1 Haziran 2008 Pazar

DTÖ "Sıfırlama" İhtilafına Noktayı Koydu

Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) İhtilafların Halli Organı 20 Mayıs 2008 tarihinde gerçekleştirdiği toplantıda DS344 sayılı "Birleşik Devletler - Meksika'dan Paslanmaz Çeliğe ilişkin Nihai Anti-Damping Önlemleri" ihtilafına ilişkin Panel ve Temyiz Organı raporlarını kabul etti. Böylelikle ABD sıfırlama konusunda DTÖ'de bir kez daha yenilmiş oldu.


Meksika 26 Mayıs 2006'da ABD'ye 1999-2004 döneminde gerçekleştirdiği sac ve kütük şeklinde paslanmaz çelik ithalatlarına dair nihai anti-damping saptamalarında temel alınan bazı kanun, düzenleme, uygulama ve yöntemlerin dünya ticaret hukukuna aykırı olduğu iddiasıyla bu ülke ile istişarelerde bulunmayı talep etmişti. İhtilafın temelinde ABD'nin kullandığı bazı karmaşık yöntemlerin negatif damping marjlarını sıfıra çekmesi yattığından "sıfırlama" ihtilafı olarak bu vakada taraflar kendi aralarında bir çözüm bulamadığından DTÖ'nün ihtilafların halli mekanizması doğrultusunda konuyu incelemek üzere bağımsız uzmanlardan bir panel teşkil edilmişti. 20 Aralık 2007'de yayınlanan ve ABD lehine olan panel raporu Meksika tarafından temyize götürülmüş, Temyiz Organı 30 Nisan 2008 tarihli raporunda konuyla ilgili panel raporunu kısmen geriye çevirerek daha evvelki kararlar doğrultusunda ABD'nin sıdırlama uygulaması ile GATT ve Anti-Damping Anlaşması kapsamındaki yükümlülüklerine aykırı davrandığına hükmetmişti (http://antidamping.blogspot.com/2008/05/dtden-sfrlama-ihtilafnda-temyiz.html).


Meksika Halli Organı'nın kararını memnuniyetle karşılarken ABD'nin daha önceki kararlar doğrultusunda hareket etmiş olması durumunda bu sürece gerek kalmayacağını dile getirdi. ABD ise gözden geçirmelerde sıfırlamanın kullanılmasının Anti Damping Anlaşması ile uyumlu olduğu yönündeki iddiasını sürdürdü ve Temyiz Organı'nın yeni kurallar yaratamayacağını ileri sürdü. Buna karşılık Avrupa Topluluğu, Norveç, Japonya, Hindistan, Avustralya, Şili, Kolombiya, Honk Kong/Çin ve Tayland Temyiz Organı raporunun kabul edilmesinden memnun olduklarını açıklayarak ABD'yi sıfırlamayı artık kullanmamaya davet etti. ABD'nin bu konuda yalnız kalması elbet ki şaşırtıcı olmadı.


Üyeler bu vesileyle panellerin Temyiz Organı kararlarına göre hareket edip etmemesi gerektiği hususunda görüş alışverişinde bulundular. Bazılarına göre temyiz kararları açık bir içtihat yaratırken diğerlerine göre İhtilafların Halli Mutabakatı bu hususta bir hüküm içermemekte. Bizim görüşümüz bunlardan ilkine daha yakın. Panel ve Temyiz Organı kararları her ne kadar ele alınan ihtilafa ilişkin de olsa DTÖ kurallarının yorumlanmasını gerektiriyor ve dolayısıyla genellenebilir hükümler koyuyor ortaya. Bu durumda daha ileri tarihli kararların söz konusu hükümlere bire bir uymak zorunda olmasa da bunları dikkate alması ve görüş ayrılıklarını gerekçelendirmesi lazım geliyor.


İhtilafların Halli Organı'nın bir sonraki toplantısı 2 Haziran'da.

Hiç yorum yok: