ANKA: "Mensucat ithalatına soruşturma"

02.08.2008

(ANKA)- Yerli üreticiler tarafından yapılan başvuru üzerine, Çin, İran, İsrail, İtalya ve Suudi Arabistan menşeli “muhtelif mensucat” ithalatında dampinge karşı soruşturma açılması kararlaştırıldı.

Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın, “İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliğ” Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, yerli üreticiler tarafından yapılan başvuruda, Çin, İran, İsrail, İtalya ve Suudi Arabistan menşeli “muhtelif mensucat”ın Türkiye'ye dampingli fiyatlarla ithal edildiği ve bu durumun yerli sanayiye zarar verdiği iddiasıyla anılan ülkeler menşeli söz konusu madde ithalatında dampinge karşı önlem alınması talep edildi. Telasis Tekstil Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş., Hassan Tekstil Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş., Vateks Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş., Telateks Tekstil Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş., Bezci Tekstil Sanayi A.Ş. tarafından yapılan bu yöndeki başvuru Cavit Çiçek Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından da desteklendi. Başvuru aşamasında sunulan delillerden, şikayetçi firmalar, yerli üretim dalını temsile yeterli bulundu.

Yapılan inceleme sonucunda başvurunun yeterli bilgi, belge ve kanıtları içerdiği anlaşıldığından, İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu'nca şikayet konusu ülkeler çıkışlı söz konusu ürünler için dampinge karşı soruşturma açılmasına karar verildi. Soruşturma için gerekli bilgilerin derlenmesi amacıyla, söz konusu ürünlerin bilinen ithalatçıları ve söz konusu ülkelerde yerleşik üretici, ihracatçılarına soru formları gönderilecek. Soru formunu yanıtlama süresi, formun gönderildiği tarihten itibaren posta süresi dahil 37 gün olacak.

-PAMUK İPLİĞİNDE TARİFE KONTENJANI

Öte yandan Bakanlar Kurulu'nun 15 Temmuz'da Resmi Gazete'de yayımlanan kararı kapsamında “İthalatta Kota ve Tarife Kontenjanı İdaresine İlişkin Tebliğ” ile “dikiş ipliği hariç ağırlık itibariyle yüzde 85 veya daha fazla pamuk içeren” ile “yüzde 85'den az pamuk içeren pamuk ipliği” ithalatında açılan tarife kontenjanının kullanım usul ve esaslarını, yeni tebliğle belirlendi. Buna göre, tarife kontenjanı başvurularının değerlendirmeye alınabilmesi için İthal Lisansı Başvuru Formu'nun usulüne uygun şekilde doldurularak, istenen belgelerle birlikte Dış Ticaret Müsteşarlığına gönderilmesi gerekecek.

Bir başvuruda ancak bir ithal lisansı talep edilebilecek. Bir ithal lisansında verilebilecek tarife kontenjanı miktarı 20 bin kilogramı geçemeyecek ve bir ithal lisansı sadece bir ülke veya gümrük bölgesi için düzenlenecek. Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın, “İşçi Sağlığını Ve İş Güvenliğini Etkileyen Bazı Maddelerin İthaline İlişkin İthalat Tebliğ"de değişiklik yapan tebliğ de Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, “200 santigrat dereceye kadar sıcaklıkta, hacim itibariyle yüzde 90 veya daha fazla damıtılmış ham hafif yağlar”ın gümrük beyannamelerinin tescilinde, gümrük idarelerince, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından düzenlenecek belge aranacak. Bu belgenin bir örneği gümrük beyannamesine eklenecek.

DTÖ'den ABD Pamuk Sübvansiyonları İhtilafında Temyiz

Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Temyiz Organı, Brezilya'nın şikayet eden taraf olduğu DS267 sayılı "Birleşik Devletler - Yayla Pamukları" ihtilafında karara vardı. Temyiz Organı 2 Haziran 2008 tarihli raporunda konuyla ilgili panel raporunu büyük ölçüde yerinde buldu. Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Önlemler Anlaşması ve Tarım Anlaşması kapsamındaki yükümlülüklerine aykırı davranmaya devam ettiği sonucuna varan Temyiz Organı, İhtilafların Halli Organı'ndan ABD'nin ihtilaf konusu önlemi yükümlülüklerine uygun hale getirmesini talep etmesini uygun gördü. Bu vaka bir Madde 21.5 ihtilafı. Yani bir tarafın İhtilafların Halli Organı'nın kararlarına uyup uymadığı hususunda taraflar arasında çıkan anlaşmalıklara ilişkin.

Orijinal ihtilaf Brezilya'nın 27 Eylül 2002'de ABD'den istişarelerde bulunmayı talep etmesiyle başlamıştı. 8 Eylül 2004'te Panel, 3 Mart 2005'te Temyiz Organı raporu açıklanmıştı. Böylelikle ABD'nin Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Önlemler Anlaşması'na göre yasak olan sübvansiyonlar verdiği ve ayrıca Anlaşma'nın hiçbir tarafın sübvansiyonlar aracılığıyla diğerlerinin menfaatlerine aykırı hareket edemeyeceğine yönelik hükümlerini ihlal ettiği, Tarım Anlaşması'nın ise ihracat sübvansiyonlarına ve bu sübvansiyonun tarafların yükümlülükleri etkisiz kılacak şekilde kullanılamayacağına ilişkin maddelerine aykırı davrandığı karara bağlanmıştı. Sorun özellikle ABD'nin Tarım Anlaşması'nın tarımsal sübvansiyonları ihtilafların hallinden muaf tutan "Barış Şartı" kapsamına girmeyen tarımsal ihracat kredisi garantileri ve yerel desteklerden kaynaklanmaktaydı. Raporların İhtilafların Halli Organı tarafından kabul edilmesiyle birlikte ABD bu sübvansiyonları DTÖ kurallarına uyumlu hale getirme yükümlülüğüyle karşı karşıya kalmıştı.

Ancak Brezilya ABD'nin bu yükümlülüğü yerine getirdiğine ikna olmayarak Madde 21.5'e başvurdu. Konuyla ilgili Panel raporu 18 Aralık 2007'de yayınlandı ve ABD tarafından temyize götürüldü. Ancak yukarıda belirtildiği gibi 2 Haziran'da açıklanan Temyiz Organı raporu da ABD'nin aleyhine: Birleşik Devletler'in hiçbir yükümlülüğünü tam olarak yerine getirmediği değerlendiriliyor.

Birçok ülkenin üçüncü taraf olarak katıldığı ihtilafda böylelikle son dönemece girilmiş oldu. İhtilafların Halli Organı'nın Panel ve Temyiz Organı raporlarını kabul etmesiyle ABD tarımsal sübvansiyonlar açısından sıkıntıya düşmüş olacak. Ancak ABD'li pamuk üreticilerinin güçlü bir lobi olması Washington, D.C.'nin bu karara uymasını güçleştirecek. Dolayısıyla karşı önlemler ufukta gözüküyor. Velhasıl Brezilya'nın ABD'yi gerçekten yola getirecek karşı önlemler bulunması da zor.