4 Temmuz 2008 Cuma

Döviz Kuru Manipülasyonu ve Telafi Edici Önlemler

Birleşik Devletler-Çin Ekonomik ve Güvenlik Gözden Geçirme Komisyonu'nun 2007 Yıllık Raporu'nu incelerken (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/birleik-devletler-in-ekonomik-ve.html) Komisyon'un ticari savunma araçlarına ilişkin önerilerini eleştirmiştim. Bunların başında döviz kuru manipülasyonunun yasadışı ihracat sübvansiyonu olarak kabul edilmesi ve telafi edici önlemlerin hesaplanmasında dikkate alınması yönündeki tavsiye geliyordu.

Sinofobi muzdaribi Washington, D.C.'de bir süredir tartışılan bir konuymuş meğersem! Hemen Capitol Hill'den tepki geldi... demek isterdim, diyemeyeceğim tabi. Ben konuyla ilgili yeni bir akademik çalışmaya rastladım. Araştırmalarına en çok ilgi duyduğum ekonomistlerden Staiger ve Sykes tarafından hazırlanmış 13 Haziran tarihli bir working paper. İşte künyesiyle özeti:

Staiger, Robert W. ve Alan O. Sykes. 2008. "Currency Manipulation". Mimeo.

Central bank intervention in foreign exchange markets may, under some conditions, stimulate exports and retard imports. In the past few years, this issue has moved to center stage because of the foreign exchange policies of China. China has regularly intervened to prevent the RMB from appreciating relative to other currencies, and over the same period has developed large global and bilateral trade surpluses. Numerous public officials and commentators argue that China has engaged in impermissible "currency manipulation," and various proposals for stiff action against China are now pending on Capitol Hill. This paper clarifies the theoretical relationship between exchange rate policy and international trade, and addresses the question of what content can be given to the concept of "currency manipulation" as a measure that may impair the commitments made in trade agreements. The analysis goes to the proper relationship between IMF obligations and WTO obligations and to the question whether trade measures can be an appropriate response to exchange rate policies. Our conclusions are at odds with much of what is currently being said in Washington. For example, it is often asserted that China's currency policies have real effects that are equivalent to an export subsidy. In fact, however, if prices are flexible the effect of exchange rate intervention parallels that of a uniform import tariff and export subsidy, which will have no real effect on trade, an implication of Lerner's symmetry theorem. With sticky prices, the real effects of exchange rate intervention and the translation of that intervention into trade-policy equivalents depend critically on how traded goods and services are priced. We show how the effects differ, according to whether exporters invoice in the local currency of the producer, in the currency of the buyer, or in a "vehicle" currency such as dollars. The real effects of China's policies are thus potentially quite complex, are not readily translated into trade-policy equivalents, and are dependent on the time frame over which they are evaluated (because prices are less "sticky" over a longer time frame). Accordingly, we are skeptical about many of the policy responses now under consideration in Washington both on economic and legal grounds.

Turkey Begins Import Surveillance for Tire Rims

Turkey, through Communiqué no. 2008/14 on the Application of Surveillance in Importation published in the Offical Gazette no. 26920 of 28th of June, 2008, began import surveillance for tire rims classified under Turkish customs tariff positions 8708.70.50.00.11 and 8708.70.99.00.11 .

Surveillance will be applied prospectively to imports with a CIF unit value under six USD Dolars per kilograms.

Products subject to surveillance can only be imported after obtaining a Surveillance Document to be issued by the Prime Ministry Undersecretariat of Foreing Trade. Imports of 50 kilograms or less under a single customs declaration is exempt from the surveillance measure.

Here is the Turkish text of the Communiqué no. 2008/14: http://antidamping.blogspot.com/2008/07/ithalatta-gzetim-uygulanmasn-ilikin.html

Jantlarda Gözetim Uygulaması

28 Haziran 2008 Cumartesi tarih ve 26920 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin 2008/14 sayılı Tebliğ (http://antidamping.blogspot.com/2008/07/ithalatta-gzetim-uygulanmasn-ilikin.html) aracılığıyla 8708.70.50.00.11 ve 8708.70.99.00.11 sayılı gümrük tarife istatistik pozisyonlarında sınıflandırılan jantlara ilişkin olarak gözetim uygulaması başlatıldı.

Gözetim uygulaması CIF (İngilizce cost insurance freight) kıymet cinsinden birim kıymeti altı ABD Doları/kilogramdan daha düşük olan ürünlerin ithalatında ileriye yönelik olarak uygulanacak.

Gözetim önlemlerine tabi ürünlerin ithalatı ancak Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından düzenlenen Gözetim Belgeleri aracılığıyla gerçekleştirilebiliyor. Ancak bir gümrük beyannamesi kapsamında brüt 50 kilogram veya daha az miktarda yapılacak ithalat önlemden muaf.

İthalatta Gözetim Uygulanmasın İlişkin 2008/14 Sayılı Tebliğ

28 Haziran 2008 Cumartesi tarih ve 26920 sayılı Resmi Gazete

Dış Ticaret Müsteşarlığından:


İTHALATTA GÖZETİM UYGULANMASINA İLİŞKİN TEBLİĞ
(TEBLİĞ NO: 2008/14)


Kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğ; aşağıda gümrük tarife istatistik pozisyonları (G.T.İ.P.) ve tanımı belirtilen eşyanın (yalnız karşısında gösterilen CIF kıymetin altında birim kıymetleri haiz olanlarının) ithalatında ileriye yönelik olarak ülke ayrımı yapılmaksızın yürütülecek olan gözetim uygulamasına ilişkin usul ve esasları içermektedir.




Gözetim uygulaması

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ’in 1 inci maddesinde belirtilen eşya, ancak Dış Ticaret Müsteşarlığı’nca (İthalat Genel Müdürlüğü) düzenlenecek gözetim belgesi ile ithal edilir. Gözetim belgesi gümrük beyannamesinin tescilinde ilgili gümrük idaresince aranır. Gözetim belgesinin bir örneği gümrük beyannamesine eklenir.

(2) Bir gümrük beyannamesi kapsamında ilgili gümrük tarife istatistik pozisyonundan brüt 50 (elli) kilogram veya daha az miktarda yapılacak olan ithalat, CIF kıymetine bakılmaksızın gözetim uygulamasından muaftır.

Başvuru

MADDE 3 – (1) Gözetim belgesi taleplerine ilişkin başvuruların değerlendirmeye alınabilmesi için EK I’de yer alan "Gözetim Belgesi Başvuru Formu"nun usulüne uygun bir şekilde doldurulması ve EK II’deki belgelerle birlikte tam ve eksiksiz bir şekilde İthalat Genel Müdürlüğüne iletilmesi gerekmektedir. İthalat Genel Müdürlüğü, gerekli görmesi halinde, ek bilgi ve belgeler isteyebilir.

(2) Yapılan beyanın gerçeğe aykırı olduğunun veya başvurularda sunulan bilgi ve belgelerde tutarsızlık bulunduğunun tespit edilmesi halinde gözetim belgesi düzenlenmez.

Gözetim belgesine ve gözetim belgesinin kullanımına ait bilgiler

MADDE 4 – (1) Gözetim belgelerinin geçerlilik süresi 6 (altı) aydır.

(2) Gözetim belgesi, Gümrük Kanunu'nun "Eşyanın Gümrük Kıymeti"ne ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez. Bu Tebliğ’in 1 inci maddesinde belirtilen kıymetler Gümrük Kanunu'nun "Eşyanın Gümrük Kıymeti"ne ilişkin hükümlerinin uygulanmasına esas teşkil etmez.

(3) Gümrük beyannamesinin tescili sırasında gümrüklerce tespit ve kabul edilen kıymet veya miktarın, gözetim belgesinde kayıtlı kıymet veya miktarı, toplam %5'ten (%5 dahil) daha az bir oranda aşması ithalatın yapılmasını engellemez.

(4) Gözetim belgesi devredilemez.

(5) Gözetim belgesi kapsamı eşyanın ithalatıyla ilgili belgelerin (gözetim belgesinin aslı, ayrıca ithalat gerçekleştirilmiş ise ticari fatura ve gümrük beyannamesinin fotokopisi ile Genel Müdürlükçe gerekli görülecek diğer bilgi ve belgeler) gözetim belgesinin geçerlilik süresinin bitiminden itibaren 10 (on) iş günü içerisinde belge sahibi tarafından İthalat Genel Müdürlüğüne iletilmesi zorunludur.

Yürürlük

MADDE 5 – (1) Bu Tebliğ yayımını takip eden 30 uncu gün yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 6 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın bağlı olduğu Bakan yürütür.


EK I



GÖZETİM BELGESİ BAŞVURU FORMU


Tarih: ..../.../....



T.C. BAŞBAKANLIK
DIŞ TİCARET MÜSTEŞARLIĞINA
(İthalat Genel Müdürlüğü)
İnönü Bulvarı No: 36 06510 Emek ANKARA


Dilekçe ve Taahhütname

İthalatını gerçekleştirmek istediğimiz aşağıda belirtilen eşyaya ilişkin olarak İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin 2008/14 sayılı Tebliğ çerçevesinde firmamız adına gözetim belgesi düzenlenmesini talep etmekteyiz. Gözetim belgesi almak için yaptığımız işbu başvuruda yer alan bilgilerin doğru olduğunu, gözetim belgesini devretmeyeceğimizi, gözetim belgesi kapsamı eşyanın ithalatı ile ilgili belgeleri ve Yeminli Mali Müşavirlik Gözetim Kapsamı Ürünler Faaliyet Tasdik Raporu’nun Tebliğ’de belirtilen süreler içerisinde İthalat Genel Müdürlüğüne ileteceğimizi kabul ve taahhüt ederiz.

Bilgileri ve gereği arz olunur.

İmza ve Kaşe

İsim- Unvan









EK II


GÖZETİM BELGESİ BAŞVURU FORMUNA EKLENECEK BELGELER

1 – Beyan sahibine ait noter tasdikli imza sirkülerinin aslı ve beyan sahibi ithalatçıdan farklı ise noter tasdikli vekaletname.

2 – İthal edilecek eşyaya ait proforma/ticari faturanın aslı veya fotokopisi. (Faturada farklı birim fiyatları haiz ürünler ayrı kalemler olarak gösterilmeli ve ödeme şekline ilişkin bilgi yer almalıdır. Her fatura kaleminin, ürünü tarif eden açık tanımı, birim FOB fiyatı ve adet bazında miktarı ayrı ayrı gösterilmelidir. CIF teslim şekline göre düzenlenmiş faturalarda sigorta ve navlun ücretleri ayrıca belirtilmelidir.)

3 – Son iki yıla ait vergi levhalarının noter tasdikli sureti.

4 – Otomotiv ana sanayinde üretim yaptığını gösterir kapasite raporu (ithalatçı, kendisi üretim yapmıyorsa ithal ettiği ürünleri üretiminde kullanacak otomotiv ana sanayiinde üretim yapan firmaya ait kapasite raporu ile bu firma ile aralarında yapmış olduğu satış sözleşmesinin aslını ibraz etmek zorundadır)

5 – Gözetim belgesi kapsamında ithal ettiği eşyanın durumunu gösterir aşağıdaki tablonun yeminli mali müşavirce onaylattırılarak ibraz edilmesi gerekmektedir. (İlk başvuruda ibraz edilmez.)

Gözetim Kapsamında İthal Edilen Aksam ve Parçaların Durumunu Gösterir Tablo

– Gözetim belgesi kapsamında olan eşyanın ithalatını, satışlarını ve stoklarını içeren aşağıdaki şekle uygun olarak düzenlenmiş icmal tablosu.

Obama'dan Anti-Damping Konusunda Basın Açıklaması

Devlet başkanlarının, başbakanların ağızlarından anti-damping sözünü duymaya alışık değiliz. Evet, dış ticaretten sorumlu bakanlar için önemli bir gündem maddesidir ithalatta haksız rekabetin önlenmesi. Şikayetçi olan yerli üreticiler ve bazen işçi sendikaları için de. Ancak konunun teknik yönü ve "düşük siyaset" niteliği daha üst makamların ilgisine mazhar olmasına engeller. Bu durum hiç de fena sayılmaz hani! Zira zaten ekonomik temelleri tartışmalı ve korumacılıkla flörtü taşa tutulmayı hak edecek seviyede olan anti-dampingin iyice politize olması uluslararası ticaret ve haliyle ulusal ekonomiler açısından pek iyi olmayacaktır.

Velhasıl seçim zamanında bu durum değişebiliyormuş. Seçim meydanlarında idam iplerinin fırlatıldığı Türkiye'den bahsetmiyoruz tabi. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) konumuz. ABD'de Demokrat Parti'nin başkan adayı olan Senatör Barack Obama'nın bürosundan 20 Haziran tarihinde aşağıda metnini verdiği basın açıklaması yapılmış. Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun Çin menşeli boruların yerli üreticilere zarar verdiğine ilişkin aynı gün bir basın açıklamasıyla duyurduğu saptamasını (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdden-elik-borularda-nihai-zarar.html) memnuniyetle karşılıyor Obama ve Çin'i eleştiriyor. Obama'nın bir siyasetçi klasiği olarak anti-damping ve telafi edici önlemleri karıştırmasını mazur görüyoruz bu seferlik, zira ortada iki ayrı soruşturma vardı.

Demokratlardan bir siyasetçi olan Obama karara haliyle mavi yakalılar açısından da yaklaşarak adil rekabet ve Amerikalı işçilerin adil muamele görmesine katkıda bulunacağını ifade ediyor. Siyahi senatörün ekibi tüketicileri dikkate almıyor tabi. Niye alsın ki? İşçiler kararın çıkarlarına olduğunun farkında, tüketiciler asla olmayacak.


Statement of Senator Barack Obama on the ITC Determination on Chinese Pipe Producers

Friday, June 20, 2008

WASHINGTON, D.C. - U.S. Senator Barack Obama today released the following statement after the International Trade Commission (ITC) concluded that Chinese pipe producers have injured U.S. manufacturers for several years by dumping circular welded steel pipe exports into our market - a practice which has been enabled through Chinese pipe producers receiving illegal government subsidies.

"I appreciate and support the ITC determination. This is the first case in the history of U.S. trade agreement enforcement involving subsidies in China that has resulted in the imposition of countervailing duties by the U.S. Department of Commerce.

"A month ago, the Department of Commerce determined that the actual rates of Chinese dumping range from 69 to 85 percent and that the actual illegal subsidies range from 29 to 615 percent. These are egregious and outrageous violations of fair trade, and the ITC's determination today was the only responsible response.

"The United States must always use the full range of multilateral and bilateral tools to insist that China and all other nations abide by the rules that govern the economic policies of nations. Our trade agreements must provide for fair competition and for fair treatment of American workers, and then they must be fully enforced as Congress intended them to operate."

30 Haziran 2008 Pazartesi

Çin ABD'nin Dikdörtgen Profil Çelik Borulara İlişkin Saptamalarından Memnun Değil

Çin Ticaret Bakanlığı'nın bir sözcüsü 1 Temmuz 2008 tarihinde yaptığı açıklamada Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Çin Halk Cumhuriyeti menşeli dikdörtgen profil çelik boru ve tüplere ilişkin olarak sürdürdüğü dampinge ve sübvansiyona karşı soruşturmalarda vardığı saptamalardan Bakanlık'ın memnun olmadığı dile getirdi. Alınan kararın Dünya Ticaret Örgütü kurallarına aykırı olduğu belirten sözcü Çin'in yerli şirketlerin menfaatlerini korumak için yasal yollar ve Dünya Ticaret Örgütü ihtilafların halli mekanizmasından faydalanacağını da sözlerine ekledi (http://news.xinhuanet.com/english/2008-07/01/content_8467039.htm).

ABD Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi 16 Haziran 2008 tarihinde yaptığı bir basın açıklamasıyla söz konusu ürünün Çin'den sübvansiyonlu, Çin'in yanı sıra Güney Kore ve Meksika'dan dampingli olarak ithal edildiğine yönelik nihai saptamalarda bulunduğunu beyan etmişti. İdare sübvansiyona karşı soruşturmada Çinli şirketlerden Zhangjiagang Zhongyuan Pipe-Making Co., Ltd. için % 15,28, Qingdao Xiangxing Steel Pipe Co., Ltd. için % 200,58, Kunshan Lets Win Steel Machinery Co., Ltd. için % 2,17 ve diğer tüm firmalar için % 15,28'lik sübvansiyon oranı, dampinge karşı soruşturmada ise Kunshan Lets Win Steel Machinery Co., Ltd., Wuxi Baishun Steel Pipe Co., Ltd., Guangdong Walsall Steel Pipe Industrial Co, Ltd., Wuxi Worldunion Trading Co., Ltd., Weifang East Steel Pipe Co., Ltd. ve Jiangyin Jianye Metal Products Co., Ltd. % 249,12, Zhangjiagang Zhongyuan Pipe-Making Co., Ltd. ile diğer tüm Çinli firmalar % 264,64'lük damping oranları tespit etmişti (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdden-dikdrtgen-profil-elik-borularda.html). Nihai saptamalar Federal Sicil'de 24 Haziran'da yayınlanmıştı (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdnin-dikdrtgen-profil-elik-borularda.html). Çin'in harekete geçmek için önce Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun nihai zarar saptamasını ve olası idari korunma talimatlarının yayınlanmasını beklemesi gerekecek.

Not: Küreselleşme sağolsun, Çin'de 1 Temmuz'da yapılan basın açıklamasını ABD'de 30 Haziran'ı yaşayan bir yazılım aracılığıyla haberleştiriyoruz. Yoksa Orhan Pamuk'un mutsuz arkadaşı Ka'nın yazmadığı bir şiiri ertesi akşam okuyacağı yolunda haber yapan Serhat Şehir Gazetesi ile yakından uzaktan yoktur bir alakamız!

Ukrayna Ticari Savunma Araçlarında DTÖ'ye Uyum Sağladı

16 Mayıs 2008 Cuma günü Dünya Ticaret Örgütü'ne (DTÖ) üyeliği resmiyet kazanan Ukrayna (http://antidamping.blogspot.com/2008/05/ukrayna-dtye-ye-oldu.html) bu doğrultuda ticari savunma araçlarına ilişkin ulusal mevzuatında gerekli değişiklikleri gerçekleştirdiğini DTÖ'ye bildirdi.

25 Ocak 2008 tarih ve WTO/ACC/UKR/152 sayılı DTÖ'ye Katılım Çalışma Grubu Raporu paragraf 227'de Ukrayna'nın konuyla ilgili kanunlarının DTÖ anlaşmalarıyla büyük ölçüde uyumlu olmakla beraber bazı değişiklikler yapılması, uygulama açısından ise bildirimlerin iyileştirilmesi gerektiği belirtiliyordu. Ukrayna'nın üyelikle birlikte üstlendiği GATT 1994 Madde VI'nın ve Uygulanmasına dair Anlaşma, Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Önlemler Anlaşması ve Korunma Önlemleri Anlaşması da ulusal mevzuatların uyumlulaştırılmasına ilişkin hükümler içeriyordu.

DTÖ'nün 25 Haziran 2008 tarih ve G/ADP/N/1/UKR/1, G/SCM/N/1/UKR/1, G/SG/N/1/UKR/1 sayılı belgesinde Ukrayna'nın DTÖ'ye 29 Mayıs 2008 tarihinde, yani üyeliğinin resmiyet kazanmasından 13 gün sonra yaptığı konuyla ilgili bildirim yer alıyor. Buna göre Ukrayna ticari savunma araçlarına ilişkin ulusal mevzuatında 10 Nisan 2008 tarihi itibariyle yürürlüğe giren değişiklikler yapmış. Ukrayna'nın konsolide (değişiklikler girilmiş) metinlerinin gayr-i resmi çevirilerini bildirime ek olarak verdiği söz konusu mevzuatlar 16 Nisan 1991 tarihli Yabancı Ekonomik Faaliyetler Kanunu'nun ilgili hükümleri, 22 Aralık 1998 tarihini taşıyan Ulusal Üreticinin Dampingli İthalatlara Karşı Korunmasına Dair Kanun, Ulusal Sanayinin Sübvansiyonlu İthalatlara Karşı Korunmasına Dair Kanun, Ukrayna'ya İthalatlara Karşı Korunma Önlemlerinin Uygulanmasına Dair Kanun, Birleşik Gümrük Tarifesine Dair Ukrayna Kanunun'nun Değiştirilmesine Dair Kanun ve 7 Haziran 2006 tarih ve 801 sayılı Yabancı Ülkeler ve Bunların Ekonomik veya Gümrük Birlikleri Tarafından Ukrayna Menşeli İthalatlara İlişkin Olarak Anti-Damping, Özel Korunma ve Telafi Edici Önlem Soruşturmaları İcra Edilmesi Sırasında Yerli Üreticilerin Menfaatlerinin Korunmasına Dair Usulü Onaylayan Ukrayna Bakanlar Kurulu Kararı.

Uluslararası Ticaret ve Dünya Ticareti

Ticari Savunma Araçları'nda sık sık "dünya ticareti" terimini kullanıyorum. Nedeni malum: Anti-damping, sübvansiyonlar ve telafi edici önlemler ve de korunma önlemleri günümüzde esasen Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kuralları tarafından düzenlenen, ülkeler arasında anlaşmazlık çıktı mı DTÖ'nün ihtilafların halli mekanizması çerçevesinde çözümlenen konular.

Ancak gerek günlük hayatta gerekse de ekonomi yazınında "dünya ticareti" değil, "uluslararası ticaret" terimine alışığız. Dolayısıyla bu iki terim arasındaki farka dikkat çekmek yerinde olacak.

Uluslararası ticaret hukuksal ve idari açıdan dünya ticaretine göre daha geniş bir kavram. Evet, günümüzde uluslararası ticaret norm ve kuralları merkezinde DTÖ'nün bulunduğu çoktaraflı bir sistem tarafından şekillendiriliyor öncelikle. Üstelik sınır önlemlerinin ötesine geçen, WIPO ve WCO gibi diğer örgütlerden rol çalan, çoklutaraflı unsurlarıyla kapsamını genişleten bir sistem bu.

Ancak uluslararası ticaret DTÖ'den ibaret değil. Her şeyden önce DTÖ'nün üye sayısı 152, Cape Verde ile birlikte 153 olacak. Yüksek, ama "evrensel" olmaktan uzak bir sayı, hele de Rusya'nın henüz üye olmadığı düşünülürse. İkincisi ve daha önemlisi bölgeselcilik son yıllarda güçlenen, Avrupa Birliği gibi çok daha derin ticari bütünleşmeler yaratan alternatif bir akım DTÖ'nün çoktaraflılığına. Evet, bölgeselcilik DTÖ tarafından çizilen sınırlar içerisinde cereyan ediyor, ancak düzenlemelerde daha derine iniyor. Dolayısıyla uluslararası ticareti şekillendiren başka başka kurallarla karşılıyoruz.

Üçüncü neden ise en önemlisi. DTÖ kuralları her ne kadar son derece ayrıntılı olsa da uluslararası ticaret hukukunun bir alt kümesini oluşturuyor sadece. Ulusal mevzuatların yanı sıra sınırötesi mal ve hizmet akımlarını ilgilendiren diğer birçok uluslararası düzenleme var. Özellikle de sözleşmeler ve ödeme biçimleri uluslararası özel hukuk alanında. 1966 yılında kurulan Birleşmiş Milletler Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu, kısa adıyla UNCITRAL, DTÖ'nün yetki alanına girmeyen bu özel hukuk kurallarının birleştirilmesi ve yakınlaştırılması için çalışmalar yürütüyor. Ayrıca gümrükler ve uluslararası taşımacılık kurallarını da unutmamak lazım.

Bu tablo karşısında DTÖ kuralları ve bunlara ilişkin uygulamaları incelerken dünya ticareti terimini, diğer kurallar veya kuralların tamamından bahsederken uluslararası ticaret terimini tercih ettiğim sanırım anlaşılacaktır.

Körfez Anti-Damping Konusunda Bilinçleniyor

Anti-dampingin dünya çapında önem kazanmasıyla beraber Körfez ülkeleri de ticari savunma araçları konusunda donanımlarını arttırmaya başladı. Kısaca Körfez İşbirliği Konseyi olarak değindiğimiz Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi Yüksek Konseyi 2003 yılında Dampingin Önlenmesi ve Telafi Edici ile Engelleyici Önlemler KİK Birleşik Kanunu'nu kabul etti. Kanun 2004 yılından itibaren zorunlu olarak uygulamaya konuldu.

Ancak Körfez iş çevreleri henüz ticari savunma araçları konularında yeteri kadar bilgi sahibi değil. Örneğin Dünya Ticaret Örgütü'nün Umman Ticaret Politikası Gözden Geçirmesi bu ülkenin bugüne kadar hiçbir dampinge karşı, telafi edici veya korunma önlemi almadığını belirtiyor (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/umman-ticaret-politikas-gzden-geirmesi.html).

KİK Anti-Damping Teknik Sekreterliği bu eksikliği gidermek için kurulmuş bir organ. Teknik Sekreterlik Dubai Ticaret ve Sanayi Odası ile birlikte 29-30 Haziran 2008 tarihlerinde "Anti-Damping Teknik Sekreterliği'nin KİK Sanayisine Hizmetlerde Rolü" başlıklı bir seminer düzenledi. Birleşik Arap Emirlikleri Ekonomi Bakanlığı'nın himayesi altında gerçekleştirilen toplantıda katılımcıların konuyla ilgili farkındalıklarının arttırılması hedeflendi. İlk gün genel bilgilere, ikinci gün ise dampinge karşı nasıl başvuru yapılacağı ve zararın nasıl kanıtlanacağı gibi uygulamaya yönelik hususlar ile genel tartışmaya ayrılmıştı.

1 ve 2 Temmuz tarihlerinde de Birleşik Arap Emirlikleri'nin bir diğer üyesi olan Şerce'de aynı amaca yönelik bir toplantı düzenlenecek (http://www.eyeofdubai.com/v1/news/newsdetail-23654.htm, http://www.arabianbusiness.com/press_releases/detail/21685).

ABD Balık Filetosu Gözden Geçirmesini Tamamladı

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti menşeli belirli dondurulmuş balık filetolarına ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde yürüttüğü yeni ihracatçı gözden geçirmesini kısmen sonlandırdı ve tamamladı. 20 Haziran'da düzenlenen konuyla ilgili duyuru 30 Haziran tarihli Federal Sicil 73 (126)'da yayınlandı ve yayın günü yürürlüğe girdi.

Gözden geçirme 1 Ağustos 2006 ila 31 Ocak 2007 dönemini kapsıyordu. Ön kararlar 1 Şubat 2008'de yayınlanmış, İdare gözden geçirmeye katılan şirketlerden Vinh Quang Fisheries Co., Ltd. ve New Century Trading Company'nin bağlantılı olduklarını ve tek bir teşebbüs olarak kabul edilmeleri gerektiğine karar vermişti. Şirketler bu karara itirazda bulunmamış. Ancak yine başka şirketlerle, isimlerini saymak gerekirse Thai Tan Seafood Company, Ngoc Thu Company, Ltd. ve Kim Anh Company ile bağlantılı olduğu saptanan Ngoc Thai Company, Ltd. itiraz etmiş. Zira kollektif olarak Kim Ahn Grubu olarak adlandırılan bu teşebbüs gözden geçirme döneminden bir yıldan fazla bir süre önce ABD'ye ihracatta bulunmuş durumda, yani gözden geçirme talep etmek için müddetleri dolmuş. İdare Ngoc Thai Company'nin itirazlarını yeterli görmeyerek gözden geçirmeyi bu şirkete ilişkin olarak sonlandırdı.

Gözden geçirmeye tabi kalan şirketler olan Anvifish Co., Ltd. ve Vinh Quang/New Century için ise bireysel marjlar hesaplanmış. Verilen görüşler üzerine ön kararda bazı değişikliklere gidilerek bu marjlar sırasıyla % 31,68 ve % 15,38 oranlarında kesinleştirilmiş durumda.

Vietnam menşeli belirli donmuş balık filetolarına ilişkin dampinge karşı önlemin nihai gözden geçirmesi Temmuz ayı içerisinde başlayacak (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdde-yaklamakta-olan-nihai-gzden.html).

Hindistan'dan DVD-R'lere Geçici Dampinge Karşı Vergi Önerisi

Hindistan'ın Tayin Edilmiş Otoritesi (Designated Authority), yani Ticaret ve Sanayi Bakanlığı Ticaret Departmanı Anti-Damping ve Buna Bağlı Vergiler Genel Müdürlüğü Çin Halk Cumhuriyeti, Hongkong (Özel İdari Bölgesi) ve Tayvan menşeli DVD-R'lere (İngilizce Digital Versatile Discs - Recordable, yani kayıt yapılabilir sayısal çok amaçlı teker) ilişkin olarak yürüttüğü dampinge karşı soruşturma çerçevesinde geçici önlem alınmasını, bir başka deyişle geçici olarak dampinge karşı vergi ihdas edilmesini hükümete önerdi.

Dampinge karşı soruşturmalar çerçevesinde dampingin ve zararın varlığına ilişkin yeterli delil bulunması ve önlem alınmasında gecikilmesi durumunda yerli üreticilerin karşı karşıya kalacağı zararın büyük olması durumunda geçici önlem alınabiliyor. İthalat sırasında teminat ödenmesi şeklinde uygulanan geçici önlemlerin soruşturmanın açılmasını takip eden 60 gün sırasında alınması mümkün değil. Ayrıca bu önlemlerin en fazla dört ay boyunca yürürlükte kalması gerekiyor. Korunma önlemlerinde ise soruşturma açıldığı tarihte geçici önlemin de karara bağlanması mümkün. Müddet de daha uzun.

Hindistan'dan Tionil Klorüre Damping Soruşturması

Hindistan'ın Tayin Edilmiş Otoritesi (Designated Authority), yani Ticaret ve Sanayi Bakanlığı Ticaret Departmanı Anti-Damping ve Buna Bağlı Vergiler Genel Müdürlüğü, Avrupa Birliği (AB) menşeli tionil klorüre (bazı Türkçe kaynaklarda tionil klorit) ilişkin olarak bir dampinge karşı soruşturma başlattı. Şikayet konusu ürün tionil diklorür olarak da adlandırılan, formülü SOCl2 şeklinde bir kimyasal. Oda sıcaklığı ve basıncında çözünebilen renksiz bir sıvı. Klorlama reaksiyonlarında kullanılan reaktif bir kimyasal reajan.

Hindistan'ın Tayin Edilmiş Otoritesi AB'ye karşı çok sayıda anti-damping önlemi almasıyla tanınıyor. Bu önlemlerin ciddi bir kısmı kimyasallara ilişkin.

AB'den Grafit Elektrot Sistemlerde Gözden Geçirme

Avrupa Birliği (AB) 27 Haziran 2008 tarihli Avrupa Birliği Resmi Gazetesi'nde (2008/C 164/15) yayınlanan bir duyuru aracılığıyla Hindistan menşeli belirli grafit elektrot sistemlere ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde bir kısmi ara gözden geçirme soruşturması başlatacağını ilan etti. Gözden geçirmeye tabi ürün elektrikli fırınlarda kullanılan grafit elektrotlarla bunların meme uçları. Beraber veya ayrı ayrı ithal edilmeleri önlem açısından önem taşımıyor.

Orijinal önlem 13 Eylül 2004 tarih ve (AT) 1629/2006 sayılı Konsey Tüzüğü ile karara bağlanmış. Ancak orijinal soruşturma sonucunda ilginç bir durum çıkmış ortaya. Bunun nedeni ise eşzamanlı olarak yürütülen bir sübvansiyona karşı soruşturmanın da (AT) 1628/2006 sayılı Tüzük ile karara bağlanması. Soruşturmalar sonucunda zarar bertaraf marjı Hintli üretici/ihracatçılardan Hindustan Electro Graphite Limited için % 7, Graphite India Limited ve diğer firmalar için % 15,7 olarak saptanmış. Telafi edici vergilerin oranı ise % 22,4 ve % 33,1 olarak. Telafi edici vergilerin oranı zarar bertaraf marjının üstünde olduğundan Hintli şirketlere ayrıca dampinge karşı vergi ihdas edilmemiş. Daha doğrusu % 0 oranında dampinge karşı vergi ihdas edilmiş. Bunun nedeni sonuç olarak dampinge ve sübvansiyona karşı soruşturmaların ayrı idari işlemler olması ve telafi edici vergilerin kaldırılması durumunda en düşük vergi ilkesi doğrultusunda zarar bertaraf marjı oranında dampinge karşı vergi ihdas edilmesinin gerekli bulunması. Dampinge karşı önlem çerçevesinde bilahare bir önlemlerin etkisiz kılınması soruşturması yürütülmüş, ancak önlem alınmadan sonlandırılmış.

Mevcut kısmi ara gözden geçirme Hintli ihracatçı şirket Hindustan Electro Graphite Limited tarafından yapılan başvuru üzerine, damping marjının bu şirkete ilişkin olarak gözden geçirilmesi amacıyla başlatılmış durumda. Şirket bir değişen şartlar iddiası sürüyor ortaya. Üretim sürecinin optimize ettiğini, böylelikle maliyetleri düşürdüğünü ve ihracat satış fiyatlarının artış gösterdiğini, dolayısıyla dampingin off-set edilmesi için mevcut marjın artık gerekli olmadığını dile getiriyor.

İddia Avrupa Komisyonu tarafından incelenecek, önlemin sürdürülmesi, kaldırılması veya değiştirilmesine karar verilecek. İlgili tarafların soruşturmaya katılmak için 40 günlük süresi var yine.

Birleşik Devletler-Çin Ekonomik ve Güvenlik Gözden Geçirme Komisyonu Üzerine



Artık işim mi desem sevdiğim bir alışkanlık mı bilmem, her Allah'ın günü resmi gazetelere bakmadan edemem. Mesleğim gereği önce Avrupa Birliği Resmi Gazetesi'yle başlamıştım, sonra bizim Resmi Gazete, son zamanlarda Federal Sicil'i de takip eder oldum, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) idari resmi gazetesini yani. Aslında - laf aramızda - mevzuat okumayı da pek sevmem; hızlıca bir göz atar, işime yarayan, önemli kısımları seçmeye çalışırım. Velhasıl gözüme çarpan ilginç bir başlığı da kaçırmam doğrusu. Bu sayede olduk olmadık şeyler öğrenir, bilgimi, hatta zaman zaman uzmanlığımı pekiştiririm.




Aynen geçen gün, 26 Haziran günü olduğu gibi. Federal Sicil'e bakıyorum Uluslararası Ticaret İdaresi ve Komisyonu'ndan bir duyuru var mı diye, gözüme çarptı: Birleşik Devletler-Çin Ekonomik ve Güvenlik Gözden Geçirme Komisyonu'ndan (İngilizce U.S.-China Economic and Security Review Commission) bir duyuru, kamuya açık toplantı duyurusu. Konu "Çin'de Anahtar Sanayilerde Araştırma ve Geliştirme ile Teknolojik İlerlemeler". Toplantıdan ziyade Komisyon'un kendisi ilgimi çekti benim, nedir, ne değildir birkaç dakika araştırayım dedim. Zaten zor bir iş değil, duyuruda kısa tanıtıcı bilgi var, gerisi de internet sitesinden edinilebiliyor.


Birleşik Devletler-Çin Ekonomik ve Güvenlik Gözden Geçirme Komisyonu 2000 yılında oluşturulmuş, 2001 yılı Ulusal Güvenlik Yetkilendirme Yasası aracılığıyla. Komisyon'un amacı ABD ile Çin arasındaki ikiltaraflı ticari ve ekonomik ilişkilerin ulusal güvenlik yansımalarını izlemek, araştırma ve Kongre'ye bu konuda yıllık bir rapor sunarak gerekli görüldüğü taktirde idari ve yasal önerilerde bulunmak. Senato ve Temsilciler Meclisi'nin önderleri tarafından seçilen 12 üyeden oluşan Komisyon çalışmalarını sekiz alanda yoğunlaştırıyor: silahlanma faaliyetleri, ekonomik transferler, enerji, Birleşik Devletler sermaye piyasaları, bölgesel (yani Asya'da) ekonomik ve güvenlik etkileri, ikiltaraflı programlar, Dünya Ticaret Örgütü düzenlemelerine uyum ve Çin'de düşünceleri açıklama ve bilgiye erişim konusundaki kısıtlamalar. Komisyon'un emrinde gerek Çin gerekse de çalışma alanları konusunda uzman bir ekip ve idari personel bulunuyor.




Komisyon inceleme ve raporlama çalışmaları çerçevesinde her yıl bir dizi toplantı da düzenliyor. Bu toplantılar aracılığıyla akademisyenler, iş dünyası ve bürokrasi ile görüş ve bilgi alış verişinde bulunan Komiserler yıllık raporları için önemli girdiler temin ediyor. 2007'de yedi toplantı düzenlenmiş, "Çin'de Anahtar Sanayilerde Araştırma ve Geliştirme ile Teknolojik İlerlemeler" bu yıl düzenlenecek sekiz toplantıdan beşincisi.




Birleşik Devletler-Çin Ekonomik ve Güvenlik Gözden Geçirme Komisyonu hakkında okuduklarım ABD ile ilgili üç gözlemimi teyit ediyor. Birincisi, Washington, D.C.'de kökleşmiş Çin'e yönelik realist bakış açısı. Çin uzun, hatta orta vadede ABD'nin küresel hegemonyasına bir numaralı tehdit olarak algılanıyor ve vazgeçilemeyecek konumda olan ekonomik ilişkilere de bu mercekten bakılıyor. Nitekim Komisyon kurulduğu günden beri Çin'e karşı eleştirel bir tutum takınmış. Birkaç yıl önce Çin'in ABD'ye doğrudan yabancı sermaye yatırımların ne kadar rahatsızlık yarattığı da hala akıllarda. İkincisi, ABD'de karar-alma mekanizmalarının, özellikle de yasama sürecinin - elbet ki nihai kertede siyasal, haliyle popülist olmakla beraber - profesyonel istişare ve araştırma işlevine ne kadar önem verdiğini bir kez daha görüyorum. Bizim Meclis'in araştırma ve soruşturma komisyonlarının daha çok fırın gezmesi lazım. Son olarak ABD'de idari sürecin, prosedürlere boğulmuş olmakla beraber, şeffaf ve yazılı işleyişini bir kez daha takdir ediyorum.

Malum günlüğümüzün konusu ticari savunma araçları. Dolayısıyla Komisyon'un çalışmalarını bu açıdan değerlendirmemek olmaz. Bu amaçla Komisyon'un Kongre'ye 2007 Raporu'na göz attım. Rapor sırasıyla ticari ve ekonomik ilişkiler, Çin'in güvenlikle ilgili faaliyetleri, enerji ve çevre politikaları, Çin'in Asya'daki yeri ve Çin'in medya ve bilgi kontrol faaliyetleri. Tahmin edebileceğiniz gibi ilk bölümde damping ve sübvansiyon konularına değiniliyor.

Raporun yönetici özetinde Çin'in ekonomik politikaların Dünya Ticaret Örgütü'ne üyelik yükümlülüklerinin lafzı ve ruhuna aykırı olduğu, ABD'nin Çin'in sanayi politikası taktiklerine sadece Cenevre kanalıyla değil, telafi edici vergiler ve anti-damping soruşturmaları vasıtasıyla karşı koyduğu hatırlatılıyor.

Kuzey Carolina mobilya imalatçılarının Çin karşısında rekabet etmekte yaşadığı zorluk ve anti-dampinge başvurmaları bir vaka incelemesi olarak ele alınıyor. Bu bölgede birçok şirketin üretimi bırakarak Çin'den ithalata başladığının altı çiziliyor. Komisyon'a göre bu durum ileride damping şikayeti başvurusu yapılmasını imkansız kılabilir. Yanlış bir yorum tabi.

Ticari ve ekonomik ilişkiler kısmının sonunda yer alan önerilerden üç tanesi anti-damping ve telafi edici önlemlerle ilgili (sayfa 74 ve 75). Komisyon Kongre'den ilgili mevzuatta iki değişikliklere gitmesini istiyor. İlk değişiklik döviz kuru manipülasyonunun yasadışı ihracat sübvansiyonu olarak kabul edilmesi ve telafi edici önlemlerin hesaplanmasında dikkate alınmasını sağlamak. İkincisi ise soruşturmalarda yer alabilmek için temsil oranının aşağıya çekilmesi. Komisyon bu değişikliğin gerekçesi olarak satışlarda yaşanan kayıplar sonucunda bazı üretim dallarında üreticilerin azınlık haline gelmesini gösteriyor.

Söylemeye gerek bile yok, her iki değişiklik önerisi de öneride bulunmak için uydurulmuş, ipe sapa gelmez düşünceler. Komisyon döviz kuru manipülasyonu ile döviz kuruna kamu müdahalelerinden bahsetmeye çalışıyor, kullandığı terim hatalı. Dünya Ticaret Örgütü Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Önlemler Anlaşması'nda yer alan tanımlama bu müdahalelerin sübvansiyon sayılmasını mümkün kılmıyor. Sırf ekonomik açıdan baksak ve sübvansiyona eşdeğer önlem diye kavramsallaştırsak bile pek anlamlı bir tabloyla karşı karşıya kalmıyoruz. Zira aynı mantıktan hareketle Çin hükümetinin ABD tahvilleri alarak ülkenin cari işlemler açığını finanse etmesi ve Walmart'ın ithalatını güvenceye alması da sübvansiyon sayılabilir. Ayrıca damping ve sübvansiyon soruşturmalarında zararın hesaplanmasında döviz kuru dalgalanmalarının dikkate alınarak düzeltmelere gidilmesi Birleşik Devletler üreticilerin aleyhine sonuçlara da neden olabilir.

İkinci öneri ise daha da evlere şenlik. Zira Anti-Damping Anlaşması ithalatçı şirketlerin yerli üretici olarak tanımlanmayabileceğini belirtiyor, dolayısıyla azınlığa düşmek gibi bir sorun yok ortada. Tek bir yerli üretici bile yeterli.
Komisyon'un Kongre'ye son önerisi ise İdare'den, yani yürütmeden (Başkanlık'tan) ABD ekonomisini Çin hükümetinin sübvansiyon politikalarından korumak için Dünya Ticaret Örgütü kurallarının izin verdiği tüm ticari savunma araçlarına başvurmasını talep etmesi.

Görüldüğü gibi Birleşik Devletler-Çin Ekonomik ve Güvenlik Gözden Geçirme Komisyonu anti-damping ve anti-sübvansiyon konularıyla yakından ilgileniyor. Bu durumda bize de en azından yıllık raporlarını takip etmek düşüyor.

AB'den Polyester Filament Dokumalarda Gözden Geçirme

Avrupa Birliği (AB) 26 Haziran 2008 tarihli Avrupa Birliği Resmi Gazetesi'nde (2008/C 163/38) yayınlanan bir duyuru aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti menşeli belirli mamul polyester filament dokumalara ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde bir kısmi ara gözden geçirme soruşturması başlatacağını ilan etti. Gözden geçirmeye tabi ürün ağırlık olarak % 85 veya daha fazla oranda tekstürize ve/ya tekstürize olmayan polyester filament ihtiva eden, (beyaza boyanmış olanlar dahil olmak üzere) boyanmış veya baskılı sentetik filament elyaftan örülmüş dokumalar. Bilgi amaçlı verilen kombine nomenklatür kodları 5407 51 00, 5407 52 00, 5407 54 00, 5407 61 10, 5407 61 30, 5407 61 90, 5407 69 10 and 5407 69 90.

Orijinal önlem 12 Eylül 2005 tarih ve (AT) 1487/2005 sayılı Konsey Tüzüğü aracılığıyla karara bağlanmıştı. Buna göre Çinli şirketlere % 14,1 ila % 56,2 arasında değişen oranlarda dampinge karşı vergi ihdas edilmişti. Önlem dampinge karşı vergilerin üretici/ihracatçılar tarafından ihraç fiyatlarına yansıtılmaması durumunda açılan bir emilmeme yeniden soruşturması (İngilizce anti-absorption reinvestigation) 18 Eylül 2007 tarih ve (AT) 1987/2007 sayılı Konsey Tüzüğü aracılığıyla değiştirilmişti. Böylelikle birçok şirkete ihdas edilen bireysel marjlar arttırılırken bireysel marjı olmayan şirketlere yönelik oran da % 74,8'e tırmanmıştı.

Gözden geçirme Almanya'da mukim bir ithalatçı şirket olan Hüpeden GmbH & Co. KG'nin başvurusu üzerine başlatılmış durumda ve belirli ürün türlerinin dampinge karşı önlemin kapsamına girip girmediğinin tespit edilmesi ile sınırlı. Bu nedenle bir kısmi ara gözden geçirme soruşturması.

Şirket ithal ettiği ürünlerin sadece kabloların yalıtımında kullanılan özel bir yapışkan bantın üretiminde kullanıldığını, dolayısıyla dampinge karşı önlemden muaf tutulması gerektiğini iddia ediyor. Nitekim ürünün fiziki ve teknik özellikleri ilgili üründen farklı. Özellikle gerilim direnci ve renklendirmesi. Zira üretim sürecinde hamura karbon katılarak gerilim direncinin azaltılması sağlanıyor ve bu rengi farklılaştırıyor. Elde edilen ürün otomotiv sanayinde önemli bir girdi.

Bu hususları dikkate alan Komisyon kısmi ara gözden geçirmenin yerinde olacağına karar vermiş. İlgili tarafların süreçte yer almak için 40 günlük bir müddet dahilinde Komisyon'la temasa geçmesi gerekiyor.

Rusya Belarus'a Süt Tozu Soruşturması mı Açacak?

Rusya Federasyonu Başbakan Birinci Yardımcısı Viktor Zubkov 24 Haziran 2008 Salı günü Rus Ekonomik Kalkınma Bakanlığı'nın Belarus menşeli yağsız süt tozu (dehidre süt) ithalatını incelemesi gerektiğini belirtti. Zubkov Belarus'un son zamanlarda süt tozu ihracatçılarını etkin bir şekilde sübvanse ettiğini dile getirerek konuyla ilgili bir anti-damping soruşturması açılabileceğini söyledi (http://www.eurasianhome.org/xml/t/news.xml?lang=en&nic=news&qday=24&qmonth=6&qyear=2008&pid=27983). Böylelikle damping ve sübvansiyon kavramlarını karıştıran siyasiler ve işadamları kervanına katılan Zubkov'un açıklamalarını aynı gün Tarım Bakanı Alexei Gordeyev'in sözleri takip etti. Gordeyev Tarım Bakanlığı ve Ekonomik Kalkınma Bakanlığı'nın hükümetin talebi üzerine bilhassa Belarus menşeli süt tozu ithalatını "düzenlemek" için önlemler üzerinde çalıştığını belirtti (http://www.agrobel.by/?q=en/node/16026). Anlaşılan Rusya ticari savunma araçlarından ziyade ticarette teknik engelleri tercih edecek bu konuda.

Belarus Tarım ve Gıda Bakan Yardımcısı Mikhail Savelyev'in Rusya'ya yanıtı aynı gün içerisinde geldi. Belarus'un resmi haber ajansı BeITA'ya konuşan Savelyev 2008 yılında ne süt ne de et sektörüne sübvansiyon verilmediğini, dolayısıyla damping iddialarının yersiz olduğunu söyledi. Ancak 2006 yılında fiyatların fazla düşmemesi için müdahale yapıldığını da sözlerine ekledi. Savelyev'e göre Belarus'un uygulamaları gayet şeffaf. Ayrıca Belarus'un Slav komşusuna ihracatının Rusya'nın toplam gıda ithalatı içindeki payı % 3 ila 4, bunun da Rus üreticilere zarar vermesi mümkün değil (http://www.belta.by/en/news/econom?id=237469). Kısacası Beyaz Ruslar da renksiz olanlar kadar eğlendirici açıklamalarda bulundu basına. Dikkat edilecek olursa Savelyev'in sözleri kendi içerisinde çelişkili. (1) Belarus'un piyasa fiyatlarını düzenlemeye yönelik, şeffaf bir programı olduğunu ve bu kapsamda müdahale yapılmış bulunduğunu söylüyor. (2) Şikayet konusu ürün süt tozu iken toplam gıda ithalatı rakamlarına atıfta bulunuyor. (3) Ve tabi bir klasik olarak damping ile sübvansiyonu karıştırıyor. Bu ihtilaf nereye varacak merakla izleyeceğim.

29 Haziran 2008 Pazar

ABD'den Çim Biçme Makinelerine Damping ve Sübvansiyon Soruşturması

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Uluslararası Ticaret Komisyonu ve Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi'ne Çin Halk Cumhuriyeti menşeli yedekte çekilen çim biçme makinelerinin (İngilizce tow-behind lawn groomers) ABD'ye dampingli ve sübvansiyonlu olarak ihraç edildiği yönünde şikayet başvuruları gerçekleştirildi (http://www.antidumpingpublishing.com/anti-dumping-news/US---AD-and-CVD-petition-received-on-tow-behind-lawn-groomers.aspx).

Uluslararası Ticaret Komisyonu konuyla ilgili ön incelemesini 24 Haziran 2008 tarihinde başlattı. Komisyon'un gönderdiği soru formlarına 8 Temmuz'a kadar yanıt verilmesi gerekiyor. 15 Temmuz'da konuyla ilgili bir dinleme toplantısı gerçekleştirilecek ve Komisyon 7 Ağustos'ta soruşturmayla ilgili ilk kararını vererek 15 Ağustos'a kadar saptamalarını Ticaret Bakanlığı'na iletecek.

Umman Ticaret Politikası Gözden Geçirmesi



Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Umman Ticaret Politikası Gözden Geçirmesi'ne ilişkin 21 Mayıs 2008 tarih ve WT/TPR/S/201 sayılı Sekreterlik raporunu açıkladı. Rapor DTÖ Ticaret Politikası Gözden Geçirme Organı'nın 25 ve 27 Haziran tarihlerinde düzenlendiği toplantılarda ele alındı.

DTÖ Anlaşması her üyenin ticaret politikası ve ilgili uygulamalarının düzenli aralıklarla gözden geçirilmesini hükme bağlıyor. Her gözden geçirme için DTÖ Sekreterliği tarafından ayrıntılı bir rapor ve buna ilişkin olarak ilgili ülkenin hükümeti adına bir beyanat hazırlanıyor. Raporlar Ticaret Politikası Gözden Geçirme Organı'nda diğer üyeler tarafından ele alınıyor.

Umman Sultanlığı'nın ticaret politikası dünya ticaretinde ağırlık sahibi olmayan diğer ülkeler gibi dört yılda bir gözden geçiriliyor. Son rapora göre DTÖ'ye 2000 yılında katılan, 1 Ocak 2003 itibariyle Körfez İşbirliği Konseyi gümrük birliğinin bir parçası haline gelen, ayrıca PAFTA'ya katılan ve Amerika Birleşik Devletleri ile henüz yürürlüğe girmemiş bir ticaret anlaşması akdeden Umman'ın geçtiğimiz yıllarda sergilediği başarılı ekonomik performansın ardında yatan nedenlerden bir tanesi liberal ticaret rejimi . Umman'da gayri safi milli hasıla büyümesi yüksek, enflasyon düşük, mali ve cari fazla var. Ayrıca Körfez ülkesi yatırım ortamının geliştirilmesi yönünde önemli adımlar atmış, ancak yine de turizm gibi belirli faaliyetlere yönelik doğrudan yabancı yatırımların önünde engeller bulunuyor. DTÖ Sekreterliği'nin raporu Umman'ın ticaret rejiminin dünya ticareti kurallarıyla uyumlu hale getirilmesi gereken başka unsurları da bulunduğunun altını çiziyor.


Ticari savunma araçları raporun "Önlem Bazında Ticaret Politikaları ve Uygulamaları" başlıklı üçüncü bölümünde ele alınıyor. Buna göre Umman'ın anti-damping, sübvansiyonlar ve telafi önlemler ile korunma önlemleri konusunda ulusal mevzuatı bulunmuyor. Ancak Körfez İşbirliği Konseyi Anlaşması'nın geçici ticari savunma araçları konusundaki hükümleri 39/2006 sayılı Sultanlık Tebliği aracılığıyla benimsenmiş durumda. Bu hükümlerin uygulanmasına yönelik ikincil mevzuat henüz hazırlanmamış. Zaten Umman'ın bugüne kadar ticari savunma araçlarına hiç başvurmamış. Küçük ve imalat sanayi pek gelişmemiş ülkeler için şaşırtıcı bir durum değil.

ABD El Arabalarında Gözden Geçirmeyi Sonlandırıyor



Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi Çin Halk Cumhuriyeti menşeli el arabaları ve bunların parçalarına ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde yürüttüğü idari gözden geçirme soruşturmasını sonlandırmaya karar verdi. 19 Haziran'da düzenlenen konuyla ilgili duyuru 26 Haziran 2008 tarihli Federal Sicil 73 (124)'te yayınlandı ve yayın günü yürürlüğe girdi.

İdare 3 Aralık 2007'de söz konusu önleme ilişkin olarak bir idari gözden geçirme soruşturması açılması için başvuruda bulunulabileceğini duyurmuştu. Gleason Industrial Products, Inc. ve Precision Products, Inc. tarafından yapılan başvuru üzerine 28 Ocak 2008'de Qingdao Taifa Group Co. Ltd., True Potential Co., Ltd., Since Hardware (Guangzhou) Co., Ltd. ve New–Tec Integration (Xiamen) Co., Ltd. isimli ihracatçılara ilişkin olarak gözden geçirme başlatılmıştı. Gözden geçirme dönemi 1 Aralık 2006 ila 30 Kasım 2007 arasını kapsıyordu.

İdare 28 Mart 2008'de 2006-2007 gözden geçirmesinde tüm şirketlerin incelenmesinin pratik olmadığına karar vererek incelemesini sadece en büyük üretici/ihracatçı olan Qingdao Taifa Group Co. Ltd. ile sınırlandırdı. Başvuru sahipleri 4 Nisan'da taleplerini True Potential Co., Ltd. haricindeki şirketler için geri çekti. 24 Nisan da ise bu şirkete ilişkin olarak talepleri geri çekildi. ABD anti-damping mevzuatına göre ilgili tarafların başvurularını soruşturmanın başlatılmasını takip eden 90 günlük süre dahilinde geri çekmeleri veya daha ileri bir tarihte geri çekme taleplerinin İdare tarafından uygun görülmesi durumunda gözden geçirme soruşturmalarının sonlandırılması gerekiyor. Gleason Industrial Products, Inc. ve Precision Products, Inc.'in talepleri ise 90 günlük süre dahilindeydi.

Peki bu durumu nasıl yorumlamak lazım? Anlaşılan başvuru sahipleri gözden geçirmenin Qingdao Taifa Group Co. Ltd. ile sınırlandırılmasının çıkarlarına hizmet etmeyeceğini düşünerek Uluslararası Ticaret İdaresi'ni True Potential Co., Ltd.'e yönlendirmek istedi, ancak İdare mevzuat gereği bu durumu kabullenmedi. Sonuç olarak idari gözden geçirme sonlandırılmış oldu.

ABD Bal Önleminde Gözden Geçirmeyi Kısmen Sonlandırıyor

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi Çin Halk Cumhuriyeti menşeli bala ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde yürüttüğü idari gözden geçirme soruşturmasını kısmen sonlandırıyor. 18 Haziran'da düzenlenen konuyla ilgili duyuru 25 Haziran 2008 tarihli Federal Sicil 73 (123)'te yayınlandı ve yayın günü yürürlüğe girdi.

28 Ocak 2008'de başlatılan gözden geçirme 1 Aralık 2006 ila 30 Kasım 2007 dönemini kapsıyordu. İdari gözden geçirme başvurusunda bulunmuş olan Amerikan Bal Üreticileri Birliği ile Siyu Bal Birliği 10 Haziran 2007'de Çin'de mukim 21 şirket için gözden geçirme taleplerini geri çekti. ABD anti-damping mevzuatına göre ilgili tarafların başvurularını soruşturmanın başlatılmasını takip eden 90 günlük süre dahilinde geri çekmeleri veya daha ileri bir tarihte geri çekme taleplerinin İdare tarafından uygun görülmesi durumunda gözden geçirme soruşturmaları sonlandırılıyor. İdare geri çekme talepleri için nihai tarihi zaten 1 Temmuz'a kadar uzatmış bulunduğundan bu talep kabul edilerek gözden geçirme söz konusu 21 şirkete ilişkin olarak kısmen sonlandırılmış durumda.

ABD geçtiğimiz günlerde Arjantin menşeli bala ilişkin bir gözden geçirme soruşturmasını da kısmen sonlandırmıştı (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abd-bal-nleminde-gzden-geirmeyi-ksmen.html).

"Çalar Saat İthalatına Gözetim"

Ankara Haber Ajansı
20.06.2008

Dış Ticaret Müsteşarlığı, Cıf Fiyatı Bazında Adedi 5 Doların Altındaki Elektrikle Çalışan Çalar Saatlerin İthalatına Gözetim Uygulaması Başlattı.

Dış Ticaret Müsteşarlığı, elektrikle çalışan çalar saatlerin ithalatına yönelik gözetim uygulaması getirdi.


Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın, "İthalatta Gözetim Uygulamasına İlişkin Tebliğ" Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, CIF fiyatı bazında adedi 5 doların altındaki elektrikle çalışan çalar saatlerin ithalatına yönelik gözetim uygulaması başlatıldı. Bir gümrük beyannamesi kapsamında ilgili gümrük tarife istatistik pozisyonlarından 25 adet veya daha az miktarda yapılacak olan ithalat, CIF kıymetine bakılmaksızın gözetim uygulamasından muaf tutulacak.

-10 GÜN İÇİNDE MÜSTEŞARLIĞA BAŞVURULACAK

Müsteşarlığın, "Bazı Sanayi Ürünlerinin İthalatında Tarife Kontenjanı Uygulamasına İlişkin Tebliğ"i de Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, "klimalarda kullanılan kompresör" ve "LCD modül üretiminde kullanılan invertör"ler için açılan, sırasıyla 300 ve 400 bin adetlik tarife kontenjanının dağıtımı, sadece söz konusu maddeleri "üretimlerinde" kullanan sanayicilere yapılacak. Sanayicilerin, Tebliğ'in yayımı tarihinden itibaren 10 iş günü içerisinde, Dış Ticaret Müsteşarlığı'na başvurmaları gerekecek.

Sanayiciler tarafından talep edilen toplam miktarın, tespit edilen tarife kontenjanı miktarından daha düşük ya da eşit olması durumunda, talepler aynen karşılanacak. Ancak talep edilen toplam miktarın, tarife kontenjanı miktarından daha fazla olması durumunda dağıtım, ilgili Kota ve Tarife Kontenjanı Dağıtım Yöntemleri kapsamında yapılacak.

Düzenlenecek ithal lisansları 31 Aralık 2008 tarihine kadar geçerli olacak. İthal lisansı üzerinde, geçerlilik tarihi içerisinde, ilgili firmaların talep etmesi halinde, Müsteşarlıkça uygun görülecek değişiklikler yapılabilecek. Ancak, miktarın artırılmasına ve lisans süresinin uzatılmasına yönelik talepler değerlendirmeye alınmayacak. (ANKA)

ABD'den Fren Rotorlarında Anti-Dampinge Son



Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi 20 Haziran'da düzenlenen ve 25 Haziran 2008 tarihli Federal Sicil 73 (123)'te yayınlanan bir duyuru aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti menşeli fren rotorlarına karşı yürürlükte bulunan dampinge karşı önlemi sona erdirdi.

Önlem Nisan 1997'de karara bağlanmış ve ilk nihai gözden geçirme soruşturması sonucunda uzatılmıştı. İkinci nihai gözden geçirme 2 Temmuz 2007'de başlatılmıştı. Uluslararası Ticaret Komisyonu 5 Ekim 2007'de hızlandırılmış değil, tam bir gözden geçirme yürütülmesine karar vermişti. Komisyon 29 Mayıs 2008'de bir basın açıklamasıyla önlemin sona erdirilmesinin öngörülebilir bir süre zarfında zararın devam etmesi veya tekrarlanmasına neden olmayacağına dair kararını duyurmuş, bu karar 18 Haziran 2008 tarihli Federal Sicil 73 (118)'de yayınlanan ve yayın günü yürürlüğe giren, 12 Haziran'da düzenlenmiş bir duyuru ile resmiyet kazanmıştı (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdnin-fren-rotorlarnda-nihai-gzden.html).

Bu arada Uluslararası Ticaret İdaresi de aynı önlem çerçevesinde gereksiz yere idari gözden geçirme ve yeni ihracatçı gözden geçirmeleri ile uğraşmıştı (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdden-fren-rotorlarnda-elikili.html, http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdden-fren-rotoru-gzden-geirmelerinde.html).

Dampinge karşı önlemlerin süresi beş yıl. Önlemin sona ermesinin damping veya zararın tekrar ortaya çıkmasına neden olacağı iddiasıyla bir başvuru yapılması üzerine nihai gözden geçirme soruşturması açılabiliyor. Soruşturma süresince önlem askıda kalıyor. Nihai gözden geçirme sonucunda önlemin bir beş yıllığına daha uzatılması, değiştirilerek uzatılması veya sona erdirilmesi kararları çıkabiliyor.

ABD'nin Dikdörtgen Profil Çelik Borularda Nihai Damping ve Sübvansiyon Saptamaları Federal Sicil'de

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi'nin belirli kaynaklanmış, karbon kalitesinde, ince cidarlı (dört milimetreden daha ince), kare olanlar dahil dikdörtgen profil çelik boru ve tüplerin (İngilizce light-walled rectangular pipe and tubes) ABD'ye Çin Halk Cumhuriyeti, Kore Cumhuriyeti ve Meksika'dan dampingli, Çin Halk Cumhuriyeti'nden sübvansiyonlu olarak ithal edilmesine ilişkin olarak yürütülen dampinge ve sübvansiyona karşı soruşturmalarda 16 Haziran 2008 tarihinde yaptığı bir basın açıklamasıyla duyurduğu nihai saptamaları (http://antidamping.blogspot.com/2008/06/abdden-dikdrtgen-profil-elik-borularda.html) 24 Haziran 2008 tarihli Federal Sicil 73 (122)'de yayınlanan ve yayın günü yürürlüğe giren dört ayrı duyuru ile resmiyet kazandı.


Soruşturmalar Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun 28 Temmuz 2008'de nihai zarar saptamalarını açıklamasıyla sona erecek. Kuvvetle muhtemelen alınacak önlemlere ilişkin talimatlar ise 4 Ağustos'ta düzenlenecek.

Hindistan'dan Hidrolik Destekli Direksiyon Dişlisi Sistemlerine Damping Soruşturması



Hindistan'ın Tayin Edilmiş Otoritesi (Designated Authority), yani Ticaret ve Sanayi Bakanlığı Ticaret Departmanı Anti-Damping ve Buna Bağlı Vergiler Genel Müdürlüğü Hindistan Gazetesi'nde (Hindistan'ın resmi gazetesi) yayınlanacak 13 Haziran 2008 tarihli bir Açılış Duyurusu aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti menşeli hidrolik destekli direksiyon dişlisi sistemlerine ilişkin olarak bir dampinge karşı soruşturma başlattı. Şikayet konusu ürün İngilizce power steering gear system olarak adlandırılıyor. Bu direksiyon dişlisi sistemleri hidrolik destekli olabileceği gibi hıza duyarlı elektrik motorlu sistemler de olabiliyor. Ancak şikayet konusu ürün harmonize sistem altında dişlilere ilişkin 87'nci başlığın yanı sıra pompalara ilişkin 84'üncü başlık altında da sınıflandırıldığından soruşturmanın hidrolik direksiyon dişlilerine ilişkin olduğunu anlayabiliyoruz. Soruşturmanın kapsadığı ürünler orta ve büyük boyutlu ticari taşıtlar için montaj edilmiş veya değil, tam veya değil sistemler ile bunların parçaları, yani dişliler ve pompa. Hatırlatmak gerekirse orta boyutlu ticari taşıtlar 12 ila 16, büyük boyutlu olanlar 16 ila 40 ton yük taşıyabiliyor.

Soruşturma M/s Rane TRW Steering System Ltd. ve and M/s ZF Steering Gear(India) Ltd. isimli şirketlerin yaptığı başvuru üzerine açılmış. Damping için soruşturma dönemi 2007 yılı. Şikayetçiler Çin'in bir piyasa ekonomisi olmaması nedeniyle normal değerin saptanması için Hindistan'ın üçüncü ülke olarak kabul edilmesini talep etmiş. Damping ve zararın varlığına ilişkin deliller de sunulmuş.

İlgili tarafların gerekli bilgileri Tayin Edilmiş Otorite'ye arz etmek için 40 günlük bir süresi bulunuyor.

Brezilya'dan Şırıngalara Damping Soruşturması



Brezilya Dış Ticaret Sekreterliği, kısa adıyla SECEX (Portekizce Secretaria de Comércio Exterior), 19 Haziran 2008 tarih ve 116 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 18 Haziran 2008 tarih ve 37 sayılı Tebliğ aracılığıyla Çin Halk Cumhuriyeti menşeli şırıngalara ilişkin olarak bir dampinge karşı soruşturma başlattı. Soruşturma kararı Becton Dickinson Indústrias Cirúrgicas Ltda isimli, yerli üreticileri temsil yeterliliğine haiz şirket tarafından yapılan başvuru üzerine alınmış durumda.

Damping için soruşturma dönemi 1 Temmuz 2006 ila 30 Haziran 2007 olarak belirlenmiş. SECEX Çinli üreticilerin bu dönemde 14,90 ABD Doları/kilogram tutarında damping yaptığı, bunun tam % 683,9 oranında bir damping marjına denk geldiği ve sonuç olarak yerli üreticilerin zarara uğradığını değerlendiriliyor. Latin Amerika'da dampinge karşı soruşturmalarda bu denli yüksek damping marjlarına sık sık rastlanıyor.

ABD'den Lamine Dokuma Torbalarda Nihai Damping ve Sübvansiyon Saptaması

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi Çin Halk Cumhuriyeti menşeli lamine dokuma torbalara (İngilizce laminated woven sacks, kısaca LWS) ilişkin olarak yürütmekte olduğu sübvansiyona ve dampinge karşı soruşturmalarda nihai saptamalarını açıkladı. 16 Haziran'da düzenlenen konuyla ilgili iki ayrı duyuru 24 Haziran 2008 tarihli Federal Sicil 73 (122)'de yayınlandı ve yayın günü yürürlüğe girdi.

Federal Sicil'deki sıralamaya uygun olarak önce sübvansiyona karşı soruşturmayı inceleyelim. Soruşturma 25 Temmuz 2007 tarihinde açılmış. Soruşturma dönemi 2006 yılı. Uluslararası Ticaret İdaresi örneklemeye giderek yanıt vermesi zorunlu taraflar olarak dört Çinli şirketi seçmiş: Han Shing Chemical Co., Ltd., Ningbo Yong Feng Packaging Co., Ltd., Shangdong Qilu Plastic Fabric Group, Ltd. ve Shangdong Shouguang Jianyuan Chun Co., Ltd. Soru formları ise Çin hükümetine gönderilmiş. ABD uygulamasında sübvansiyona karşı soruşturmalarda tek bir soru formu hazırlanıp ilgili hükümete gönderiliyor ve soru formunun (seçilen) şirketlere ilişkin kısımlarının bu kuruluşlara gönderilmesi talep ediliyor. Dampinge karşı soruşturmaya da taraf olan Zibo Aifudi Plastic Packaging Company Limited isimli Çinli şirket de gönüllü olarak yanıt vermek istediğini belirtmiş ve bu talep İdare tarafından olumlu karşılanmış.

14 Ağustos'ta Uluslararası Ticaret Komisyonu ön zarar saptamasında bulunmuş ve yerli üreticilerin zarara uğradığı kararına varmış. Uluslararası Ticaret İdaresi ise ön sübvansiyon saptamasını 3 Aralık 2007'de açıklamış. Buna göre hem telafi edilebilir sübvansiyon hem de kritik koşulların varlığı tespit edilmiş. Ayrıca sübvansiyon soruşturmasının nihai saptamasının eşzamanlı olarak sürdürülmekte olan dampinge karşı soruşturma ile birlikte açıklanmasına karar verilmiş.

Nihai saptamaya gelirsek: İlave soru formları ve yeni iddiaların ardından sübvansiyonun varlığı teyit edilmiş, ancak kritik koşulların kısmen varolduğuna sonucuna varılmış durumda. Buna göre yanıt vermesi zorunlu olan firmaların dördünün de telafi edilebilir sübvansiyonlar aldığı, kısa bir süre içerisinde büyük miktarda ihracat gerçekleştirerek kritik koşullar doğurduğu ve bu firmalara ilişkin olaran eldeki verilerin ve menfi yorumların kullanılması gerektiğine karar verilmiş durumda. Bu kararlar diğer şirketler için de kötü haber anlamına geliyor. Ancak ne diğer şirketler ne de soruşturmaya gönüllü olarak katılan Zibo Aifudi Plastic Packaging Company Limited için olumsuz kritik koşullar saptanmamış. Ayrıca gönüllü katılımcının telafi edilebilir sübvansiyonlardan pek faydalanmadığı da görülmüş.

Sonuç olarak hesaplanan net sübvansiyon oranları aşağıdaki şekilde (All others: Diğer hepsi). Bu sübvansiyon oranlarının telafi edici vergilere dönüşmesi için Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun zarara ilişkin nihai saptamasının Çin'in aleyhine olması gerekecek.



Gelelim dampinge karşı soruşturmaya. Soruşturma 28 Haziran 2007'de Laminated Woven Sacks Committee ve üyeleri tarafından yapılan başvuru üzerine 18 Temmuz'da başlatılmış. Soruşturma dönemi 1 Ekim 2006 ila 31 Mart 2007. Çin bir piyasa ekonomisi olarak kabul edilmediğinden yapılan inceleme sonucunda üçüncü ülke olarak Hindistan seçilmiş. Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun ön zarar saptaması yine 14 Ağustos'ta gelmiş. Uluslararası Ticaret İdaresi'nin ön damping saptaması ise 31 Ocak 2008'de. İdare satışların adil fiyatın altında yapıldığına hükmetmiş ve kritik koşulların varlığını saptamış.

Nihai saptamaya gelelim: İdare ilave soru formları, aldığı görüşler ve yerinde doğrulamaları takiben Zibo Aifudi Plastic Packaging Company Limited isimli şirkete ilişkin damping marjı hesaplamasında düzeltmeye gitmiş. Shouguang Jianyuanchun Co., Ltd. isimli şirket ise ilave soru formuna yanıt vermeyerek işbirliğini sonlandırmış. Dampinge karşı soruşturmalarda sık sık görülen bir olgu. Bu durumda İdare Shouguang Jianyuanchun Co., Ltd.'e bireysel marj uygulamaktan vazgeçmiş ve şirketi Çin Halk Cumhuriyeti genelinde değerlendirmiş. Buna karşılık söz konusu şirket ve Çin geneli için kritik koşullar saptanmamış. Oysa Zibo Aifudi ve bireysel marj alan diğer şirketler bu sorunla karşı karşıya. Üreticilere istinaden nihai damping marjı saptamaları aşağıdaki şekilde (Son satır Çin Halk Cumhuriyeti geneli için).


Soruşturmalar Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun 28 Temmuz 2008'de nihai zarar saptamalarını açıklamasıyla sona erecek. ABD'de anti-damping ve anti-sübvansiyon soruşturmalarında damping ve sübvansiyon Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi, zarar Uluslararası Ticaret Komisyonu tarafından inceleniyor.

ABD Hindistan Menşeli Paslanmaz Çelik Çubuklarda Gözden Geçirmeyi Kısmen Sonlandırıyor

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Bakanlığı Uluslararası Ticaret İdaresi Hindistan menşeli paslanmaz çelik çubuklara ilişkin olarak yürürlükte bulunan dampinge karşı önlem çerçevesinde yürüttüğü idari gözden geçirmeyi kısmen sonlandıracağını açıkladı. 18 Haziran'da düzenlenen konuyla ilgili duyuru 24 Haziran 2008 tarihli Federal Sicil 73 (122)'de yayınlandı ve yayın günü yürürlüğe girdi.


Oldukça geniş bir ürün ranjını kapsayan, ancak yarı mamul ürünleri ilgilendirmeyen orijinal önlem Şubat 1995'te karara bağlanmış, iki nihai gözden geçirme soruşturması atlatarak günümüze kadar gelmişti. Uluslararası Ticaret İdaresi Şubat ayında aldığı başvurular sonucunda 31 Mart 2008'de Ambica Steels Limited ve Venus Wire Industries, Pvt. Ltd. isimli şirketlere ilişkin olarak bir idari gözden geçirme soruşturması başlatmıştı. Gözden geçirme 1 Şubat 2007 ila 31 Ocak 2008 dönemini kapsıyor.

Duyuruya göre Ambica Steels Limited 16 Mayıs 2008 tarihinde gözden geçirme talebini geri çektiğini İdare'ye bildirmiş durumda. ABD anti-damping mevzuatına göre ilgili tarafların başvurularını soruşturmanın başlatılmasını takip eden 90 günlük süre dahilinde geri çekmeleri veya daha ileri bir tarihte geri çekme taleplerinin İdare tarafından uygun görülmesi durumunda gözden geçirme soruşturmaları sonlandırılıyor. Ambica Steels Limited'in talebi 90 günlük süre dahilinde gelmiş durumda. Bu nedenle gözden geçirme kısmen sonlandırılarak sadece Venus Wire Industries'e yönelik olarak sürdürülecek.