilemeye devam edeceği mütalaa edilmektedir. Bu değerlendirme temelinde Türkiye pazarının şikayet konusu ülkeler için önemini koruyacağı ve şikayet konusu ülkelerdeki yerleşik kapasitenin esaslı kısmının Türkiye’ye yönlendirilebileceği düşünülmektedir.

(5) Son dönemde dünya ekonomisinde meydana gelen gelişmeler neticesinde, finans sektöründe oluşan olumsuzlukların talebe etki edebileceği ve talebi daraltabileceği ve böyle bir ortamın, soruşturma konusu ülkelerde kaim üretici/ihracatçıların damping eğilimlerini daha da güçlendirebileceği düşünülmektedir.

(6) Dikkate alınması gereken bir diğer gösterge ise esas soruşturmada tespit edilen damping marjlarının seviyesi ve nihai gözden geçirme soruşturması esnasında hiçbir üretici/ihracatçının işbirliğinde bulunmamış olmasıdır.

(7) Netice itibariyle ÇHC’de ve Çin Tayvanı’nda tekstil ve hazır giyim yan sanayisinde kapasite artışlarının söz konusu olduğu; Türkiye’nin tekstil ve hazır giyim sektöründe dünyanın önde gelen ülkeleri arasında olduğu; Türkiye’nin konfeksiyon ve tekstil ara ürünlerinde önemli bir ithalatçı olması nedeniyle şikayet konusu ülkeler için pazarın önemini koruduğu; şikayet konusu ülkelerin sadece Türkiye’ye değil üçüncü ülkelere de yüksek marjlarla damping gerçekleştirdikleri; talepte oluşabilecek olası daralmanın soruşturma konusu ülkelerdeki üretici/ ihracatçı firmaların fiyatlarını belirli bir seviyenin altında tutma eğilimini güçlendirebileceği; soruşturma sırasında ÇHC’de ve Çin Tayvanı’nda yerleşik firmaların işbirliğinde bulunmamış bulunmadıkları ve bu üretici/ihracatçı firmaların dampinge karşı önlemin mevcut olmadığı bir ortamdaki davranışlarını tespit açısından önemli bir gösterge niteliği taşıyan esas soruşturmadaki damping marjlarının yüksek olduğu dikkate alındığında meri önlemin ortadan kaldırılması halinde dampingli ithalatın devam edeceği veya tekrarlanabileceğine kanaat getirilmiştir.



DÖRDÜNCÜ KISIM

Zararın Devamı veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

BİRİNCİ BÖLÜM

Önlem Konusu İthalatın Gelişimi

Maddenin genel ithalatı

MADDE 10 – (1) Soruşturma konusu ürünün tüm ülkelerden gerçekleşen ithalatına ilişkin rakamlar incelendiğinde 2004 yılında 884.734 kg olan toplam ithalat miktarının 2007 yılında 1.326.012 kg seviyesinde gerçekleştiği görülmüştür. Tüm ülkelerden gerçekleşen ithalatın toplam değerinin ise 2004 yılında 8.006.063 ABD Doları, 2007 yılında ise 12.237.575 ABD Doları seviyesinde gerçekleştiği tespit edilmiştir. Kati ithalatın toplam ithalat içerisindeki payının ise 2004-2007 yılları arasında sırasıyla %92, %95, %98 ve %99 oranlarında gerçekleştiği saptanmıştır.

(2) 2004-2007 döneminde soruşturma konusu GTİP’lerden gerçekleşen toplam ithalatın miktar temelinde %50, değer temelinde ise %52 oranında artış kaydettiği tespit edilmiştir.

Maddenin soruşturma konusu ülkelerden ithalatı

MADDE 11 – (1) Mezkur ürünün soruşturmaya tabi ülkelerden gerçekleşen ithalatı incelendiğinde ise 2004 yılında 362.016 kg olan ithalat miktarının 2007 yılında 853.058 kg düzeyinde gerçekleştiği tespit görülmüştür. Bu çerçevede, 2004 yılında 2.316.860 ABD Doları olan soruşturma konusu ülkelerden gerçekleşen ithalatın değerinin 2007 yılında 4.311.112 ABD Doları seviyesinde gerçekleştiği tespit edilmiştir. Soruşturma konusu ülkelerden gerçekleşen ithalatın neredeyse tamamının kati ithalat olduğu saptanmıştır.

Soruşturma konusu maddenin fiyatlarının gelişimi

MADDE 12 – (1) Tüm ülkelerden vaki ithalatın ortalama birim fiyatının 2004 yılında 9,05 ABD Doları/Kg; 2005 yılında 8,48 ABD Doları/Kg; 2006’da 8,43 ABD Doları/Kg ve 2007 yılında 9,23 ABD Doları/Kg düzeyinde gerçekleştiği tespit edilmiştir. Soruşturma konusu ülkeler bakımından ise, ÇHC menşeli soruşturma konusu ürünün birim fiyatı 2004-2007 yılları arasında sırasıyla 5,66 ABD Doları/Kg; 5,73 ABD Doları/Kg; 4,42 ABD Doları/Kg; 4,62 ABD Doları/Kg olarak gerçekleşmiştir.

(2) Çin Tayvanı menşeli soruşturma konusu ürün bakımından ise aynı dönemde birim fiyatın sırasıyla 8,20 ABD Doları/Kg; 9,33 ABD Doları/Kg; 8,48 ABD Doları/Kg; 10,16 ABD Doları/Kg seviyesinde gerçekleştiği saptanmıştır.

Önlem konusu ürünün Türkiye toplam tüketimi ve pazar payları

MADDE 13 – (1) Soruşturma konusu ürünün Türkiye toplam tüketimi hesaplanırken 2005-2007 yılına ait şikayetçi yerli üreticiler ile diğer yerli üreticilerden temin edilen yurtiçi satış miktarları ilgili yıla ait toplam ithalatla toplanmıştır. Bu çerçevede 2005 yılında 100 olan tüketim endeksinin 2006 yılında 123, 2007 yılında ise 142 olduğu görülmüştür.

(2) Pazar paylarının gelişimine yönelik çalışmada ise 2005-2007 döneminde soruşturma konusu ülkelerin, pazar paylarını yükselterek sırasıyla Türkiye pazarından %43,2; %51,9 ve % 56,6 oranlarında pay aldıkları görülmüştür.

(3) Üçüncü ülkelerin Türkiye pazarından aldıkları payın kademeli bir biçimde düşüşüyle beraber yerli üretim dalının ve yerli üretim dalı dışındaki diğer üreticilerin pazar paylarını artırma yönündeki eğilimlerine karşın, soruşturma konusu ülkelerin pazardaki etkinliklerini sürdürdükleri tespit edilmiştir.

Fiyat kırılması

MADDE 14 – (1) Soruşturmaya konu ülkelerden gerçekleşen ithalatın Türkiye piyasasında oluşan fiyatlarının yerli üretim dalını oluşturan firmaların yurtiçi satış fiyatları üzerinde yarattığı etkiyi tespit edebilmek amacıyla fiyat kırılmasına bakılmıştır. Bu çerçevede 2007 yılına ilişkin olarak ithalatçı faturaları temelinde gerçekleştirilen çalışma neticesinde soruşturma konusu ülkelerden gerçekleşen ithalatın birim fiyatlarına gümrük vergisi ve gümrük masrafları eklenerek soruşturma konusu ürünün Türkiye iç piyasasında oluşan ağırlıklı fiyatı saptanmıştır. Dampinge karşı önlemin söz konusu olmadığı bir ortamda fiyatların hangi düzeyde olacağına ilişkin değerlendirmeyi mümkün kılmak amacıyla anılan miktara dampinge karşı önlem eklenmemiştir. Bu şekilde elde edilen soruşturma konusu ürünün Türkiye piyasasındaki ağırlıklı ortalama fiyatı yerli üretim dalının ağırlıklı ortalama satış fiyatıyla mukayese edilmiş ve fiyat kırılması hesaplanmıştır. Eş düzeyde mukayese yapılabilmesini teminen satışı ve kullanımı en yaygın tip olarak belirlenen 20 mm eninde ve 1 metre boyunda takım halindeki cırt bandın fiyatları karşılaştırılmıştır.

(2) Yapılan karşılaştırma neticesinde 2007 yılı bakımından ÇHC menşeli ithalatın %162; Çin Tayvanı menşeli ithalatın ise %99 oranında yerli üreticilerin fiyatlarını kırdığı tespit edilmiştir.



İKİNCİ BÖLÜM

Yerli Üretim Dalının Durumu

Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri

MADDE 15 – (1) Önlem konusu ithalatın yerli üretim dalı üzerindeki etkisinin belirlenmesinde, yerli üretim dalı içerisinde maliyet yapısı daha yerleşik nitelik taşıyan ve 2005–2007 döneminde her üç yılda da üretim gerçekleştirmiş olan firmanın verileri incelenmiştir.

(2) Eğilimin sağlıklı bir şekilde incelenmesi amacıyla Türk Lirası bazındaki veriler için yıllık ortalama TEFE kullanılarak enflasyondan arındırılmış reel değerler esas alınmıştır.

a) Üretim

(1) 2005 yılı endeksi 100 kabul edildiğinde 2006 ve 2007 yılları arasında soruşturma konusu maddenin üretim endeksinin sırasıyla 244 ve 267 olduğu görülmüştür.

b) İç satışlar, ihracat ve fiyatlar

(1) Yurt içi satışlarda miktar temelinde 2005 yılında 100 olan endeksin 2006 ve 2007 yıllarında sırasıyla 255 ve 387 düzeyinde gerçekleştiği; diğer taraftan yurtdışı satışların 2006 yılında 100 olan miktar endeksinin 2007 yılında 121 olduğu görülmüştür.

(2) 2005 yılında 100 olan yurtiçi toplam satış hasılası endeksinin 2006’da 379, 2007’de ise 515 olduğu tespit edilmiştir.

(3) 2005’de 100 olan yurtiçi satış birim fiyatları endeksinin ise 2006 yılında 149, 2007 yılında ise 133 olduğu saptanmıştır.

c) Maliyetler

(1) 2005–2007 döneminde yerli üretim dalının birim maliyetleri göz önüne alındığında 2005 yılında 100 olan birim sınai maliyet endeksinin 2006 ve 2007 yıllarında sırasıyla 63 ve 78 olarak gerçekleştiği; birim ticari maliyet endeksinin ise aynı dönemde sırasıyla 68 ve 80 olduğu tespit edilmiştir.

d) Ürün karı

(1) 2005 yılında yerli üretim dalının maliyetin altında satışlar gerçekleştirmesi nedeniyle endeks eksi değer ile başlatılmıştır. Bu çerçevede 2005 yılında -100 olan ürün toplam karı endeksi 2006’da 13, 2007’de -142; birim ürün karı endeksinin ise 2006’da 4, 2007’de ise -33 seviyelerinde oluştuğu görülmüştür.

e) Kapasite ve kapasite kullanım oranı (KK0 %)

(1) Yerli üretim dalı bakımından 2005 yılında 100 olan kapasite endeksinin 2006 ve 2007 yıllarında sabit kaldığı görülmüştür.

(2) Kapasite kullanım oranları ise 2005 yılında %19 iken 2006’da %47, 2007’de ise %52 seviyesinde gerçekleşmiştir.

f) Stoklar

(1) 2005 yılında 100 olan endeksin 2006’da 230, 2007’de ise 86 düzeyinde olduğu görülmüştür.

g) İstihdam ve verimlilik

(1) 2005 yılında 100 olan doğrudan işçi endeksinin 2006’da 82, 2007’de ise 71 seviyesinde gerçekleştiği tespit edilmiş; 2005’te 100 olan verimlilik endeksinin, 2006’da 296, 2007’de ise 378 olduğu saptanmıştır.

h) Nakit akışı

(1) 2005 yılında maliyet altında yapılan satışlar nedeniyle -100 olan nakit akışı endeksinin, 2006’da 56, 2007 yılında ise -97 düzeyinde gerçekleştiği görülmüştür.

i) Amortisman toplamı

(1) Yerli üretim dalı amortisman toplamı bakımından 2005 yılında 100 olan endeksin 2006 yılında 103, 2007 yılında ise 82 olduğu tespit edilmiştir.

j) Ürün amortismanı

(1) Soruşturmaya konu ürün temelindeki amortismanın 2005 yılında 100 olan endeksinin 2006 yılında 344, 2007 yılında ise 181 seviyesinde oluştuğu saptanmıştır.

k) Aktif toplamı

(1) Yerli üretim dalını oluşturan firmaların tüm ürünlerdeki üretim faaliyetlerine yönelik toplam aktifler için 2005’de 100 olan endeks 2006’da 149, 2007’de ise 158 seviyelerinde oluşmuştur.

l) Özsermaye

(1) 2005–2007 yılları arasında özsermaye endeksinin sırasıyla 100, 91 ve 83 olduğu görülmüştür.

m) Yatırımlar

(1) 2005 yılında 100 olan yenileme yatırımlarının 2006 yılında 13 seviyesine gerilediği görülmüştür.

n) Net satış toplamı

(1) Yerli üretim dalının soruşturma konusu ürün de dahil olmak üzere ürettiği tüm maddelere yönelik olarak sunulan net satış toplamı endeksinin 2005 yılında 100 olan değerinin 2006 ve 2007 yıllarında sırasıyla 122 ve 245 olduğu görülmüştür.

o) Dönem net karı

(1) Yerli üretim dalının üretimini gerçekleştirdiği tüm ürünlere yönelik sunulan dönem net karı endeksinin 2005 yılında 100 olan değerinin 2006’da 439, 2007 yılında ise 1.140 olduğu saptanmıştır.

Ekonomik göstergelerin değerlendirilmesi

MADDE 16 – (1) Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri incelendiğinde üretim ve iç satışlarda miktar temelinde artışların yaşandığı ve bu durumun başta kapasite kullanım oranları, net satış toplamı ve dönem net karlılığı olmak üzere bazı göstergeleri olumlu etkilediği görülmektedir. Öte yandan, üretim ve satışlardaki artışın 2006–2007 döneminde 2005–2006 dönemine nazaran çok daha yatay seyrettiği de dikkati çekmektedir.

(2) Üretim ve satışlarda bahse konu artış eğiliminin ortaya çıkışında meri önlemin yürürlüğe girişini takiben oluşan ticari ortamın da etken olarak değerlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir. Diğer taraftan iç piyasada soruşturma konusu malı üreten bazı firmaların piyasadan çekilmeleri veya üretimlerini azaltmaları neticesinde oluşan arz açığını dikkate alan yerli üretim dalını oluşturan şikayetçi firmaların 2004 ve sonrasında piyasaya girdikleri görülmektedir.

(3) Üretim ve iç piyasa satışlarında gözlemlenen görece olumlu duruma rağmen, soruşturmaya konu ülkeler menşeli ithalatın neden olduğu fiyat kırılması nedeniyle yerli üretim dalının karlılığının olumsuz yönde etkilendiği tespit edilmiştir. Nitekim yurtiçi satışların birim fiyatları dikkate alındığında 2006 yılında artan birim fiyatların fiyat kırılmasının da etkisiyle 2007’de gerilediği görülmektedir.

(4) Diğer taraftan, yerli üretim dalının dönem net karının, soruşturmaya konu üründeki karlılıktan çok farklı bir yönelim ortaya koymasında yerli üretim dalını oluşturan firmaların cırt bant dışındaki, fermuar, fermuar kürsörü, çanta aksesuarı gibi malları üretmelerinin veya ticari mal alım-satımını yapmalarının etkili olduğu görülmüştür.

(5) Yerli üretim dalının yatırım harcamaları incelendiğinde 2005 ve 2006 yıllarında sadece yenileme yatırımları yapıldığı; 2007 yılında ise tevsi ve yenileme yatırımı gerçekleştiremediği görülmektedir. Bu durumun toplam amortismana etki ettiği ve 2006 yılında artış, 2007 yılında ise gerileme yaşanmasına neden olduğu mütalaa edilmektedir.

(6) Son tahlilde üretim ve satışlardaki görece olumlu gelişime rağmen, yerli üretim dalının soruşturma konusu ülke menşeli ithalatın fiyatları karşısında iç satış fiyatlarını düşürmek zorunda kaldığı bu çerçevede yerli üretim dalının ÇHC ve Çin Tayvanı menşeli soruşturma konusu ürünlerin Türkiye piyasasında oluşan fiyatlarından kolaylıkla etkilendiği; 2006–2007 yıllarında üretim ve satışlardaki artışın 2005–2006 döneminin gerisinde kaldığı dikkate alındığında meri önlemin yürürlükten kalkması halinde yerli üretim dalının kolaylıkla olumsuza dönebilecek ekonomik göstergeler ortaya koyduğu görülmektedir.



ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Zararın Devamı veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

MADDE 17 – (1) Yönetmelik’in 35’inci maddesi hükümleri gereğince, bu bölümde önlemin sona ermesi halinde zararın devamı veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığı değerlendirilmektedir. Bu kapsamda, taraflarca ortaya konulan ve yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen veriler çerçevesinde; soruşturmaya konu ithalatın muhtemel seviyesi ve fiyatları ile bunun yerli üretim dalının fiyatları üzerindeki beklenen etkisi, önlem konusu ülkelerdeki sektörün durumu ve Türkiye’ye yönlendirebilecekleri kapasitelerinin bulunup bulunmadığı ve önlemin yürürlükten kalkması durumunda soruşturmaya konu ithalatın yerli üretim dalı üzerindeki muhtemel etkileri incelenmektedir.

a) Soruşturmaya konu ithalatın muhtemel seviyesi ve fiyatları

(1) Soruşturmaya konu ithalatın muhtemel seviyesine ilişkin sağlıklı bir değerlendirme yapılabilmesini teminen ithalat istatistikleri 2006, 2007 yılı ile 2008 yıllarının ilk altı ayına yönelik olarak değerlendirilmiştir.

(2) Bu çerçevede 2007 yılının ilk altı ayındaki ithalat ile 2008 yılının ilk altı ayındaki ithalat karşılaştırıldığında tüm ülkelerden gerçekleşen ithalatın miktar temelinde % 23 oranında artış kaydettiği görülmüştür. Soruşturmaya konu ÇHC’den gerçekleşen ithalat anılan dönemde miktar bazında % 24 artış kaydederken Çin Tayvanı menşeli ithalatın artış oranı % 19 düzeyinde gerçekleşmiştir. Öte yandan, ÇHC menşeli soruşturma konusu ürünün birim fiyatı % 33 oranında artış kaydederken Çin Tayvanı menşeli cırt bandın birim fiyatı ortalama % 14 oranında düşmüştür.

(3) Miktar temelinde ithalattaki gözle görülür artışa rağmen soruşturma konusu ülkeler menşeli ithalatın birim fiyatlarının ithalat miktarına kıyasla çok daha yavaş bir artış sergilemesi veyahut Çin Tayvanı’ndan gerçekleşen ithalatta görüldüğü üzere fiyatların gerilemesi meri önlemin yürürlükten kalkması halinde soruşturma konusu ülkelerden gerçekleşecek ithalatın miktar temelinde artan; birim fiyat temelinde ise yatay veya gerileyen bir seyir izleyeceğine gösterge niteliği taşımaktadır.

b) Önleme tabi ülkelerdeki sektörün durumu, mevcut kapasitenin Türkiye’ye yönlendirilebilme olasılığı

(1) İşbu Tebliğin önceki bölümlerinde de ortaya konulduğu üzere, soruşturmaya tabi ÇHC ve Çin Tayvanı’nda soruşturma konusu ürünleri de kapsayan dar dokuma ürünlerdeki üretim kapasitesindeki artışın anılan ülkelerin ihracat rakamlarına yansıdığı tespit edilmiştir. Nitekim, Uluslararası Ticaret Merkezi verileri çerçevesinde ÇHC menşeli dar dokuma ürünleri ihracatının 2002–2006 yılları arasında %164 oranında, Çin Tayvanı menşeli dar dokuma ürünlerinin ihracatının ise 2003–2005 döneminde %20 nispetinde artış kaydettiği görülmektedir.

(2) Söz konusu ülkelerin ihracatlarında kaydedilen artışın mevcut önleme rağmen Türkiye’ye olan ihracata da yansıdığı tespit edilmiştir. Bu itibarla, önceki bölümlerde vurgulandığı üzere bilhassa ÇHC menşeli soruşturma konusu ürün ithalatının 2008 yılının ilk altı ayı itibariyle miktar olarak bir önceki yılın aynı dönemine nazaran % 24 oranında, Tayvan menşeli ihracatın ise % 19 oranında artış kaydetmiş olması mezkur ülkelerde yerleşik kapasitenin kolaylıkla Türkiye’ye yönlendirilebileceğine bir gösterge teşkil etmektedir.

c) Değerlendirme

(1) Önceki bölümlerde incelendiği üzere 2007 yılında soruşturma konusu cırt bant maddesine yönelik ayrı bir GTİP ihdas edilmesi sonrasında soruşturma konusu maddenin farklı GTİP’lerden ithal edilebilme ihtimali meri önlemin etkinliğine zarar veren bir unsur olarak ortaya çıkmaktadır. Nitekim bu husus 2007–2008 döneminde şikayet konusu ülkelerden gerçekleşen ithalatın kompozisyonuna da yansımaktadır. Bu çerçevede soruşturma konusu ürün tanımının 5806.32.10.00.00 ve 5806.32.90.00.19 GTİP’lerini de içine alması gerektiği sonucuna varılmıştır.

(2) Gözden Geçirme Döneminde yerli üretim dalının durumu dikkate alındığında ise Türkiye piyasasının önde gelen iki firmasından bir tanesinin üretimden çekildiği; soruşturmada şikayetçi yerli üretici durumunda olan bir diğer firmanın ise makine ve ekipmanlarını satarak üretimi bıraktığı görülmüştür.

(3) Yerli üretim dalı ekonomik göstergelerinin incelenmesi neticesinde yerli üretim dalını üretim ve iç satış rakamlarının göreceli bir gelişimi işaret etmesine karşın soruşturma konusu ülkeler menşeli ithalatın fiyatlarının yerli üretim dalı üzerinde fiyat kırılmasına neden olduğu görülmüştür. Bu çerçevede meri önlemin ortadan kalkması halinde işbu Tebliğ’in 18’inci maddesinin (a) bendinde soruşturma konusu ülkeler menşeli ithalatın miktar ve fiyat yönelimleri de dikkate alındığında fiyat kırılmasının artarak ekonomik göstergelerini olumsuza dönüştürebileceği mütalaa edilmektedir.

(4) Nitekim işbu Tebliğ’in önceki bölümlerinde incelendiği üzere soruşturmaya konu ülkelerden dampingin devam edeceğine veya tekrarlanabileceğine ilişkin göstergelerin mevcudiyeti çerçevesinde halihazırda üretim ve satışları olumlu seyreden yerli üretim dalını oluşturan firmaların fiyat kırılması nedeniyle bu olumlu seyri devam ettiremeyecekleri düşünülmektedir.

(5) Yerinde doğrulama soruşturmaları esnasında “yarı-mamul” olarak tabir edilen dokuma işlemi gerçekleştirilmiş mamulden üretilen cırt bantlarda dokuma sonrası işlemi gerçekleştiren firmanın katma değerine yönelik olarak yerli üretim dalından bilgi alınmıştır. Bu çerçevede yerli üretim dalı tarafından dokuma sonrası katma değerin belirli bir eşiğin üzerinde olduğu ifade edilmiş ve bu husus yerinde doğrulama sırasında kayda geçirilmiştir. Diğer taraftan, soruşturma konusu ürünün farklı biçimlerde farklı GTİP’ler altında Türk Gümrük Bölgesi’ne sokulmasının önlemin etkinliğini zafiyete uğrattığı da görülmektedir.

(6) Mevcut tespitler ve veriler çerçevesinde meri önlemin ortadan kalkması halinde yerli üretim dalının, meri önlemin de etkisiyle içinde bulunduğu görece olumlu gelişimini, soruşturma konusu ülkeler menşeli ürünün fiyatların yarattığı baskı karşısında uzun süre sürdüremeyeceği; ürün karlılığının bozulması neticesinde tüm ekonomik göstergelerde olumsuzluklar yaşanabileceği dikkate alındığında meri önlemin yürürlükten kalkması halinde zararın devam edeceği veya yeniden tekrarlanabileceğine kanaat getirilmiştir.



BEŞİNCİ KISIM

Diğer Unsurlar

Üçüncü ülkelerden ithalat

MADDE 18 – (1) Soruşturmaya tabi ülkeler dışında diğer ülkelerden gerçekleşen ithalatın miktarları ve birim fiyatları da incelenmiştir. Öte yandan söz konusu soruşturmanın hukuki ve idari kapsamı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Mevzuat’ın 35’inci maddesi çerçevesinde ÇHC ve Çin Tayvanı menşeli cırt bant maddesine yönelik olduğundan inceleme bu aşamada söz konusu kapsamla sınırlı tutulmuştur.



ALTINCI KISIM

Sonuç

Karar

MADDE 19 – (1) Meri önlemin yürürlükten kalkması halinde dampingin ve zararın devam edebileceğine veya tekrarlanabileceğine kanaat getirildiğinden tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyaya yönelik önlemin tabloda belirtilen biçimiyle uygulanmasına İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu’nun kararı ve Bakan’ın onayı çerçevesinde karar verilmiştir.



Uygulama

MADDE 20 – (1) Gümrük idareleri, Karar maddesinde gümrük tarife istatistik pozisyon numarası, tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyanın ithalatında karşısında gösterilen miktarda dampinge karşı önlemi tahsil ederler.

Yürürlük

MADDE 21 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 22 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın bağlı olduğu Bakan yürütür.

Turkey to continue anti-dumping duties on pencils and crayons

The Turkish Undersecretariat of Foreign Trade, through Communiqué no. 2008/34 published in the Turkish Official Gazette no. 27084 dated 18th of December 2008 (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_4431.html), determined that revoking the existing anti-dumping duty on pencils and crayons, with leads encased in a rigid sheath originating from the People’s Republic of China is likely to result in the continuation or reoccurrence of dumping and injury. The original anti-dumping duty of 3.16 USD per 144 units that was imposed in January 2003 will remain in force without being modified.

Kurşun Kalemlerde Çin'e Anti-Dampinge Devam

Dış Ticaret Müsteşarlığı 18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/35 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/12/ithalatta-haksz-rekabetin-nlenmesine_4431.html) aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti menşeli kurşun kalemler ve kurşun boya kalemlerine ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önleme dair yürütmekte olduğu nihai gözden geçirme soruşturmasını tamamladı.

Buna göre Müsteşarlık'ın bulguları üzerine dampinge karşı önlemin sona ermesinin damping ve zararın devamına veya yeniden meydana gelmesine yol açacağı sonucuna varan İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu 3.16 ABD Dolar/(144 Adet) tutarındaki dampinge karşı önlemin devamına karar verdi.

Dampinge ve sübvansiyona karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2008/35 Sayılı Tebliğ

18 Aralık 2008 tarih ve 27084 sayılı Resmi Gazete

Dış Ticaret Müsteşarlığından:

İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ
(2008/35)



BİRİNCİ KISIM


Genel Bilgi ve İşlemler

Mevcut önlem ve soruşturma

MADDE 1 – (1) Halen, 14/1/2003 tarihli ve 24993 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2003/1 sayılı Tebliğ ile yürürlüğe giren Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) menşeli 9609.10 gümrük tarife pozisyonu (GTP) altında yer alan “kurşun kalemler ve kurşun boya kalemleri” için 3.16 ABD Dolar/(144 Adet) dampinge karşı vergi yürürlüktedir.

(2) Dampinge karşı önlemin sona ermesinin damping ve zararın devamına veya yeniden meydana gelmesine yol açacağı iddiasıyla Adel Kalemcilik Tic. ve San. A.Ş. ile Fatih Kalem San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan başvuru üzerine 4/12/2007 tarih ve 26720 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2007/22 sayılı Tebliğ ile başlatılan nihai gözden geçirme soruşturması, Dış Ticaret Müsteşarlığı (Müsteşarlık) İthalat Genel Müdürlüğü (Genel Müdürlük) tarafından yürütülerek tamamlanmıştır.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, 4412 sayılı Kanunla değişik 3577 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Kanun, 20/10/1999 tarih ve 99/13482 sayılı İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Karar ve 30/10/1999 tarihli ve 23861 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Hakkında Yönetmelik (Yönetmelik) hükümleri çerçevesinde yürütülen nihai gözden geçirme soruşturması sonuçlarını içermektedir.

Bilgilerin toplanması ve değerlendirilmesi

MADDE 3 – (1) Soruşturma açılmasını müteakip, söz konusu ürünün bilinen yerli üreticilerine, Müsteşarlıkça tespit edilen ithalatçı ve ihracatçıları ile tespit edilemeyen ÇHC’de yerleşik diğer üretici/ihracatçılara iletilebilmesini teminen Çin Halk Cumhuriyeti’nin Ankara Büyükelçiliğine soru formları gönderilmiştir.

(2) Taraflara soru formunu yanıtlamaları için posta süresi dâhil 37 gün süre tanınmış olup, tarafların süre uzatımı yönündeki makul talepleri karşılanmıştır.

(3) Yerli üretim dalı soruşturma süreci boyunca Müsteşarlık ile işbirliği içinde olmuş ve gerektiğinde talep edilen ilave bilgi ve belgeleri temin etmişlerdir. Soruşturma döneminde ithalat gerçekleştirdiği tespit edilen 21 ithalatçı firmaya soru formu gönderilmiş, bu firmaların 9’undan cevap alınmıştır.

(4) Soru formu gönderilen ÇHC’de yerleşik ihracatçı/üreticilerden herhangi bir cevap alınamamıştır.

Yerinde doğrulama soruşturması

MADDE 4 – (1) Yönetmeliğin 21 inci maddesi çerçevesinde yerli üreticiler Adel Kalemcilik Tic. ve San. A.Ş. ile Fatih Kalem San. ve Tic. A.Ş. nezdinde yerinde doğrulama soruşturması gerçekleştirilmiştir.

İlgili tarafların bilgilendirilmesi

MADDE 5 – (1) Soruşturma açılmasını müteakip, soruşturma konusu ülkenin Büyükelçiliğine söz konusu ülkede yerleşik üretici/ihracatçılara iletilmek üzere şikayetin gizli olmayan metni ve soruşturma açılış Tebliği gönderilmiştir.

(2) Ayrıca, ilgili taraflardan alınan bilgi ve belgelerin gizli olmayan özetleri talep eden bütün ilgili tarafların bilgisine sunulmuştur.

(3) Tarafların soruşturma boyunca ortaya koyduğu tüm bilgi, belge ve görüşler incelenmiş, mezkur görüşlerden mevzuat kapsamında değerlendirilebilecek olanlarına bu Tebliğin ilgili bölümlerinde cevap verilmiştir.

Gözden geçirme dönemi

MADDE 6 – (1) Önlemin yürürlükten kalkması durumunda, dampingin ve zararın devamı veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığının belirlenmesi için 1/1/2004-30/9/2007 arasındaki dönem gözden geçirme dönemi olarak alınmıştır.



İKİNCİ KISIM

Soruşturma Konusu Ürün ve Benzer Ürün

Soruşturma konusu ürün ve benzer ürün

MADDE 7 – (1) Soruşturma konusu ürün mevcut önleme tabi 9609.10 gümrük tarife istatistik pozisyonu (GTİP) altında yer alan “kurşun kalemler ve kurşun boya kalemleri”dir.

(2) Bu tür kalemler genellikle ağaç veya plastik cidarlı olup, içerisine yerleştirilmiş grafit veya renkli minesi ile yazma, çizme ve boyama işlevi görmektedir. Dış yüzeyleri boyalı veya boyasız halde bulunabilmektedir. Grafit mineliler kurşun kalem olarak, renkli mineliler boya kalemi olarak adlandırılmaktadır. Kurşun kalemler aynı zamanda silgi ile teçhiz edilmiş olabilmektedir. Normal olarak, söz konusu kalemler 175 mm boyunda (yarım boy kalemler 100 mm, silgili kalemler 190 mm), 7-7,5 mm çapında, daire, altıgen veya üçgen gibi değişik kesitlere sahiptir. Söz konusu kalemler genel kullanım alanına sahip olup, yaygın şekilde okullar ve ofislerde kullanılmaktadır.

(3) Yerli üretim dalı tarafından imal edilen kurşun kalemler ve kurşun boya kalemleri ile soruşturma konusu ülke menşeli kalemlerin benzer ürün olduğu tespiti mevcut önleme esas soruşturmada (esas soruşturma) yapılmıştır. Bu soruşturmada ise gerek yerli üretim dalı tarafından gerekse soruşturma konusu ülkeden ithal edilen önleme konu kurşun kalemler ve kurşun boya kalemlerinin işlevsel ve fiziksel özellikleri, kullanım alanları, dağıtım kanalları, kullanıcıların algılaması ve birbirini ikame edebilmeleri açısından benzer ürün olma durumunu ortadan kaldıracak yönde bir tespitte bulunulmamıştır.

(4) Bu durumda, ÇHC menşeli soruşturma konusu ürünler ile yerli üretim dalı tarafından imal edilen kurşun kalemler ve kurşun boya kalemlerinin benzer ürünler olduğu tespiti geçerliliğini korumaktadır.

(5) Ayrıca, aksesuarlı diye tabir edilen (silgi tepeli, kalemtıraş tepeli, zincirli silgi tepeli, tüy tepeli vb.) kalemlerin yerli üretim dalı tarafından üretilmediği bu ürünlerin ayrı ürünler olduğu bu yüzden benzer ürün sayılamayacağı yönündeki iddialar, söz konusu ürünlerin üretim teknikleri, işlevsel ve fiziki özellikleri, dağıtım kanalları, kullanım amaçları, tüketicilerin algılaması ve birbirini ikame edebilmeleri açısından değerlendirildiğinde yerinde bulunmamıştır. Diğer taraftan, ağaç cidarlı kalemlerin temel özelliklerinin, üzerindeki aksesuarlarla değişmediği anlaşılmaktadır. Kaldı ki, benzer ürün tanımının karşılanması için yerli üreticinin o anda dünyada mevcut olan bütün tip veya çeşitleri soruşturma dönemi içinde üretmiş olması gibi bir gereklilik bulunmamaktadır.

(6) İthalatçı soru formuna verilen yanıtlarda, yerli ürün ile ithal edilen ürün arasındaki en önemli tercih sebebinin fiyat farklılığı olduğu belirtilmiştir. Öte yandan kurşun kalemler ve kurşun boya kalemlerinin yerli üretimce arzının yurtiçi talebinin altında kaldığı, yerli üretim dalının kapasite olarak Türkiye pazarına hitap edecek ve tüm talebi karşılayacak konumda olmadığı iddia edilmiştir. Söz konusu iddialara ilişkin olarak yerli üretim dalı nezdinde yapılan yerinde incelemelerde, yerli üretimin değişik nitelikteki söz konusu ürünler için talebi büyük ölçüde karşılamaya yetecek kapasiteye sahip olduğu tespit edilmiştir.

(7) Öte yandan, fiyat farklılığının tercih sebebi olarak gösterilmesi, konuya ilişkin diğer bilgiler ışığında yerli ürünün benzer ürün olmamasına değil, ithal ürünle yerli ürün arasında fiyat rekabetine işaret etmektedir.

(8) Soruşturma konusu ürün ile ilgili açıklamalar genel içerikli olup, uygulamaya esas olan GTİP ve karşılığı eşya tanımıdır. Bununla beraber, soruşturma konusu eşyanın Türk Gümrük Tarife Cetvelinde yer alan tarife pozisyonlarında ve/veya tanımlarında yapılacak değişiklikler bu Tebliğ hükümlerinin uygulanmasına halel getirmez.



ÜÇÜNCÜ KISIM

Dampingin Devamı veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

Dampingin devamı veya yeniden meydana gelmesi ihtimali

MADDE 8 – (1) Yönetmeliğin 35 inci maddesi hükmü gereğince, yerli üretim dalının, önlemin ortadan kalkması halinde dampingin devam edeceği ya da yeniden meydana geleceğine ilişkin iddiası çerçevesinde önleme konu ülkenin üretim kapasitesi, ihracat kabiliyeti ve ihraç fiyatları, diğer ülkelerce uygulanan ticaret politikası önlemleri, Türkiye’ye ihraç fiyatının mevcut haliyle dampingin devamına işaret edip etmediği gibi unsurlar incelenmiş; bu incelemenin sonuçları ışığında önlemin kalkması halinde dampingin devamı ya da tekrarının muhtemel olup olmadığı değerlendirilmiştir.

a) Fiyat karşılaştırması

(1) Yönetmeliğin 35 inci maddesi hükmü gereğince, yürürlükteki önlemin sona ermesi halinde dampingin devam etmesi veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığının değerlendirilmesi amacıyla gösterge niteliği taşıyan ve 2007 yılı 9 aylık verilere dayanan bir damping marjı hesabı yapılmıştır. ÇHC’de yerleşik ihracatçı firmalar işbirliğinde bulunmadığından, eldeki en iyi veriler kullanılarak bir normal değer oluşturulmuş; Türkiye’ye ihraç fiyatı ise her iki tür kalem için TÜİK verilerinden temin edilmiştir. ÇHC için ihraç fiyatı tespitinde, 2007/9 aylık döneme ait TÜİK ithalat istatistiklerinde yer alan ortalama CIF fiyatları baz alınmıştır. İstatistiklerde yer alan birim fiyatlarının Kg cinsinden bulunması ve sektörde geçerli birimin 144 adeti ifade eden gros olması nedeniyle yerli üretim dalından edinilen bilgiler neticesinde Kg’den grosa geçiş yapılırken Kg cinsinden miktar 0,8’e bölünmüştür. Buna göre ÇHC menşeli “Kurşun kalemler (Grafitli)” için birim ihraç fiyatı 5,51 ABD Doları/gros CIF, “Boyama kalemleri ve diğerleri” için ise 5,10 ABD Doları/gros CIF olarak tespit edilmiştir.

(2) Bu verilere dayanarak önleme konu ülke için hesaplanan damping marjı “kurşun kalemler” için %63,6 ve “boyama kalemleri” için %117,7 oranında belirlenmiştir.

b) Önleme tabi ülkenin dünya pazarındaki durumu

(1) Çin Halk Cumhuriyeti birçok sektörde olduğu gibi kırtasiye sektöründe de oldukça geniş bir üretim altyapısına ve yüksek üretim kapasitesine sahip bulunmakta ve sürekli kapasite artışı gerçekleştirmektedir. ABD’nin Temmuz 2000 tarihinde yürürlükte bulunan Ç.H.C. menşeli kurşun kalemler için yürüttüğü nihai gözden geçirme soruşturması bildiriminde yazım araçları ile ilgili hazırlanmış bir pazar raporuna göre, 2003 yılında Ç.H.C.’de 400’e yakın kurşun kalem üreticisi firma faaliyette bulunmaktadır.

(2) Avrupa Yazım Araçları Üreticileri Birliği-EWIMA’nın yayınladığı Çin 1999-2006 yılı ihracat istatistiklerinden de görüleceği üzere, ÇHC’nin 1999 yılında 37.562.000 gros olan önlem konusu kalemler ihracatı 2006 yılında 74.590.000 gros’a yükselmiştir. Bu ortalama yıllık %10.3’lük bir büyümeyi ifade etmektedir. Bir başka ifade ile de, Çin’in önlem konusu kalemler ihracat miktarı 7 yılda yaklaşık 2 katına çıkmıştır.

(3) Dünya Ticaret Merkezi (ITC-International Trade Center) verilerine göre ise 2006 yılında dünya toplam ağaç cidarlı kalemler ihracatının %30’unu Ç.H.C. gerçekleştirerek ihracatçı ülkeler arasında ilk sırada yer almaktadır. Her iki kaynaktan elde edilen veriler ışığında, söz konusu ülkenin yüksek üretim ve ihracat kapasitesiyle dünya pazarına hakim konumda olduğu; mevcut ihracat kapasitesinin Türkiye pazarının 20-30 katı büyüklüğe sahip olduğu anlaşılmaktadır.

(4) Bu gelişme ÇHC’nin gerçekleştirdiği yatırımlarla kurulu kapasitesini artırdığını ve artan üretim kapasitesi doğrultusunda da ihracat miktarını önemli oranda artırdığını göstermektedir.

c) Önleme tabi ülkenin diğer ülke pazarlarındaki durumu

(1) ÇHC, pek çok üründe olduğu gibi, kurşun kalemler ve boya kalemlerinde de düşük fiyata dayalı rekabet stratejisi ile hemen her ülkede kendisine pazar bulabilmektedir. Bunun ana sebebi düşük fiyatlı ürünlere olan müşteri ve/veya tüketici tercihi ve talebidir.

(2) 1999-2006 dönemi Çin ihracat istatistiklerine göre ÇHC’nin önlem konusu ürünler ihracat miktarı %98.6’lık bir büyüme göstermiştir. Ortalama yıllık %10.3’lük bir büyümeyi ifade eden Çin’in miktar bazındaki ihracat rakamlarındaki bu hızlı gelişme, Dünya genelinde gerek alternatif yazım gereçlerinden, gerekse de bilgisayarlaşma ve teknoloji kullanımının yaygınlaşmasından dolayı tüketiminin pek artmadığı düşünülen önlem konusu ürünlerde ÇHC’nin giderek pazar payını arttırdığını göstermektedir.

ç) Esas soruşturmada tespit edilen damping marjı ve mevcut fiyatlar

(1) Esas soruşturma esnasında tespit edilen damping marjı, ihracatçı firmaların önlemin yürürlükten kalkması halindeki muhtemel fiyat politikalarını yansıtacak önemli bir gösterge niteliği taşıdığından soruşturmada dikkate alınmıştır. Esas soruşturma sırasında söz konusu üretici/ihracatçı firmalar için damping marjı “kurşun kalemler ve kurşun boya kalemleri” için 3,16 ABD Dolar/(144 Adet) oranında tespit edilmiştir.

(2) TÜİK verilerine göre, Ç.H.C. menşeli kurşun kalemlerin ortalama fiyatı, önlem öncesi 2002 yılında 1,42 ABD Doları/gros iken, düzenli biçimde artarak 2006 yılında ortalama birim fiyat 5,58 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiş, 2007/9 döneminde ise ithalat birim fiyatı 5,51 ABD Doları/gros olarak TÜİK verilerine yansımıştır. Diğer ülkelerden yapılan kurşun kalemler ithalatında fiyatlar 2002 yılında 4,59 ABD Doları/gros, 2003, 2004, 2005 yıllarında 3,8 ABD Doları/gros olmuş, 2006 ve 2007/9 döneminde ise sırasıyla 3,64 ve 3,51 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiştir.

(3) Boyama kalemlerinin Ç.H.C.’den yapılan ithalatında oluşan ortalama fiyatlara bakıldığında, fiyatlar 2002 yılında 1,01 ABD Doları/gros iken önlem yürürlüğe girdikten sonra sürekli artarak 2005 yılında 6,09 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiş, 2006 yılı ve 2007/9 döneminde tekrar düşerek sırasıyla 3,80 ABD Doları/gros ve 5,10 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiştir. Diğer ülkelerden yapılan ithalatta ise fiyatlar 2002 yılında 2,38 ABD Doları/gros, 2007/9 döneminde ise artmaya devam ederek 5,33 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiştir.

(4) ÇHC menşeli kurşun kalem ve boyama kalemlerinin 2002 yılından günümüze fiyat gelişimi izlendiğinde, söz konusu ürünlerde bir fiyat artışının yaşandığı görülmekle birlikte adı geçen ülkeden yapılan ithalatın ürün kompozisyonunda bir değişme olduğu önlem sonrasında ithalatın aksesuarlı ve katma değeri daha yüksek ürünlere yöneldiği gözlemlenmiştir.

(5) Diğer taraftan önleme tabi ülkenin 2007 yılı içerisinde Avrupa Birliği’nin 27 üye ülkesine yapmış olduğu ağaç cidarlı kalem ihracat verilerinin incelenmesi neticesinde söz konusu ülkelere yapılan ihracatın birim fiyatlarının 3,43 ABD Doları/gros olduğu tespit edilmiş olup, bu durum Türkiye’ye yapılan ihracattaki fiyat artışının ürün kompozisyonundaki değişimden kaynaklandığına ilişkin değerlendirmeyi doğrulamakta ve önlemin yürürlükten kalkması durumunda dampingli ithalatın fiyatlarının daha da düşmesi potansiyelinin bulunduğunu göstermektedir.

(6) Ayrıca, mevcut verilere göre yapılan damping hesaplamaları hala ciddi ölçüde dampingin varlığına işaret etmektedir.

(7) Öte yandan Çin Halk Cumhuriyeti menşeli söz konusu ürün için alınan dampinge karşı önlemi müteakip, Tayland’dan önlem konusu ürüne yönelik açılan önlemin etkisiz kılınmasına karşı soruşturma sonucunda Tayland menşeli ve/veya çıkışlı olan eşyanın Türkiye’ye ithalinde, 3,16 ABD Doları/144 Adet oranında dampinge karşı vergi yürürlüğe konmuştur. Söz konusu soruşturma ve müteakibinde alınan önlem Çin Halk Cumhuriyeti menşeli söz konusu ürün ihracatçılarının dampingli ihracata devam etme eğilimlerinin devam etmekte olduğuna işaret etmektedir.

d) Önleme tabi ülkenin Türkiye pazarındaki durumu

(1) 70 milyonu aşan nüfusu, 19,4 milyonu Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarında, 2,5 milyonu Yükseköğretimde olmak üzere yaklaşık toplam 21,9 milyon öğrencisiyle Türkiye kırtasiye ürünlerinde yüksek tüketim potansiyeli olan bir ülkedir ve ÇHC için de önemli bir pazardır. Önlem konusu ürünlerdeki yıllık tüketim artış eğiliminde olup talep canlıdır, bu durum Türkiye’yi ÇHC üreticileri ve ihracatçıları için cazip kılmaktadır.

(2) Türkiye’deki çok sayıda ithalatçı uzun yıllardır ÇHC’den kalem ithalatı yapmaktadırlar. Türkiye’den çok sayıda ithalatçı ile ÇHC’den çok sayıda ihracatçı firma gerek Çin’deki ve Türkiye’deki, gerekse de başka ülkelerdeki fuarlarda sık sık karşı karşıya gelmekte, özel ziyaretler yapmakta, karşılıklı bilgi alışverişinde bulunmaktadırlar.

(3) Sonuç olarak, ÇHC üreticileri/ihracatçıları Türkiye pazarı, rekabet şartları, dağıtım ve pazarlama kanalları, ürünler ve fiyat seviyeleri hakkında iyi derecede bilgiye sahiptirler.

(4) Yukarıda ifade olunduğu üzere, ithalat fiyatlarının da işaret ettiği gibi önlem sonrasında dampingli ithalatın kompozisyonunda bir değişikliğin ortaya çıktığı ancak önlemin kalkması halinde dampingli ithalatın fiyatlarının düşmesine uygun bir pazar ortamının mevcut olduğu değerlendirilmektedir.

e) Talebi etkileyen unsurlar

(1) Yerli üretim dalında yapılan incelemeler sonucu üreticinin yeterli deneyim ve üretim teknolojisine sahip olduğu; yerli üretim dalını oluşturan firmaların esas soruşturmada belirlendiği üzere yurtiçinde talep edilen ağaç cidarlı kalemleri ürettiği doğrulanmıştır. Bununla birlikte, yukarıda da değinildiği üzere ÇHC’de yerleşik üretici/ihracatçı firmaların satış/pazarlama stratejilerinde düşük fiyatın ve çeşitliliğin ön plana çıktığı anlaşılmaktadır. Buna paralel olarak söz konusu sektörde faaliyet gösteren ithalatçılardan alınan bilgilere göre talebi etkileyen en önemli unsurun düşük fiyat ve çeşitlilik olduğu bilgisi desteklenmiş, pazar payını artırmak isteyen ihracatçılar için fiyata dayalı rekabetin temel strateji olduğu belirlenmiştir.

(2) Bazı ithalatçı firmalar tarafından, yerli üretim dalının uzun süreden beri sınırlı çeşitte kalem üretimi yaptığını, oysa ithal edilen muhtelif tipte kalemler ile tüketici talebinin daha iyi karşıladığını iddia etmiştir. Ancak, yürürlükte bulunan önlemin amacı yerli üreticinin ürettiği kalemler dışındaki kalemlerin Türkiye piyasasına girişini engellemek değil, dampingli fiyatların neden olduğu haksız rekabeti ortadan kaldırmak olup, herhangi bir ülkeden kalem ithalatı yapmanın önünde bir engel bulunmamaktadır.

f) Genel değerlendirme

(1) Yapılan incelemede, gösterge niteliği taşıyan damping marjı hesabının ÇHC’nin Türkiye’ye ihracatında oluşan fiyatların halen önemli ölçüde dampingli olduğuna işaret ettiği; uluslararası pazarlarda büyük paya sahip olan söz konusu ülkenin bu payını koruduğu ve 1999-2006 dönemi Çin ihracat istatistiklerine göre ÇHC’nin önlem konusu ürünler ihracat miktarının %98,6’lık bir büyüme gösterdiği; ortalama yıllık %10,3’lük bir büyümeyi ifade eden Çin’in miktar bazındaki ihracat rakamlarındaki bu hızlı gelişme, Dünya genelinde gerek alternatif yazım gereçlerinden, gerekse de bilgisayarlaşma ve teknoloji kullanımının yaygınlaşmasından dolayı tüketiminin pek artmadığı düşünülen önlem konusu ürünlerde ÇHC’nin giderek pazar payını arttırdığını göstermektedir. Ayrıca ABD gibi büyük bir pazarın Çin Halk Cumhuriyeti menşeli kurşun kalemler ve boyama kalemlerine 1994 yılından bu yana dampinge karşı önlem uygulaması ve bu önlemleri en son 2005 Kasım tarihinde tekrar uzatması söz konusu ülkenin dampingli fiyatlarla ihracat yapmaya devam ettiğine işaret etmektedir. Bu bilgiler ışığında önlemlerin yürürlükten kalkması durumunda ÇHC’nin Türkiye piyasasına dampingli fiyatlarla ihracat yapmaya devam etmesinin muhtemel olduğu anlaşılmaktadır.



DÖRDÜNCÜ KISIM

Zararın Devam Etmesi veya Yeniden Meydana Gelmesi ihtimali

Genel

MADDE 9 – (1) Önlemin yürürlükte olduğu dönemde, yerli üretim dalında zarar durumu ve önlemin yürürlükten kalkması halinde zarara etki edebilecek muhtemel gelişmeler incelenmiştir. Bu çerçevede, ithalatın miktarı ve muhtemel gelişimi, fiyatlarının gelişimi, fiyat baskısı ile yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri incelenmiştir. İthalat, gözden geçirme dönemini de kapsayan 2002–2007 ilk 9 aylık verileri bazında incelenmiştir.



BİRİNCİ BÖLÜM

Önlem Konusu İthalatın Gelişimi

Maddenin genel ithalatı, önlem konusu ülkeden ithalatı ve genel ithalat içindeki payı

MADDE 10 – (1) Kurşun kalemlerin genel ithalatına dair TÜİK verilerine göre, söz konusu ithalat önlem yürürlüğe girmeden önce 2002 yılında 438.335 gros iken önlem yürürlüğe girdikten sonra 2003 yılında azalarak 328.116 grosa düşmüş, 2004’te 355.600 grosa çıkmış, 2005 yılında ise ciddi bir artış göstererek 1.011.139 grosa yükselmiş, 2006 yılında 989.499 grosa gerileyerek, 2007/9 aylık dönemde 533.043 gros olarak gerçekleşmiştir. Ç.H.C.’nin toplam ithalat içerisindeki payı ise önlem yürürlüğe girmeden önceki yıl olan 2002’de %57,91 iken 2003’de önemli ölçüde düşerek %12,66’ya, gerilemiş 2004, 2005, 2006 ve 2007/9 aylık dönemde ise sırasıyla %12,66, %12,71, %10,75, %13,28 ve %23,23 seviyesinde gerçekleşmiştir. Diğer ülkelerden yapılan ithalat incelendiğinde ise önlemin yürürlükte olmadığı 2002 yılında söz konusu ülkelerin toplam ithalat içerisindeki payı %42,09 iken Ç.H.C.’ye karşı söz konusu soruşturma açıldıktan ve alınan önlem yürürlüğe girdikten sonra artarak 2003 yılında %87,34, 2004’den itibaren ise sırasıyla %87,29, %89,25, %86,72 ve 2007/9 aylık dönemde de %76,77 olarak gerçekleşmiştir.

(2) Boyama kalemlerinin toplam ithalatına bakıldığında, 2002 yılında ithalatın 1.141.383 gros olduğu, 2003 yılında azalarak 896.848 grosa gerilediği, 2004 yılında 529.168 grosa düştüğü, 2005 yılında 657.901 grosa çıktığı, 2006 yılında tekrar artarak 913.821 grosa ulaştığı, 2007/9 aylık dönemde ise tekrar düşerek 616.599 grosa gerilediği gözlemlenmiştir. Ç.H.C.’nin toplam ithalat içindeki payının ise önlem yürürlüğe girmeden önceki yıl olan 2002’de %70,56 olarak gerçekleştiği, önlem yürürlüğe girdikten sonra ithalatın 2003 ve 2004 yıllarında önemli ölçüde pazar kaybederek sırasıyla %30,59 ve %23,96 seviyesine gerilediği, 2005–2007/9 aylık dönem için sırasıyla %7,86, %18,25 ve %18,38 olarak gerçekleştiği görülmüştür. Boyama kalemlerinin diğer ülkelerden ithalatına bakıldığında ise söz konusu ülkelerin toplam ithalat içindeki payının önlemin yürürlükte olmadığı 2002 yılında %29,44 olarak gerçekleştiği, önlemin yürürlüğe girmesiyle 2004 ve 2005 yıllarında artarak sırasıyla %69,41 ve %76,04 seviyesine çıktığı, diğer ülkelerden ithalatın 2005–2007/9 aylık dönem arasında sırasıyla %92,14, %81,75 ve %81,62 olarak gerçekleştiği tespit edilmiştir. Bu durum ÇHC’ye yönelik verginin etkili olduğuna işaret etmektedir.

Önlem konusu ithalatın fiyatlarının gelişimi

MADDE 11 – (1) TÜİK verilerine göre, Ç.H.C. menşeli kurşun kalemlerin ortalama fiyatı, önlem öncesi 2002 yılında 1,42 ABD Doları/gros iken, düzenli biçimde artarak 2006 yılında ortalama birim fiyat 5,58 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiş, 2007/9 döneminde ise ithalat birim fiyatı 5,51 ABD Doları/gros olarak TÜİK verilerine yansımıştır. Diğer ülkelerden yapılan kurşun kalemler ithalatında fiyatlar 2002 yılında 4,59 ABD Doları/gros, 2003, 2004, 2005 yıllarında 3,8 ABD Doları/gros olmuş, 2006 ve 2007/9 döneminde ise sırasıyla 3,64 ve 3,51 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiştir.

(2) Boyama kalemlerinin Ç.H.C.’den yapılan ithalatında oluşan ortalama fiyatlara bakıldığında, fiyatlar 2002 yılında 1,01 ABD Doları/gros iken önlem yürürlüğe girdikten sonra sürekli artarak 2005 yılında 6,09 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiş, 2006 yılı ve 2007/9 döneminde tekrar düşerek sırasıyla 3,80 ABD Doları/gros ve 5,10 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiştir. Diğer ülkelerden yapılan ithalatta ise fiyatlar 2002 yılında 2,38 ABD Doları/gros, 2007/9 döneminde ise artmaya devam ederek 5,33 ABD Doları/gros olarak gerçekleşmiştir.

Fiyat baskısı

MADDE 12 – (1) Önlemin yürürlükten kalkması durumunda yerli üretim dalı fiyatları üzerinde oluşabilecek muhtemel etkiyi görmek amacıyla 2007 yılı ilk 9 aylık dönem için fiyat baskısı hesaplanmıştır. Yapılan hesaplamada ihraç fiyatı olarak 2007/9 aylık döneme ait TÜİK ithalat istatistiklerinde yer alan ortalama CIF fiyatları baz alınmıştır. Fiyat baskısı hesaplanırken, CIF ithal fiyatlarının üzerine gümrük vergisi (%2,7) ve diğer ithal masrafları (%4) ilave edilerek, şikayet konusu ürünlerin ithal maliyeti şikayetçi yerli üreticinin olması gereken satış fiyatları ile karşılaştırılmıştır. Mevcut dampinge karşı önlemin dikkate alınmadığı bu hesaplamaya göre kurşun kalemler için hesaplanan fiyat baskısı CIF değerin %54’ü oranındadır.

(2) Boyama kalemleri için ise aynı yöntemle yine 2007/9 dönemi için CIF değerin %106,74’ü oranında fiyat baskısı hesaplanmıştır.



İKİNCİ BÖLÜM

Yerli Üretim Dalının Durumu

Yerli üretim dalının ekonomik göstergeleri

MADDE 13 – (1) Önlem konusu ithalatın yerli üretim dalı üzerindeki etkisinin belirlenmesinde, yerli üretim dalını temsil eden Adel Kalemcilik Tic. ve San. A.Ş. ile Fatih Kalem San. ve Tic. A.Ş. firmalarının kurşun ve boya kaleme ilişkin toplam verileri esas alınmış olup, mümkün olduğu ölçüde ürüne ilişkin veriler kullanılmıştır.

(2) Yerli üretim dalının ekonomik göstergelerindeki değişimin sağlıklı bir şekilde incelenmesi amacıyla Yeni Türk Lirası bazındaki veriler için yıllık ortalama Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) kullanılarak enflasyondan arındırılmış reel değerler kullanılmıştır.

a) Yerli üretim dalının üretimi, kapasite ve kapasite kullanım oranı

(1) Yerli üretim dalının ağaç cidarlı kalemlerde 2004 yılında 100 olan üretim miktar endeksi, 2005 yılında 107’ye, 2006 yılında 115’e çıkmış, SD’de ise 110 olarak gerçekleşmiştir.

(2) Yerli üretim dalının, ilgili üründe 2004’de 100 olarak alınan kapasite endeksi, 2005, 2006 ve SD’de değişmemiştir. Kapasite kullanım oranı 2004’de % 52, 2005’de %56, 2006’da % 60 olarak gerçekleşmiş, SD’de ise %76 seviyesinde olmuştur.

b) Yerli üretim dalının iç piyasa satışları ve pazar payı

(1) Yerli üretim dalının, ilgili üründe 2004 yılında 100 olan yurtiçi satış miktar endeksi, 2005’te 75’e gerilemiş, 2006’da 80’e yükselmiş, SD’de ise 99 olarak gerçekleşmiştir.

(2) Yerli üretim dalının, ilgili üründe 2004 yılında 100 olan yurtiçi pazar payı, 2005 yılında %41,22, 2006 yılında %43,79 iken, SD’de %54,59 olarak gerçekleşmiştir.

c) İhracat

(1) Yerli üretim dalının, ilgili üründe 2004 yılında 100 olan ihracat miktar endeksi, 2005’te 74’e, 2006’da 62’ye erişmiş, SD’de ise 80 olarak gerçekleşmiştir.

(2) Bununla birlikte ihracatın toplam satışlar içindeki oranı çok büyük boyutlarda olmadığından finansal göstergelere ciddi boyutlu bir etkisinin olmadığı tespit edilmiştir.

ç) Stoklar

(1) Yerli üretim dalının, ilgili üründe 2004 yılında 100 alınan stok düzeyi endeksi, 2005’te 102’ye, 2006’da 85’e erişmiş, SD’de ise 73 olarak gerçekleşmiştir.

d) İstihdam

(1) Yerli üretim dalının, ilgili üründe çalışanlarının sayısı endeks olarak 2004-SD arasında sırasıyla 100, 111, 105 ve 117 olarak gerçekleşmiştir.

e) Ücretler

(1) Yerli üretim dalının, ilgili ürün üretiminde çalışan işçilerinin toplam ücret endeksi 2004 yılında 100 iken, 2005 yılında 96, 2006’de 104 olarak gerçekleşmiş, SD’de ise 94 olmuştur.

f) Verimlilik

(1) Yerli üretim dalının, ilgili ürün üretiminde çalışan işçi başına verimlilik endeksi 2004 yılında 100 iken, 2005’te 97, 2006’da 110 olarak gerçekleşmiş ve SD’de ise 94’e gerilemiştir.

g) Yurtiçi fiyatlar ve maliyetler

(1) Yerli üretim dalının, ilgili üründe ağırlıklı ortalama yurtiçi birim satış fiyatı endeksi, 2004 yılı 100 alındığında, 2005’te 101’e yükselmiş, 2006’da 100 olarak gerçekleşmiş, SD’de ise 96 olmuştur.

(2) Buna karşın, yerli üretimin, ilgili üründe ağırlıklı ortalama birim sınai maliyet endeksi 2004 yılında 100 alındığında, 2005’de 107, 2006’da 116, SD’de ise 99 olarak gerçekleşmiş, ağırlıklı ortalama birim ticari maliyet endeksi ise 2004 yılında 100 alındığında, 2005’te 99’a düşmüş, 2006’da 101 olmuş, SD’de ise 83 olarak gerçekleşmiştir.

ğ) Kârlılık

(1) Yerli üretim dalının ilgili ürüne ilişkin toplam kârlılığı 2004’de 100 olarak kabul edildiğinde 2005’de 124’e yükselmiş, 2006’da 130 olmuş, SD’de ise 176 olarak gerçekleşmiştir. Birim kârlılık endeksi ise 2004 yılında 100 iken, 2005’te 124’e yükselmiş, 2006’da 122, SD’de ise 165 olarak gerçekleşmiştir.

h) Nakit akışı

(1) Yerli üretim dalının nakit akışı, 2004 yılında 100 iken, bu rakam 2005’te 120 olarak gerçekleşmiş, 2006’da 123’e yükselmiş, SD’de ise 159 olmuştur.

ı) Özkaynakların kârlılığı ve yatırım hasılatı

(1) Yerli üretim dalının tüm faaliyetlerine ilişkin, 2004 yılı itibariyle 100 kabul edilen özkaynak kârlılığı (Kâr/Özkaynak) endeksi 2005’de 197 olmuş, 2006’da 187, SD’de ise 227 olarak gerçekleşmiştir. Yatırım hasılatı (Kâr/Aktif Toplamı) endeksine bakıldığında ise 2004 yılında 100 iken 2005’te 156’ya, 2006’da 139’a gerilemiş, SD’de ise 93 olarak gerçekleşmiştir.

i) Sermaye artışı

(1) Yerli üretim dalının tüm faaliyetlerine ilişkin, 2004 yılında 100 olan özsermaye endeksi 2005’te 63, 2006’da 69 SD’de ise 78 olarak gerçekleşmiştir.

j) Büyüme

(1) Yerli üretim dalının tüm faaliyetlerine ilişkin aktif büyüklüğü gerçel olarak 2004 yılında 100 iken 2005’te 74, 2006’da 79, SD’de ise 145 olarak gerçekleşmiştir.

k) Yatırımlardaki artış

(1) Yerli üretim dalının ilgili üründeki tevsi yatırımları endeks olarak 2004 yılında 100 iken 2005’te 20, 2006’da 95, SD’de ise 8 olarak gerçekleşmiştir. Yerli üretim dalının yenileme yatırımları endeksi, 2004 yılında 100 iken, 2005’te 135, 2006’da 230, SD’de ise 266 olarak gerçekleşmiştir.

l) Damping marjının büyüklüğü

(1) Yapılan hesaplamalarda damping marjlarının önemli oranlarda olduğu tespit edilmiştir.

Ekonomik göstergelerin değerlendirilmesi

MADDE 14 – (1) 2004-2006 yıllarını kapsayan gözden geçirme döneminde yerli üretim dalının zarar göstergelerinde temel olarak önlemin etkisiyle düzelme görüldüğü belirlenmiştir. Ağaç cidarlı kalemlerin üretim miktarında artış sağlanmış, buna paralel olarak yurtiçi satış miktarında da artış yaşanmıştır.

(2) Satışlarda oluşan birim fiyatlar ile maliyetler karşılaştırıldığında ise, satış fiyatları ile sınai ve ticari maliyetlerin birlikte artış gösterdiği tespit olunmuştur.

(3) Diğer ekonomik göstergelerden istihdam düzeyinde, ürün karlılığında, net satışlarda, dönem net karında, aktif büyüklükte, yenileme yatırımlarında artışlar gözlemlenmiştir.



ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Zararın Devam Etmesi veya Yeniden Meydana Gelmesi İhtimali

MADDE 15 – (1) Yönetmeliğin 35 inci maddesi hükümleri gereğince, önlemin yürürlükten kalkması halinde yerli üretim dalında önleme konu ülke menşeli dampingli ithalattan kaynaklanan zararın devam etmesinin veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olup olmadığı değerlendirilmiştir.

a) Önleme konu ülkede sektörün durumu

(1) Çin Halk Cumhuriyeti birçok sektörde olduğu gibi kırtasiye sektöründe de oldukça geniş bir üretim altyapısına ve yüksek üretim kapasitesine sahip bulunmakta ve sürekli kapasite artışı gerçekleştirmektedir. ABD’nin Temmuz 2000 tarihinde yürürlükte bulunan Ç.H.C. menşeli kurşun kalemler için yürüttüğü nihai gözden geçirme soruşturması bildiriminde yazım araçları ile ilgili hazırlanmış bir pazar raporuna göre, 2003 yılında Ç.H.C.’de 400’e yakın kurşun kalem üreticisi firma faaliyette bulunmaktadır.

(2) Avrupa Yazım Araçları Üreticileri Birliği-EWIMA’nın yayınladığı Çin 1999-2006 yılı ihracat istatistiklerinden de görüleceği üzere, ÇHC’nin 1999 yılında 37.562.000 gros olan önlem konusu kalemler ihracatı 2006 yılında 74.590.000 gros’a yükselmiştir. Bu ortalama yıllık %10.3’lük bir büyümeyi ifade etmektedir.

(3) Bir başka ifade ile de, Çin’in önlem konusu kalemler ihracat miktarı 7 yılda yaklaşık 2 katına çıkmıştır.

(4) Dünya Ticaret Merkezi (ITC-International Trade Center) verilerine göre ise ÇHC 2006 yılında dünya toplam ağaç cidarlı kalemler ihracatının %30’unu, gerçekleştirerek ihracatçı ülkeler arasında ilk sırada yer almaktadır. Her iki kaynaktan elde edilen veriler ışığında, söz konusu ülkenin yüksek üretim ve ihracat kapasitesiyle dünya pazarına hakim konumda olduğu; mevcut ihracat kapasitesinin Türkiye pazarının 20-30 katı büyüklüğe sahip olduğu anlaşılmaktadır.

(5) Bu gelişme ÇHC’nin gerçekleştirdiği yatırımlarla kurulu kapasitesini artırdığını ve artan üretim kapasitesi doğrultusunda da ihracat miktarını önemli oranda artırdığını göstermektedir. Önlemin kalkması durumunda, mevcut fiyat düzeyi ile ÇHC’den Türkiye’ye önlem konusu ürünlerin ihracatının herhangi bir üretim veya kapasite sorunu olmadan hızla artması kuvvetle muhtemeldir.

b) Önlem konusu ithalatın ve fiyatlarının değerlendirilmesi

(1) 2004-2007/9 dönemini kapsayan gözden geçirme döneminde ağaç cidarlı kalemler ithalatında %29,94 oranında artış gerçekleşirken, söz konusu ürünün ÇHC’den gerçekleştirilen ithalatında uygulanan önleme rağmen %37,92’lik bir artış yaşandığı belirlenmiştir. Bunun yanında önleme konu ürünlerin ÇHC’den ithalatında oluşan fiyatların önlemin devam etmemesi durumunda yerli üretim dalı fiyatlarını baskı altında tutarak satış fiyatlarını olması gereken seviyede belirlemesine engel olacağı muhtemeldir. Avrupa Birliği üyesi ülkelere ÇHC’den yapılan ihracatın birim fiyatlarının ülkemize yapılan ihracattan daha düşük birim fiyatlara sahip olmasının dampingli ithalatın birim fiyatlarının önemli ölçüde düşme potansiyeli olduğuna işaret etmektedir.

c) Türkiye pazarının değerlendirilmesi

(1) 70 milyonu aşan nüfusu, 19,4 milyonu Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarında, 2,5 milyonu Yükseköğretimde olmak üzere yaklaşık toplam 21,9 milyon öğrencisiyle Türkiye kırtasiye ürünlerinde yüksek tüketim potansiyeli olan bir ülkedir ve ÇHC için de önemli bir pazardır. Önlem konusu ürünlerdeki önemli sayılabilecek düzeyde bulunan ve artış eğilimi içinde olan talep canlıdır, bu durum Türkiye’yi ÇHC üreticileri ve ihracatçıları için cazip kılmaktadır.

(2) Türkiye’deki çok sayıda ithalatçı uzun yıllardır ÇHC’den kalem ithalatı yapmaktadırlar. Türkiye’den çok sayıda ithalatçı ile ÇHC’den çok sayıda ihracatçı firma gerek Çin’deki ve Türkiye’deki, gerekse de başka ülkelerdeki fuarlarda sık sık karşı karşıya gelmekte, özel ziyaretler yapmakta, karşılıklı bilgi alışverişinde bulunmaktadırlar.

(3) Sonuç olarak, ÇHC üreticileri/ihracatçıları Türkiye pazarı, rekabet şartları, dağıtım ve pazarlama kanalları, ürünler ve fiyat seviyeleri hakkında iyi derecede bilgiye sahiptirler.

(4) Türkiye’nin ağaç cidarlı kalemler tüketiminin gözden geçirme döneminde % 29 oranında arttığı tespit edilmiştir. ÇHC’nin söz konusu üründeki pazar payında ise artış gözlemlenmiştir. Yerli üretim dalı ile birlikte önleme rağmen ÇHC’nin de pazar payını artırabilmesi ÇHC’li ihracatçıların Türkiye pazarını iyi tanıdıklarını, dağıtım kanallarına kolaylıkla erişebildiklerine işaret etmektedir.

ç) Genel değerlendirme

(1) Yapılan inceleme sonucunda önleme konu ülkenin, önemli büyüklükte üretim ve ihracat kapasitesine sahip olduğu, bununla birlikte fiyat esaslı rekabet stratejisi izlediği; kapasitesinin Türkiye üretim ve talebiyle kıyaslanamayacak büyüklükte olduğu; ağaç cidarlı kalemler için alınan damping önleminin etkili olduğu; ancak halihazırda önlemin etkisiz kılınmasına ilişkin yürütülen soruşturma neticesinde Tayland’a karşı yürürlükte bulunan damping önleminin de işaret ettiği üzere ÇHC menşeli ithalatta damping eğiliminin devam ettiği; diğer taraftan önleme rağmen ithalatın arttığı; bunun söz konusu ülkede yerleşik üretici/ihracatçıların Türkiye pazarını iyi tanıması nedeniyle dağıtım kanallarına kolay nüfuz edebileceğini gösterdiği; ayrıca, gerek soruşturma kapsamında gösterge niteliğinde yapılan hesaplamaların ABD’nin uzun süredir önleme konu ülkeye karşı damping önlemi uygulamasının ÇHC’de yerleşik üretici/ihracatçıların dampingli ihracata devam ettiklerini gösterdiği, önlemin yürürlükten kalkması durumunda ÇHC menşeli dampingli ithalatın devam etmesi veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğu değerlendirilmiştir. Diğer taraftan, ithalat fiyatlarının önlemin yokluğunda yerli üretim dalı fiyatlarını ciddi oranda baskı altında tutacak düzeyde olduğu; yerli üretim dalının üretim ve satışa yönelik göstergelerinde önlemin etkisiyle düzelme görülmesine karşın, ÇHC’ye karşı uygulanmakta olan önlemlerin kalkması durumunda ihracatın dampingli fiyatlarla Türkiye’ye yönelmesine ve bunun sonucunda yerli üretim dalında zararın yeniden meydana gelmesine yol açmasının muhtemel olduğu değerlendirilmektedir.



BEŞİNCİ KISIM

Sonuç

Karar

MADDE 16 – (1) Soruşturma sonucunda, yürürlükteki önlemlerin ortadan kalkması durumunda dampingin ve zararın devam etmesi veya yeniden meydana gelmesinin muhtemel olduğu tespit edildiğinden, İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2003/1 sayılı Tebliğ ile uygulanmakta olan dampinge karşı önlemin, İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu’nun kararı ve Bakan’ın onayı ile aşağıda tanımı ve menşe ülkesi belirtilen eşyanın Türkiye’ye ithalinde karşısında gösterilen şekilde uygulanmaya devam edilmesine karar verilmiştir.


Uygulama

MADDE 17 – (1) Gümrük idareleri, Karar maddesinde gümrük tarife pozisyon numarası, tanımı ve menşe ülkesi belirtilen maddenin ithalatında karşılarında gösterilen oranda dampinge karşı vergiyi tahsil ederler.

Yürürlük

MADDE 18 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 19 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın bağlı olduğu Bakan yürütür.